süslüler işle ilgili bu olayı yorumlayabilir misiniz farklı bir gözle, haksız mıyım merak ediyorum?

1. ss bu iş tanımınızda olan bir şey mi? siz neden gitmek istemediniz tam olarak, size herhangi bir faydası olmayacak bir şey miydi? size gelene kadar gidebilecek başka biri var mıydı? bu ideal olan diye söylemiyorum ama bazen esnek olabilmek gerekir iş hayatında. yani ben yaparım ederim modunda aktif bir çalışana daha olumlu gözle bakıyorlar. size ekstra bir iş verilmek istemiş ve çok isteksiz olmanızdan ve çok sorgulamanızdan rahatsız olunmuş. tabii ki istemediğiniz ve iş tanımınızda olmayan bir işi yapmak zorunda değilsiniz ama dediğim gibi bazen esnek olabilmek, ekstra şeylere uyum sağlayabilmek, bazen farklı yükleri sırtlayabilmek, değişen şartlara göre hareket edebilmek gerekebiliyor ki işveren de sizi işe sahip çıkan biri olarak görebilsin. haklı haksız durumundan ziyade isteksiz ve uyumsuz gözükmeniz özellikle jr bir çalışansanız işiniz açısından problem yaratabilir. yani tabii ki haksız değilsiniz bu arada ama işte çalışmak ve patronumuzu mutlu etmek zorundaysak da durum böyle.

2. Sizin işinizin çok dışında bir şekilde gidip stantta durmanızı istediler anladığım kadarıyla. Patron şirketlerinde maalesef patron herkesten her işe koşmasını bekliyor ama ben sizin tavrınızı mantıklı buldum cünkü taviz verdikçe böyle salak işler insanın üzerine yapışıyor. Bu şirkette bir gelecek görmüyorsan kendine bence böyle cok sallamadan devam et ama eger uzun vade kalmak istiyorsan biraz taviz vermen senin de işteki huzurun açısından mantıklı olur 

3. Görev tanimin sence ne suslu, işin home office olmasi disinda içeriğinden pek bahsetmemissin ki? Patron şirketleri böyledir nasıl bir yerde çalıştığının cok farkında degildin sanirim bu olaya kadar. Yöneticinin tavrı hoş değil ama senin de verilen işi yapman bekleniyor, şehir dışı vs olmadıkça bu tip seylerde ayak diremek biraz yersiz. Cok derin bi bilgi gerektirdiğini düşünseler zateb seni istemezlerdi amaç sadece stant bos kalmasın. Gelip konusanlara kısaca bilgi verip ilgilenenlerle broşür veya iletişim bilgisi yazan kart vereceksin sadece

4. aslında çok haksız değilsin ama biraz uzatmışsın gibi geldi bana. yani bir kere reddetmişsin, iki kere reddetmişsin, üçüncüde adam kızmış artık. böyle işlerde bir kere reddedersin baktın hala senin yapmanı istiyorlar ve istenen şey çok absürt bir şey değilse "ok elimden geleni yaparım" der geçersin. eğer sınavın olduğu için zaman ayıramayacak idiysen bunu açıkça söylemen gerekirdi, senin itirazların keyfi olarak işten kaçmak için  yapmak istemiyormuşsun gibi anlaşılmış.

bu olayda doğru tepki nedir? doğru tepki o işe ne kadar ihtiyacın olduğuna bağlı olarak değişir, tuzun kuruysa senin yaptığın gibi davranabilirsin ama o işe ihtiyacın varsa bir daha böyle davranma. 

5. görev tanımımın bu bahsettiğim işle hiçbir ilgisi yok benim işim satış sonrası ihracat işlemleriyken şu an benden beklenen üniversitede öğrencilere bilgi vermek? yazan bir süslünün dediği gibi sadece stant boş kalmasın diye çünkü diğer firma çalışanları bahane bulmuş hastayız meşgulüz vs demişler. firma müdürü de ss gitsin biraz ücret de verelim diye düşünmüş (ne kadar bilmem ama en azından sağ olsun). sınavlarım olduğundan gitmemek için şansımı denedim önce ama sanırım doğru biraz fazla uzatmışım farkında olmadan. doğrusu işimle doğrudan ilgisi olmadığı için nezaketen de olsa seçenek sunulmamasına kızdım. bu yüzden anladığım kadarıyla seçeneğim yok, elimden geleni yaparım dedim. gidecek adam yok sana seçenek sunsak gitmezdin zaten vs dedi telefonda. şimdi düşününce haklı olduğum yerler var ama çalışan olarak üslubum çok kızdırmış olmalı, ağzına geleni söyledi

6. İşçi, görev tanımı dışında kalan hiçbir işi yapmaya mecbur değildir. Dolayısıyla esnek olmasını öğütlemek gibi salakça şeyler yapmayın çünkü işçinin istismarına yol açan bir durum bu noktada. Ayrıca fazla mesai iş hukunda açıklanırken kullanışan ifade "davet edilir" idi. Bu da demek oluyor ki işçi, kendi görev tanımı içinde kalan fazla mesaiye davet edilir ve tercih işçiye bırakılır. Burada toy arkadşlara tavsiye veriyorsunuz ama kendi çalışma hayatınızda ezikliğinizle ölçüt olabilecek şeyler söylüyorsunuz. Bu da aynen burada olduğu gibi arkadaşımızın kendini kusurlu sanması ile sonuçlanıyor.

7. Süslü bence haksız değilsin bu bir, patronun üslubu da 60'lar türk filmi kötü karakteri gibi bu iki. Asıl görev tanımınız gayet masa başı, evrak üzerinden bir iş (belki ülkeler arası günrük işlerine vb bakıyorsunuz). Hani işiniz satış olsa, bugün de Git standda cips yerine peynir tanıt gibi bir göreviniz olsa anlayacağım da bunun hiç alakası yok. Umarım bundan sonra suistimal edip sizi yerli yersiz işlerin peşine göndermezler.

8. A7 evet her şey bu ideal senaryoda ilerliyor çünkü biz de tamamen keyfi olarak kendi ezikliğimizi empoze ediyoruz arkadaşa. 

9. tabi ki ss nin yapmama hakkı var. ama bu şekilde yükselişler ile birini çıkarmak gerektiğinde ilk işten çıkarılacak kişi olur. bir pozisyon açıldığında terfi için en son düşünülecek kişi olur.

çok kurumsal firmalarda durum farklı olabilir. ama ülkemizde bir çok şirket patron şirketi.

bende bir patron firmasında yönetici ekibinde çalışıyorum. 600 ü geçkin çalışan var. her zaman ilk gözden çıkarılanlar basit şeyleri bile büyütenler oluyor. ve sizi diğerlerinden ayıran gerçekten spesifik bir şeyleriniz yoksa patronları düşüncesi hep yerine aynı işi yapacak bir sürü kişi bulabilirim oluyor. ki buluyorlarda. benim gözlemim bu şekilde.

10. benim ankara hukuk mezunu avukat arkadaşım ilk çalıştığı büroda sekreter vb olmadığı için patronuna çay kahve götürüyordu, sizce bu görev tanımı mı, veya bu kızın iş hukukundan doğan kendi haklarını bilmiyor olma olasılığı var mı? :d paraya ihtiyacın varsa böyle şeyleri gayet yapıyorsun, tüm iş hayatı kanunda yazdığı gibi ilerliyormuş gibi boş hayal satmayın millete. siz burada akılsız akılsız ahkam kesiyorsunuz, insanlar sizin gazınıza gelip patronuna diklenip sonra işsiz kalıyor veya gözden düşüyor lol