1664.
Sevgili süslü sözlük,
Bugün bana ezhel övüldü ve zorla ezhel dinletildi 10 dakika boyunca. Zaten başım ağrıyordu, tuzu biberi oldu, mükemmel. Zevksiz ve adab-ı muaşeret, düzgün sosyal ilişki bilmeyen insanlardan oluşan sosyal ortamımdan artık bıktım, çok sıkıldım. Samimi ve keyif veren insan arası etkileşimim sıfıra indi, gün sayıyorum. Assertive olayım da bir olurum, iki olurum, sürekli terbiyesizlik yapan ve katlanmak zorunda olduğun birine sürekli assertive olmaya gücüm yok benim de.
Sevdiklerinden uzakta, katlanmak zorunda olduklarınla dip dibe olmak ne kadar psikoloji bozan bir şeymiş, yine deneyimliyorum.
Ve sevgili sınıf arkadaşım, gerçekten çok gerizekalı ve sosyal açıdan garipsin. Sosyal normlara uymayan garip bir çocuksun, üzücü ya. Diğerleri de garip de sen en garibisin. Diyalogların, cümlelerinin tutarlılığı 5 yaş seviyesinde ilerliyor bazen. Niye böyle oldun ki.
1663.
(link: https://www.suslusozluk.com/süslü-sözlük-itiraf?i=1342793 Bu girdimde) birisine tutuldum demiştim. Artık tutulma sinire ve nefrete dönüştü süslüler. Bir süredir beni görmezden geliyor. Ona inat ben de adım atmıyorum. Ben de görmezden geliyorum. Reddeceğinden yüzde yüz eminim. Elim kolum bağlı oturmak beni gıcık ediyor, gıcık ettikçe de kafama takıyorum. O gününü gün ediyorken ben hayattan soğudum, umudum kesildi. Kendimi utanç ve rezillik içinde buldum. Gerçekten yaptığım çoğu şeyden keyif almıyorum. Arkadaşlarım başkalarıyla flörtleşmemi öneriyorlar ama yok, yapamıyorum. Cesaretim yok, nefret ediyorum romantik ilişkilerden. Zorlanıyorum, çok zorlanıyorum. Böyle bir şeyi kafaya takacak kadar gurursuz olmanın acısını çekiyorum. Hayattaki sınavım gönül işleri olmamalıydı. Yapamıyorum. İçimi dökmek rahatlatmıyor. Hiçbir şey rahatlatmıyor.
1662.
Bugün sana daha çok ihtiyacım var. Gün geçtikçe daha zor oluyormuş. Beni senin hasretin öldürecek sonra sana kavuşcam gibi hissediyorum. Ne konuşabildim ne yazabildim bugün. Hiçbir şey yapamadım. Beceremedim yine. yokluğun canımı çok acıtıyor. Herkesin sevdiği yanında hayat devam ediyor klişesini söylüyor. Bilmiyorlar ki benim hayatım durdu yok işte. Benim senden başka kimsem yok.
Bomboş bir odada sessiz hücredeyim sesimi duyan yok. Çıkıp senin yanına gelmek istiyorum artık. Bari bir kez veda edebilseydim.
1661.
Bunu yazacak doğru başlık bu mu hiç bilmiyorum değerli sözlük ama bugün bir haberi okuyup hıçkıra hıçkıra saatlerce ağladım. Gencecik hayatının baharını dahi yaşayamadan koparılıp giden 20 yaşında akça pakça temiz yüzlü bir çocuk gördüm haberlerde. Okul harçlığını çıkarmak için kuryeliğe başlayıp, haince 25 yerinden bıçaklanarak vefat ediyor. Hani derler ya kelimelerin bittiği yerdeyiz, Türkiye olarak şuan tam oradayız. Bu genci koruyamadıysak eğer bize yazıklar olsun. Yaşadığımız hayatın da, atalarımızın kanını döktüğü bu toprak parçasının da bir anlamı yok artık. O minicik süt kuzusunu bu vahşi yaratıklardan koruyamadıysak, geleceğimizi de kaybettik, bizi bizi yapan değerleri de. Süslülere en büyük tavsiyem lütfen dövüş sanatlarına yönelin, bol bol spor yapın kendinizi koruyun çünkü yasalar bizi korumayacak. Canım o kadar acıyor ki bu haberi okurken bir parçamı da alıp götürdü.
1660.
Bir gün onu görüp geçecekmişim gibi geliyor. Ve bundan inanılmaz korkuyorum. Sosyal medyada veya yolda bir yerde, onu göreceğim ve o sırada -son zamanlarda olduğu gibi- kafamdaki seslerle cebelleşiyor olduğum için fark etmeyeceğim bile.
1659.
Sekiz haftasonudur hiç evde durmadım. Kaçmak için hep bi yerlere gittim. Dönüş yolları hüzünlü. Geçmişe dalıp gidiyorum. Pişmanlıklar, özlemler... ama Umarım doğru zamanda temelli kaçacağım.
Edit: eski hayatımı gerçekten çok özlüyorum.
12 mayıs 19:11
12 mayıs 20:33
1658.
rüyamda o kadar mutluydum ki sanki hiçbir şey olmamış, hiçbir derdim kalmamış, yüklerimden arınmışım gibi hafiftim. Gerçek olmasını o kadar isterdim ki. Uzun yıllardır bu kadar mutlu olmadığımı farkettim. Bu dünyada değil ama bir gün gerçek olacağını düşünüyorum. Başını omzuma yaslamıştın..
1657.
Bugün biraz duygusalim. Uzun zaman sonra ilk defa nöbet geçirdim, metroda. Bazı anlar gerçekten yalnız olmak insana aşırı ağır geliyor. Bu da öyle bir andı. Başucumda o kadın olmasaydı napıcaktim bilmiyorum. Bana yardımcı oldu kendime gelip metrodan inebildim. Nöbet geçirmeden önce hissediyorum, bir yarım dakika kadar öncesinde.. O yarım dakikada ne yapacağımı düşünürken ne kadar zavalliydim anlatamam. Dışarı atmak istedim kendimi ama bir adım atabilecek halim yoktu. Ailenin, hiçkimsenin olmadığı bir şehirde olmak çok kötüymüş. Başına bir şey gelse arayıp gel diyeceğin ,gelecek bir kisinin olmaması çok kötüymüş. İnsanların sevgilisinin eşinin olması, onu düşünen yalnız bırakmayan bir hayat arkadaşının olması da ayrıca çok büyük konformuş ilk defa farkettim. Benim yoktu valla, kusup kendime gelmek, sonra da dengemi sağlayip kendimi güvenli bir alana çekmek zorundaydım. Duygusal bir ponçiğim yani bugün kendimi ıslak köpek yavrusu gibi hissediyorum. Neyse bir ara gideyim de eeg çektireyim yine noldu beynime bir baksınlar, duruyor mu yerinde ffkdkdk
1656.
Bugün hamile olduğumu öğrendim açıkçası bu kadar hızlı olacağını tahmin etmiyordum 1 yıl sürer diye düşünmüştüm ilk aydan sürpriz oldu ahahajajja
Evet yavruşum nasılsın iyi misin keyfin yerinde mi
1655.
of nereden başlasam ne söylesem ki. nasıl hissediyorum bilmiyorum. içimde çok büyük bir huzursuzluk var.
bir süredir içimde büyük bir çaba verdiğimi düşünüyorum. olumlu hislerim oluyor, enerjimin yüksek olduğunu da görüyorum ama sonra bi bakıyorum bir anda düşüyorum, olumsuz tarafa daha yakın oluyorum. bu ani değişen bir ruh hali mi yoksa aslında negatif bir mentaliteye sahibim ve mış gibi yapmaya çalıştığım için mi böyle oluyor bilmiyorum.
benzer durumu kpss çalışırken yaşıyorum. odaklanamıyorum. sıfır odak. soruyu bitiremiyorum. okuduğumu anlamıyorum. yanlış yaptığım sorunun çözümünü dinleyemiyorum. günü verimli geçiremiyorum. bundan rahatsız olmak istiyorum ama olamıyorum. ya da oluyorum ama bir şey yapasım gelmiyor. önceden olsa bundan korkar deli gibi hırslanırdım daha çok çalışırdım. ne o hırs var ne ortada bir çalışma var. sınava az kaldı ve ben hala istediğim noktada değilim. bunun için çabalıyorum ama yemin ederim bir şey var beni çekiyor alıp götürüyor sanki. onunla da savaşıyorum ama olmuyor.
bu aralar gerçekten tadım tuzum yok. çok çabuk sinirleniyorum, sürekli müzik dinlemek istiyorum. müzik dinlerken kafamda sürekli senaryo kuruyorum, kafayı yiyecek gibi oluyorum. kilo aldım, yediğim hiçbir şeyden tat alamıyorum, doyamıyorum, yedikçe yiyesim geliyor, kahve bağımlısı da oldum. freni boşa alınmış kamyon gibi hissediyorum. kaşlarım hep çatık, suratım hep gergin kendimi hep dişlerimi sıkarken buluyorum.
ve bütün bunlar olurken pozitif olmaya devam etmeye çalışıyorum. yapılması gereken ne bilmiyorum çünkü. iyice salıp bu negatifliği dibine kadar yaşayıp sindirip öyle devam etmek mi? ama ders calısmadığım iki günde bile beni suçlu hissettiren ses susmuyor. odak problemim için kan vericem. kilo alma konusunu da saldım yapacak bir şey yok şu an o konuda. her şeyi erteliyorum, plan da yapamıyorum. yapamıyorum da yapamıyorum yani. böyle işte. bir girdabın içinde gibiyim. okuyan herkesin duasına, pozitif enerjisine ihtiyacım var :(