1. 19. yy'da ruslar tarafından adigeler -çerkezler- ile birlikte türkiye'ye göç etmek zorunda bırakılan kuzey kafkas halkı. İnanılmaz derecede gururlu ve ve büyüklere saygı göstermeye önem veren, kendi köyünden bir kızla evlenmeyi, emanete hıyanet olarak gördükleri için, ayıp ve yanlış bulan, misafire kadir kıymet gösteren halk.Bir Abhaz olarak kendi düşüncelerime gelisek, örf ve adetlere günümüzde de önem vermeyi sürdüren büyük kesimler olmasına rağmen bundan 50 yıl önceki gibi sıkı sıkıya bağlı değiller. Gerçekten çok gururlu ve büyüğe hürmete önem veren yalnız duyduğumuz salondan çıkarken arkasını dönmeden - terbiyesizlik olmasın diye- odayı terk eden nesil tükenmekte. Kendini herkesten üstün görme, biz mükemmeliz gibi tavırlar sergileme eğilimleri dışında içinde bulunmaktan gurur duyduğum lezzetli yemeklere sahip millet.
Bu arada Abhazya'nın güzelliği ve Abhazların misafirperverliği için şöyle bir hikaye anlatılır, Allah bir gün bütün milletleri yanına çağırmış ve istedikleri toprakları kendilerine vereceğini söylemiş. 1. gün fransızlar kendi toprak parçalarını seçmiş, 2. gün türkler yine aynı şekilde kendi topraklarını derken bu böyle 3-5 uzamış... Sıra gelmiş Abhazlara... Tam Allahın yanına gidecekken misafir gelmiş hürmetten kabul etmiş ama içi içini yiyor nasıl gidicem nasıl edicem diye. Misafire de git diyemiyor, uzunca bir süre sonra - anca misafir gidince - Allahın yanına gidiyor. Allah anca mı geldin toprak kalmadı neden bu kadar geç geldin diye kızınca, misafire git diyemedim onu ağırladım diyince bu davranışı çok hoşuna gidiyor ve kendine ayırdığı toprak parçasının bir kısmını Abhazlara veriyor. Hiç gidip görmedim ama cennetvari bir yer olduğundan söz ediliyor. Artık bu bizim abartmamız mı yoksa doğru mu bilemiyorum :)