güzellik algısı tamamen toplumsal mı yoksa insan doğası gereği bazı fiziksel özellikleri çekici bulmaya mı meyilli??

1. Yoo o saydıklarınız da biyolojik Temelli. Açık ten, simetrik yüz, dolgun dudak, beyaz göz akı, bacak uzunluğu, meme vs vs hemen hepsi de biyolojik Temelli. Bebeklerle ilgili yapılan bir sürü araştırma var. Güzele daha çok tepki verirken çirkin olandan uzaklaşıyorlar.

2. Dolgun dudak, simetrik yüz, büyük gözler bunlar beynin bir saniye içinde algıladığı güzellik sinyalleri. Renklerin buna dahil olduğunu sanmıyorum, hiç açık tenli biri değilim tanımadığım insanların bebekleri hiç ilgilenmediğim halde gülücükler saçarak kucağıma atlamaya çalışıyor, üstte saydığım özellikler sebebiyle olduğunu düşünüyorum ben. Simetri ve oranlar zaten güzelliğin temel şartı, facial harmony varsa mavi göze ihtiyacı yok kimsenin.

3. Tabii ki toplumsal. Moda, tarih, kültür hepsi etkiliyor. Tarihsel olarak; orta çağda kadınlar solgun ve çok zayıf tasvir edilmiş ona karşın Rönesans tablolarında kadınlar hep iri iri ve küçük dudaklı tasvir edilmiş.

Marilyn monroe'nun 90-60-90 ölçüleri, ayva göbeği övülürken 90'larda kadınlar 0 bedendi britney spears'ın düşük belli jeanlari; kate moss falan vs. 2000'lerde kardashianlarla kıvrımlı vücutlar popüler oldu.

Kültürel olarak Afrika'da kadınlar boyunları uzasın diye halka boyunlarına halk geçiriyor, çinde kadınlar ayaklarını bağlıyor, kore'de küçük yüz beyaz ten estetikleri yapılıyor, afrikada ya da latin amerikada ise tam tersi tombul, koyu tenli kadınlar güzel bulunuyor.

Medya ve moda artık bir şeyin güzel olup olmadığına İnsanları çok kolay bir şekilde ikna edebilir. Neyi daha fazla görmeye başlıyorsanız (yani sizin neyi görmenizi istiyorlarsa diyelim) o güzel gelmeye başlıyor. 

Çünkü artık güzellik başlı başına bir sektör. Estetik cerrahi, kozmetik, ilaç sektörü, spor sektörü, medya, reklam sektörü hepsi paket halinde size neyi güzel bulmanız gerektiğini milim milim işliyor. 

4. evrimsel psikoloji ufuk açıcı olduğu kadar manipüle etmeye de olanak tanıyan bir alan, bu yüzden de her şeyi toplumsal normlara bağlamaya da alan açıyor. ben yukarıdaki anonimin söylediği şekilde her şeyin toplumsal olduğu fikrine katılmıyorum, bazı şeyler evrensel ancak bunlar dönemsel, gelip geçici akımlar değil.