alaçatı

1. cesme tarafında,dünyanın en iyi rüzgar alan 3 yerinden biri olarak gösterilir. windsurf yapmak isteyenler icin esi benzeri bulunmaz bi yer.

2. Kesinlikle sezon dışında gidilmesi gereken bir yerdir. Eylül - Ekim sonu müthiş olur.

Mayıs için de keyifli olabilir tabii. Sezon harici gittiğinizde "Alaçatı ne kadar güzelmiş" diyeceksiniz bence. O kalabalıktan keyif almayanlara (link: https://www.youtube.com/watch?v=GZvsnlNUGF8 şu videoyu) da öneririm.

3. Güneşin iyice kendini göstermesiyle birlikte ilk bedavacı blogger tanelerinin düşmeye başladığı tatil beldesi.

4. Hali hazırda ‘ot festivali’nin devam etmekte olduğu İzmir semti.

5. İzmirli olduğum için sıklıkla Alaçatı'ya gidiyordum ama ilk kez bu yaz uzun bir tatil için gitme şansım oldu. Ne yazık ki kötü bir zamanda gittik çünkü bayram tatiliydi ve pandemi nedeniyle de çok tedirgin olarak gittik ama bir şekilde de adapte olmamız lazım. Bir buçuk yıldan sonra güzel bir tatil o kadar iyi geldi ki. Ama pandeminin de etkisiyle her şey ateş pahasıydı onu da söylemem lazım. Bayramın da etkisi vardır tabi fiyat patlamalarında, her şey neredeyse iki katına çıkmıştı.

Biz Alanur Otel'de kaldık ve çok da memnun kaldık. Hem fiyat olarak her yerin neredeyse yarısı fiyatınaydı, hem de kahvaltısı gerçekten çok güzeldi o nedenle gidecek olanlara kesinlikle tavsiye ederim. Zaten Alaçatı'da kalınca akşamları çarşıya çıkmak ve orada yemek isteneceği için çoğu otel oda kahvaltı şeklinde hizmet veriyor. Bir de yatmadan yatmaya oda kullanılacağı için çok lüks bir yere gerek yok kalmak için. Kahvaltı için de macera aramaya, ekstra masraf çıkarmaya hiç gerek yok bence. Alaçatı'daki kahvaltı mekanları kişi başı 100'den başlıyor ortalama olarak o nedenle otelinizdeki kahvaltıdan yararlanmakta fayda var. Ben yine de gidip memnun kaldığım ve pahalı da olsa denemek isteyenler için birkaç önerimi yazmak istedim. 

 Noni's House: Burası biraz Alaçatı'ya uzak ama en beğendiğim kahvaltı mekanı burası oldu. Çok güzel bir ambiyansı, bahçesi var. Hayvan dostu bir mekan ve çalışanlar da oldukça ilgililer. Her şey çok lezzetliydi. Instagramdan baktığımda çok güzel kokteylleri olduğunu da gördüm. Alkol içmek için de gidilebilinecek bir mekan aslında. 

Bumba: Harika bir kahvaltı mekanı. Alaçatı'da bulunuyor ve ulaşımı o yüzden çok rahat. Pişileri ve reçelleri çok lezzetliydi. Ama zaten Alaçatı'daki çoğu mekanda ikram pişi oluyor aklınızda bulunsun. 

 Bazlama: Burası da ikramları ile gönlümüzü fethetti. Her şey sınırsız geliyor, istediğiniz gibi yenileyebiliyorsunuz biten bir ürünü. Ama biraz tuzlu bir mekan, Alaçatı için bile bize biraz pahalı geldi. Ama her şey fazlasıyla bol ve lezzetliydi. 

Akşam yemekleri için biz her akşam farklı yere önceden rezervasyon yaptırarak gittik. Bayram nedeniyle bir hafta önceden bile bazı mekanlar dolmuştu o nedenle öncesinden rezervasyon yaptırmakta fayda var. Bizim erkek arkadaşımla ilk tatilimiz olduğu için akşam yemekleri konusunda acımadık. Beachlere para vermek yerine halk plajlarına, koylara gittik ve paramızı güzel yemeklere harcamaya karar verdik. 

Fahrinin Yeri: Burası bizim favorimiz oldu. Gerek yemeklerin lezzeti ve mezelerin çeşitliliği gerekse deniz kenarı olması ve müziklerin güzelliği ile çok romantik bir ambiyansı vardı. Tek sıkıntısı bir menü yok ve o nedenle hesap gelene kadar ne kadar ödeyeceğinizi göremiyorsunuz. Buraya giderseniz enginar ızgarasını kesinlikle deneyin süslüler, bayılacaksınız. 

Veranda: Burası da yine çok eğlenceli bir mekandı ama bence bir daha gidilmesine gerek olmayan bir yer :d Kumsalda masalar, çalan türkçe pop müzikler falan bayağı eğlenceliydi. Kız kıza da gidip eğlenilebilinecek bir yer hatta bizim gittiğimiz akşam bir grup bekarlığa vedasını kutluyordu :d Gitmeden önce size whatsapptan iki çeşit fix menü atıyorlar ve oradan seçiyorsunuz. Biz ana yemek olmayan menüden seçtik ve ona rağmen bitiremedik, bayağı doyduk. 

Alaçatı'nın reçelleri de çok meşhur olduğundan dönmeden önce Alaköy Pastanesinden reçeller aldık. O kadar çok çeşit el yapımı reçelleri var ki inanamazsınız. Kabak reçelinden tutun da patlıcan, frenk üzümü, frambuaz, birçok seçenek var. Aynı zamanda rafine şekersiz yaptıkları, elma suyu ile tatlandırdıkları seçenekleri de var ki çok lezzetliler. Eğer Alaçatı'ya giderseniz uğramanızı tavsiye ederim. 

6. Amac deniz tatiliyse ya da sadece tatil de olabilir, neden alacati tercih edilir bir İzmirli olarak hic anlamadim. Denize girebilecegin yakin bir yer yok, cesmeye gidiyorsun mecburen. Sakince dinlenebilecegin bir yer yok cunku alacati epeyi ufak bir yer oteller de kafe, restoranlar ya da herkesin mutlaka bir kere denk geldigi milletin akin akın yürüdüğü sokaklara bakiyor dogal olarak kimse o gurultude rahatca uyuyamaz, yemek icin giderim diyorsan cok daha uyguna guzel alternatif yerler var geriye ne kaliyor bilmiyorum. Alacatiya giden grup tamamen popüler diye oraya gidiyor, yapilan en buyuk aktivite sokaklarda volta atmak, foto cekinip instagrama atmak. Zaten o kadar ufacik bir yer bu sekilde pazarlaniyor. Bu kadar talep olunca da anlamsiz pahalilasiyor haliyle. Bundan belki esnaf memnun ama yerel halki yilmis durumda. Zannetmeyin alacatida sadece luks villalar var. Emekli maasiyla gecinmeye çalışan oranin yerlisi de mecbur orada yasamaya çalışıyor.

7. Nerdeyse tüm ünlü mekanları ve beachleri mafyanın elinde olan, son yıllarda tatilcileri gittiğine pişman eden tatil beldesi. tatillerimde birkaç gün de olsa yer veririm çünkü o alaçatının dokusuna hayranım, gidince sebepsizce mutlu eder(di) insanı. Şu an resmen rezil halde, ne yazık ki denetim falan da yok. Son tatilimin bayrama denk gelmesiyle nerdeyse her gün işletme terörüne maruz kaldık. Bayram tatillerinde fiyatları 2x yaptı çoğu beach, bunu göze alarak gittik zaten başka uygun vaktimiz yoktu. ancak kaan sekbanın son 2 videosunda görmüşsünüzdür, beach girişlerinde kaba saba, çirkef, muhtemelen sabıkalı tipleri kapı görevlisi diye koyuyorlar ve bu adamlar tipinize bakıp sizi sebepsizce kapıdan çeviriyor, rezervasyonlu olmanıza rağmen. Bazı beachler instagram profilinize bakıp tabiri caizse "gideriniz varsa" içeri alıyorlar, bazıları takipçi sayınız çoksa alıyorlar. Bunu sık yapan 2 beach before sunset ve beach of momo. Eski adıyla tren yeni adıyla imi ayayorgi girişte çantanızı arıyor, evet yanlış duymadınız :) rezervasyonunuz yoksa kapıdaki at hırsızlarına rüşvet verip girebiliyorsunuz. Plage isolee en öndeki 2 sıra şezlongu sadece şişe açtırma şartıyla veriyor. Vs vs bu liste uzar gider..

Ezgi mola ve sevgilisinin mekanı boop bizi 2 kişiyiz diye almadılar, evet sebep bu. 2 kişi olmamız :) gruplara açıkmış güya, sanırım 2 kişinin içeride harcayacağı meblağ onları tatmin etmeyecek ve boşuna yer kaplamasın düşüncesindeler, bakmayın ezginin o çıkın çıkın gelin diye cıvıklıklar yapmasına.

yeni nesil meyhane denilen mekanlar revaçta, ilk olarak esnafa eski küçük mekanındayken gittiğimde çok eğlenmiştim, içeride öyle taşkın tipler yoktu, dj ve yemekler çok kaliteliydi. En son büyük yeni bir yere taşınmışlar, masaların üzerinde kendinden geçen tipler mi dersin, tıklım tıkış sürekli birbirine temas etmeye çalışan insanlar mı dersin acayip varoş bir eğlence mekanına dönüşmüş, 3.sınıf alanya diskoları gibi. İşin kötüsü mekan bunu destekliyor ve bu korkunç eğlence tarzını sürekli storylerinde paylaşıyor. İnsanımızın aklı gidiyor bu ilkel gösteriş türüne. Veranda alaçatı desen, abartmıyorum 5 yıldır aynı playlist. 

Şimdi tek tek mekan deneyimlerimi yazıp sizi sıkmak istemem ama bu girdiyi niye yazdım, dün bu mekanların birinde bir adam karısının yanında öldürüldü. Bir mekanın valesi tarafından kalbinden bıçaklandı. Sanığın 20 ayrı suçtan sabıkası varmış. İşte gidip yılın yorgunluğunu atalım diye ciddi bütçeler ayırdığımız yerde canımız bu adamlara emanet. Son tatilimden sonra bir daha uğramama kararı aldım, umuyorum ki işletmelere ciddi bir düzen verilir, yoksa mis gibi tatil beldesi bu mafyatik düzende yok olup gider, ki kısmen gitmiş durumda..