yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    2 yanıt
    • linki kopyala
    • şikayet et

    sosyal fobi hayatımı cok zorluyor. birebir konusmalarda sıkıntı yok cok ama kalabalık ise geriliyorum kacip gitmek istiyorum?

    "kalabalık ve kimseyi tanımadığın ortamlarda kalbin sıkışır gibi olması, ağlayıp ortamdan kaçma isteği -sürekli insanlar bana mı bakıyor endişesi -kötü bir halde dışarı çıktığında bir an önce eve gitmeyi istemek" başlık altında biri böyle yazmış, aynen bende de oluyor bunlar. mesleğim de öğretmenlik, mesleğe girmeden önce pek yoktu uzun seneler kpss çalıştım, depresyon yaşadım, mutsuzdum ki hala sa mutsuzum uzun yıllar depresyondaydim hala da öyle, antidepresan kullandım bıraktım pek fayda vermiyor artık düşüncesiyle. devlet hastanesinde psikoloğa yönlendirdi psikiyatrist ama psikoloğun üstten üstten konuşması sebebiyle terapi almadım, online alacağım araştırıp. bu illetten kurtulabilen, hele de terapi almadan var mı? hayatımda biri varken ben daha iyiyim onu fark ettim çünkü sevilmek ozguven veriyor, benim aile hayatım iş hayatım arkadaşlıklar vs hepsi berbat bir halde, küçükken sevgiyle buyutulmedim simartilmadim şimdi de evde bir hizmetçi rolundeyim iş görüyor bir işe yarıyor ok insan yerine konmasa da olur ne düşünür ne hisseder kimin umurunda. son iliskimden de biraz bahsedersem benle evlenmek istediği halde bir dünya hata yaptı, ama hiçbirini düzeltmek için de uğrasmadı kısacası kullanildim birkaç ay sürdü ama hala etkisi geçmedi. beni sevdiğini soyleyip aksi yönde davraniyordu aklım ve duygularımla bi güzel oynandı, zaten sağlam olmayan psikolojim epey sarsılmış durumda

    tarih
    oy (güzelinden)

    1. Sonumun intihar etmek olduğunu düşünmeye başladım, hiç mutlu ve huzurlu hissedemeyecegim belli ki. tüm ilişkilerimde ya aldatıldım ya kandırıldım ya sevilmedim çıkar iliskisiydi, ailede sevilmeyen çocuklar bence genel olarak bir dikis tutturamiyor hayatlarında hep bi şeyler eksik oluyor. benim de durumum bu oldu

    3 haziran 20:28

    2. Merhaba, hayatımın bir dönemini aynı sizin gibi geçirdim. Öyle bir seviyedeydi ki sosyal etkileşimlerin her anında kaygılanıyordum. daha çocuk yaşlarda 13-14 yaşındayken psikiyatrik tesaviye başladım, antidepresan ve terapiyle ilerledi ve süreç yıllarca sürdü. Okb, yaygın anksiyete bozukluğu, zaman zaman depresyon da eşlik etti. 19 yaşındayken tedavi tamamlandı. Şu an 25 yaşındayım ve beni tanıyan insanlar beni iletişim konusunda çok açık ve yetenekli olarak tanımlıyor. Ancak beni 15 yaşında tanıyan biri tamamen aksini söylerdi. Fark ettiğiniz üzere bu eskiden böyle değildi, terapiyle oldu, yani geçti. Doğru terapi ve zamanla sizinki de geçecek. Şu dünyada hiçbir şey için tamamen umutsuz olmamak gerekir, çünkü bu gerçekçi bile değil. Maalesef terapi olmadan çok sınırlı yapılabilecekler, terapiyle beraber ise yapılabilecek pek çok şey var çünkü bazen sahip olduğumuz buhran aslında tamamen hormonal/fizyolojik olabilir, doktorlar bunu kolaylıkla çözebilirler. Dolayısıyla doktora gitmeyi bırakmamalısınız, ve şu aşamada bir psikiyatrist çok daha faydalı olur. Memnuniyet oranı daha yüksek bir doktora gidin, üniversite hastaneleri olabilir ama lütfen gidin, ihmal etmeyin. Kendiniz de başkalarının gözünde kişisel imajınızın hiçbir önemi olmadığını fark ederek başlayabilirsiniz, örneğin utanacağınızı bile bile gidip tanımadığınız birileriyle konuşun, hani yaşlı teyzelerin nasıl sosyalleştiğini bilirsiniz, hiçbir çekinceleri yoktur işte onun gibi. Kendinizin başına gelse çok utanacağınız bir olay, sokakta gördüğüniz birinin başına gelince ne kadar aklınızda tutarsınız ki bunu? En fazla 5 dakika. Bi kere okul arkadaşlarımın yanında boğazıma asitli bir içecek kaçmıştı ve dakikalarca öksürüp aslan gibi kükreye kükreye geğirmiştim, korkunç bir olaydı. Ekstrem bi olay olmasına rağmen arkadaşlarımın hayatında bir yer tuttuğunu sanmıyorum bu olayın. E o zaman? Neden kaygılanalım ki, hepimiz insanız. Hatalarımız var, hiç kimse güllü çiçekli yollardan geçerek bugüne gelmiyor. O halde hepimizin hataları, utandıkları, üzüldükleri olabilir. inanın bana mutluluk tepside de sunulmuyor kimseye, bunun için çabalamamız lazım ve bunu hiç kimseye bağlayamayız. Bunların hepsi içimizde olmalı. Boşverin sizi üzen insanları, tamam birisi hayatınızı alt üst etmiş gibi hissediyorsunuz, bu his zamanla geçecek, şu ana odaklandığınızda bundan en iyi intikamı iyileşerek alabilirsiniz. İyileşeceksiniz, düşünce kalkacaksınız, öğrenceksiniz, bunların hepsi bir gün tecrübelerinizin sizi korumasını, sarıp sarmalamasını sağlayacak. Kolay değil biliyorum, ama yavaş yavaş denediğinizde hepsi olacak. Lütfen sosyal kaygınız için denediğiniz-yaptığınız şeyleri not edin, bu sayede gelişimi takip edebilirsiniz. Son olarak, tekrar, lütfen, psikiyatriste gidin. Sevgiler! 

    P.s. sırf sizin için hayatımdaki en utanç verici olaylardan birini paylaştım. Umarım biraz olsun içinizi rahatlatabilmişimdir. 

    3 haziran 21:57

    içerik sonu