neredeyse hiç kullanmadığım pure choice ve wiwify kremlerimi çok uyguna dolabıma ekledim @sueruz

parfüm koleksiyonuma yeni eklediğim ferah, havadar ama karakterli bir paçuli parfümü. denemek isteyenler için kendi şişemi dekanta açtım, gardrops linkini bırakıyorum: https://gardrops.com/kadin/parfum/hermes-barenia-682f1c9dd70d7

sadece denediğim 50ml kutulu gucci bloom edp'yi uygun fiyata elden çıkarıyorum. buram buram çiçek kokmak isteyenler için uygun. gardrops linkini buraya bırakıyorum:  gardrops

Ben seviyorum bu parfümü.

Evet çok farklı bambaşka imza parfüm olabilecek bir parfüm değil. Sıradan bir kokusu var ama çekici de. Olay da tam orada bence. The girl next door çekiciliği var bu parfümde. 

Biri size taptaze çiçeklerden oluşan bir buket uzatmış gibi düşünün.

İşte tam olarak böyle kokuyor. Tertemiz duş sonrası kokusu gibi. Bir buket taze çiçek, çiçek bahçesi kokusu gibi. 

Bu parfümü kullanan bir kadın bakımlıdır tertemizdir kesin hissi uyandırıyor sizde. Bir tarafı uçarı tatlı pastel bir prenses, çiçekli elbiseler, balerin babetler, abartıdan uzak pastel makyajlar, bir tarafı ise Grace Kelly zarafeti. İkisini birleştirip damıtıp parfüm yapmışlar gibi. 

Gelgelelim sıfır kalıcı. 😀 iki saat bile durmuyor tende kıyafetlerde de gün sonuna dek tamamen uçmuş oluyor 

Dünyanın en farklı parfümü olmasa da kokladığımda verdiği ben dünyanın en mutlu kadınıyım hissinden dolayı sonsuza dek alabilirdim ama kalıcılıktan kaybediyor o kadar parayı tenimde asla durmayan iki saat bile olmadan uçan bir şeye bir kez daha veremeyeceğim üzgünüm Dior 🫠

Belki daha kalıcıdır umuduyla replika olanlara bakayım dedim ilk denemem Muscent oldu ama başarısız kokunun zarafetini söküp almışlar resmen 

Çok benzer ama daha kalıcı bir parfüm bulursam burayı güncellerim 🥹

sokakta bir yasemin ağacının yanından geçse 5 dk durup koklamadan yapamayan biri olarak bu parfümü ilk denediğim an hiç düşünmeden aldım. asla "parfüm" gibi değil, sanki bir yasemin ağacının yanından geçiyormuşsunuz gibi kokan parfüm. yapay bir koku değil de gerçekten o an o ağacın yanındasınız gibi yani. fragnantica'da bu yüzden yerden yere vurulmuş ama bence bu parfümü güzel yapan da bu. kendisiyle aşk yaşıyorum

Mugler alien. Kalıcılığı ortalama bence. 1 senedir elimdeydi rengi de biraz değişmişti, tam zamanında bitirdim

 Dax supergro nun saçtan arındırılması çok zor en azından ben çok zorlanıyorum. Dax, supergroyu saçtan arındırmaya  özel şampuan çıkarmış , trendyoldan aldım inşallah işe yarar. 

jil sander markasının güneş kremi kokulu fragrantica'da çiçeksi oryantal temalı olarak tanımlanmış 1989 yılı çıkışlı parfümü.

nota piramidi çok kalabalık, üst notalarda meyveler, beyaz çiçekler ve turunçgiller var çokça. alt notalarında ise amberli tonkalı benzoinli sıcak notalar... bende uyandırdıklarına gelince:

gerçekten de güneş kremi kokuyor, güneş kokuyor. buna fonda amber eşlik ediyor fakat gourmand kokularda hissedilen amber hissiyatından ziyade daha soğuk, öyle pek de sarmalamayan bir amber kokusu. çıkış yılı 1989 olduğundan geçmişte üretilen kokulardaki o soğuk tınılı amberi hissediyorum. o nostaljiklik bana cacharel lou lou'yu, moschino cheap and chic kokusunu anımsatıyor, dönemdaş olduklarından olsa gerek.

ben kokuyu genellikle spora gitmeden evvel ya da evimin yakınlarında bir iki saat dışarı çıkacaksam, yürüyüş yapacaksam kullandım. garip bir şekilde koku bana kendimi güvende hissettiriyor. aman aman bir koku değil ama çıkış yılı nedeniyle sahip olduğu nostaljik hava bana belki de ilk çocukluk yıllarıma dair bir şeyler anımsatıyor, bilemedim.

after sun filmindeki ana karakter yetişkinliğinde bu kokuyu algılasa, bir yerlerden burnuna çalınsa sanki babasıyla geçirdiği o erken 2000'ler yazını, o sarı sıcağı hatırlatırdı ona da.

sarı sıcak nostaljik bir hissiyat.

bitince tekrar alacağım. 

marka önerisi vermeyeceğim öncelikle bunu belirteyim ve bu bir iç dökme girdisi olacak uzun olduğu için kusura bakmayın. bugün eski bilgisayarımı açtım ve lisede çekildiğim bir fotoğraf çıktı karşıma. zaten çok fotoğrafım yoktur çünkü kendimi sevmezdim, kiloluydum. fotoğrafın çekildiği günü hatırlıyorum fotoğrafta 40 beden siyah bir skinny jean giyiyordum. o pantolon da üzerime yapışmıştı çünkü giyecek kıyafet bulamıyordum. sürekli aynı şeyleri giymek zorunda kalıyordum. çok uzak bir tarih değil bundan 10 yıl önce 2013-2016 dolaylarından bahsediyorum large bedenden büyük beden bulmak çok zordu. bugün olduğu gibi her avmde ya da her caddede bulunan zincir mağazalarda -h&m, zara, mango gibi- large bedenden büyük kıyafet bulamazdınız. liseli genç bir kıza hitap edecek uygun fiyatlı büyük beden kıyafet seçenekleri çok azdı veya yoktu. large beden bile olsanız basenleriniz daha büyükse kıyafetler olmazdı. çünkü large bedenler gerçek large bedenlere göre üretilmiyordu. çünkü onlarca vücut tipi var herkes orantılı bir şekilde kilo almıyor. bazı kadınların üst bedeni m alt bedeni xl, bazılarının üst bedeni l alt bedeni m.

markaların plus size gibi ayrı bir kategoride kıyafet üretmesi o yüzden önemli. bununla ilgili instagramda bir video izlemiştim. bir içerik üreticisi aynı marka altında üretilmiş aynı kıyafetin 1xl ve xxl bedenleri arasındaki farkı kıyafetleri giyerek anlatıyordu. insanın bedeniyle barışması ve onu olduğu gibi kabul etmesi gerçekten çok değerli bir olgu. insanların kilolu dönmeleri olabilir. bir insan hayatı boyunca da kilolu olabilir. markaların beden çeşitliliğine yönelik kıyafetler üretmesini bu konuda mağdur olmuş biri olarak çok önemsiyorum. bu yapılan şişmanlığa övgü değil. bazen sosyal medyada görüyorum "bu kıyafetin neden büyük bedeni var" yazılıyor. onun da olsun isteyen giysin. kilo verme döneminde olan bir insanın bile büyük bedene ihtiyacı vardır. sonuçta kilo vermek; bugün aç kaldım yarın zayıfım gibi şipşak gerçekleşen bir durum değil. bu da bir süreç. kimi insan 6 ay kimi insan 3 yıl yaşıyor bu durumu. ki halihazırda kilo vermek istemeyen insanlar da var. ve bu süreçte kilolu insanlar çıplak gezecek değil. o yüzden beden çeşitliliği önemsenmeli.

Süslülerin linç edilme korkusuyla söyleyemedikleri başlığına konu olacak bir yazlık ferahlatıcı tonik yöntemim var. Sabah kalktığımda yüzümü yıkadıktan sonra normal tonik olarak, gün içinde bir daha güneşe maruz kalmazsam Yüzümdeki yağ ve teri silmek ve gece yatarken sıkmak üzere günde üç kere kullanıyorum. 75 ml kaynamış suyun içine birer poşet adaçayı ve yeşil çay koyup 10 dakika demledikten sonra içine 1 çay kaşığı elma sirkesi ve 3 damla çay ağacı yağı ekleyip süzerek fısfıslı şişeye koyuyorum ve sürekli buzdolabında muhafaza ediyorum. Yazın çok güzel ferahlatıyor, antioksidan içerikli gözenek sıkılaştırıcı ve gün içinde biriken yağı kiri pamukla hafif silince çok iyi temizliyor. Her yaz 2 haftalık yapar kullanırım, havaların iyice ısınmasıyla bugün yapıp kullanmaya başladım bile. Tavsiye değildir, ben dermatoloğumdan fikir aldım siz de lütfen doktorunuza danışınız.

Edit: 1 tatlı kaşığı derken 120 ml tonikten aklımda kalmış, 75 ml için fazla kaçabilir sorryy