dünkü çağla tuğaltay cinayeti sorusunun silinmesi. 30.05.2024 sorusu, güncel yorumlarınız?

1. bu cinayet neden hala bu kadar gündemde

2. Arkadaşlar bu pınar bk denen kadın neden yayınlarda Çağla çok güzel, yaşasa çok güzel bir kadın olurdu diyip sürekli kızın fiziksel özelliklerini vurguluyor ayarımı bozdu

3. soru sahibi hesabını kapatmıştır ss, silinmemiştir.

4. soru acacaginiza basliga yazsaniz gundemde tutmak istiyorsaniz.

5.  neleroluyorburada isimli avukat yazarın yorumları kendisi çaylak olduğu için grvbesmond isimli yazarın ulaştırması çok iyi olmuş.

 daha önce görmediğim bir teoriydi bu. dikkat çekici.

geri kalanlar çok paylaşıldı ama güncel yazan yazarlardan en önemlisi dustyshadow'u takip edebilirsiniz. kendisinin favorilediği yazılar da mantıklı. eğer başlığa zaman ayıramıyorsanız favorilerine bakarak takip edebilirsiniz diğer yazarların teorilerini.

6. Tam entry yazacaktım soru silinmiş, dikkat çektiğin için sağol soru sahibi. Başlığa da aynısını yazacağım.

Ben katilin yabancı biri olacağına ihtimal vermiyorum. Kız zaten içeri yeni girmiş, evde birini görse direkt geri çıkmaz mı? Ya da balkona, cama koşar bağırır çığlık atar vs. Üstelik komşu konuşma sesleri duymuş. Tanımadığı biriyle ne konuşacak?

o gün çağla otobüse binememiş kalabalıktan dolayı. Belki de Hüseyinle karşılaştılar o da mahalleye kadar eşlik etti çağlaya. Eve gelince de ordu'ya dönmüş olması gereken abiyi gördü "aaa bizi birlikte gördü kesin kavga çıkaracak" diye şaşırdı.

Polisler öyle bir inceleme yapmış ki, yıllar sonra katil çıkıp "ben aslında dolabın arkasına saklandım polisler gidince de çıktım" dese şaşırmam.

Zaten tahminimce o yıllarda çözülen cinayetler bilimle kanıtla değil de baskı yoluyla ortaya çıkmış. Sıcağı sıcağına izlerseniz görürsünüz. Polis olay yerine gazetecilerden sonra geliyor, yerde bulduğu saç telini cımbızla alıp eldivensiz avucuna koyuyor??? Geri kalan kanıtları da eline avucuna alıp götürüyor. Eldiven yok. Cesedi de evdeki battaniyeye sarıp indiriyorlar. Sonra cesedi paslı ve boyası sökülmüş demirden sedyeye yatırıp yarısı yırtılmış a4 kağıdına "adli vaka" yazıyorlar ve üstüne koyuyorlar. Burdan ne delil çıkacak? Çağla'yı da ayakları yere sarkar bir şekilde aşağı indirmemişler mi?

Katil salonda üstü başı kan içinde oturup üstüne bir de sigara içseydi belki yakalanırdı. Belki.

Bu konuda öfkem dinmiyor. Bu tarz baştan savma işler yüzünden kaç katil daha aramızda?

Babanın bütün davranışlarını bir kenara attım diyelim(cesedi döndürmesi vs) Özellikle net bir şekilde parmak izi alınacak dolap kapakları, buzdolabı kapağı gibi yerlere dokunmasına ne demeli? Katil peynirle zeytinin arasında mı saklanacak?

7. süslüm polisler hakkındaki söylediklerine katılıyorum, buna benzer değil ama polis ihmalkarlığında birbirlerinden çok da uzak olmayan hwaseong cinayetleri geldi aklıma, katil kurbanlardan birinin saatini takarak soruşturmaya gitmişti... bu nedenle çağla'nın katili nasıl biri bilmiyoruz. teorilere göre katil aileden biriyse de o dönem tek kurban çağla mıydı bunu da bilemeyiz. ekşi'de yazan kişi çok rahat yazıyor, yazmaya da devam ediyor, rüşvet iddialarını da unutmamak gerek. daha önce görmediğim iddiaları olan böyle bir entry daha görmüştüm  link

tahminine göre hüseyin isimli kişi gelse mahalleli nasıl bunu söylemedi ya da görmedi diye düşünüyorum, bir de gökçe o zaman daha fazla konuşma sesi duyabilirdi. gökçe zaten çağla'yı eve geldiğinden beri dinliyorsa bir şeyler normalde olduğu gibi değildir. o gün o katil göründü ve söylenmiyor. evi terk ederken görünmez olmadıysa birinin görmesi lazım. komşular niye aileye cephe aldı, test edildiğinde gayet duyulan konuşma seslerini gökçe nasıl duymadı? eğer hüseyin oradaydı diye düşünürsek o görülmediyse katil de elini kolunu sallayarak çıkardı ki çıkmış zaten ama aileden biriyse de çevrede görülürdü. senin dediğin gibi dolabın arkasına saklanması mantıklı bile geliyor polislerin ihmalkarlığını düşününce. evin konumu da garip deniyor.

aklıma bunlar geldi. üstüne uzun süre düşünemiyorum, psikolojik hastalığım var ve bu olay o kadar korkunç ki çok fazla tetikleniyorum, yine de uzak durmuyorum, tetiklensem de durmak istemiyorum. benim gibi birkaç kişinin daha yazısını okudum, o kadar güvensizlik içindeyiz ki hepimiz. adaleti kendimiz arıyoruz, işini doğru düzgün yapmayanlar yüzünden. bir kız çocuğunun katili özgürce yaşıyor bu iş bilmezler sayesinde ve hepimiz endişeliyiz. gündemde kalsın, katili yakalansın ve en ağır cezayı çeksin istiyorum. zaman aşımına uğramadan, katili daha fazla serbest kalmadan cezalandırılsın.

8. ben dünkü sorunun altına da yazmıştım. çağla'nın annesi bence patolojik olarak kızını kıskanan ve kendine rakip gören, bu yüzden de çağla'yı kızı olarak değil tamamen ailenin dışında biri, eşini oğlunu elinden almaya çalışan bir rakip olarak görüyordu. bu durum kız ölünce tepki verme kısmında bu kadar farklı davranmasına neden oldu. yoksa bir anne kızına ulaşamamış gidip komşuda bekler mi? yoksa ortalığı ayağa mı kaldırır. ya da hiç mi kızının cenazesine bakmaz? tabi kızının boğazının kesildiğini biliyorsa ve bunda kendi parmağı olduğu için bir insanın ölümünde rolü olduğu için hafif bir suçluluk ya da vicdan azabı duyuyorsa ayrı. ayrıca polislere neyle öldürülmüş demesi öldürüleceğini zaten biliyorum sadece neyle yapıldığını söyleyin onu merak ettim demek gibi bir şey. ama ben yine de bu cinayette parmağı olduğunu düşünüyorum. oğluna aşık bir anne, oğlu ile yabancılaştırdığı kızı kavga etse tabi ki oğlunu tutar. oğlu kıza bir şey yapsa oğlunu korumak için elinden geleni yapar. ben oğlunun çağla'yı dövdüğünü bile düşünüyorum daha öncesinde. yoksa niye istanbul'da okumak varken fizana yollansın. anne kocasını da etkisi altına aldığı için biricik oğullarına bir şey olmasın diye kızımın gitti yapacak bir şey yok, oğlumuzu da mı kaybedelim, onu korumalıyız demiş olabilir. ama hepsi planlıydı bu sayede bu kadar rahat hareket ettiler.

bunun dışında dün de yazmıştım. insan beyni zaman geçtikçe gerçekleşen olayların hatıralarını düzenler, yeniden yapılandırır, sahte anılar üretir ve buna inanır. bununla ilgili bir çok araştırma, çalışma var. şimdi ifade alınsa herkesin ifadesi ilk ifadelerden farklı olacaktır. olayın trajikliği bu konuda önemli değil. 11 eylül saldırısında bile insanların bulundukları konum, yaptıkları şeylerle ilgili seneler sonra hatıra çalışmalarında insanların büyük kısmının olayları aslından çok farklı hatırladığı, olmayan ögeleri, sesleri, hava olaylarını dahi anılarına ekleyip buna inanıp öyle anlattıkları görülmüş. çünkü beyin bunu yapıyor. o yüzden ifadeler zaman geçtikçe değişir. kapanmayan dosyalar iyice karışır. şu an gidip komşularla konuşmak bile anlamsız kalabilir ne yazık ki.

9. 1997 yılında öldürülen nimet in vakası örnek alınmış resmen. Anne aynısını uyguladı muhtemelen. Sırf yakalanmamak için. Tecavüz süsü verildi

10. başlığa yazmak kadar sorularda da üstte tutmak önemli. hatta sorularda olması daha önemli. bu siteye çoğu insan sorular için giriyor. zaten sözlüğün kanayan yarası "süslü sözlük" olmasından çıkması. bari bu konu için avantaja çevirelim bunu.