yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (24)
    • medya (3)

    1. Öncelikle oldukça geniş bir konudur.

    Genelde erkeklerin kadınları aldattığına dikkat çekilse de günümüzde kadınların da artık rahat bir şekilde aldattığına şahit oluyoruz. Yine de erkeklerle ilgili olandan bahsetmek istedim. Baktığınızda aldatma ile ilgili erkek ne kadar suçlansa da bir yerde "erkektir yapar" "kadın çekici değilse yapar" "heyecan istiyorsa yapar" gibi gibi magazinel yanıtlara rastlamaktayız. Elbette hepsinin bir geçerliliği var ama bunların da dayandığı temel bazı nedenler var. bilimsel olarak da açıklanmış birkaç neden;

    * farklı dişileri dölleme ve soyunu devam ettirme güdüsüne yenik düşen erkek aldatıyor

    *ilişkide kendini bir şekilde "yetersiz" hisseden erkek aldatıyor

    *çeşitli psikolojik sorunları ve kişilik bozuklukları olan erkek aldatıyor

    Şeklinde sıralanıyor. Aldatmanın kendimce bir diğer nedeninin; çiftlerin isteklerini ve beklentilerini karşılıklı olarak birbirlerine ifade edememelerinden kaynaklandığını düşünüyorum.

    Ayrıca yine bence Paylaşım ve üretim odaklı değil de tüketme (gizlinot: bedensel ve ruhsal gasp etmek, ele geçirmek ) odaklı yaşayan çiftlerde, karşı tarafı tükettiğini düşünen kişiler daha fazla aldatıyor.

    22 eylül 2014 21:16 22 eylül 2014 21:28

    2. bir cinayet biçimidir. bazen anlık bir heves, içgüdü; bazense farklı birinden gelen yoğun ilgiye kapılıvermek. sonuç hep aynı. size saf bir aşkla bağlı partnerinizi eninde sonunda öldürecektir bu eylem. öğrenirse içinde bir şeyler kalıcı olarak terk edecektir bünyesini, kopup gidecektir derinlerden. sizi terk etmiş, ne ki? bir daha eskisi gibi olmayacak, önce sizden nefret edecek ama uzun vadede bunun üstesinden gelene kadar kendisinden nefret edecek, neyiyle buna sebep olduğunu bulabilmek için zihninin ışıksız zindanlarında kalacaktır aç ve susuz. sonra zamanla bir parça iyileşecektir belki ama işte ölen bazı şeyler olduğu gerçeği baki kalacaktır. eskaza öğrenmezse de içten içe hissetmez mi sanıyorsunuz? işte bu noktada neleri öldürdüğünüzü asla fark edemiyorsunuz.

    23 eylül 2014 08:22

    3. Mutlaka derinde yatan bir sebebi bir de yüzeysel bahanesi vardır. Karmaşık insan doğasının bir getirisidir. Bunu yapan insanın ruh hali emin olun hiç ama hiç iyi değildir ama aldatılan tarafsanız oturup motivasyonu neydi, benim neyim eksikti falan diye düşünüp ne kendinizi ne de karşınızdakini yıpratın sadece uzaklaşın derim. Nerde, nasıl,kimle ve neden sorularını unutun ve çekin gidin. Bırakın biraz soğusun herşey, her iki taraf da kendi kendine kalsın. Sonrasını sonra düşünürsünüz.

    23 eylül 2014 09:26


    4. Üç senelik ilişkimin bitmesine neden olan- (yazar: petek )'in dediği gibi- çocukça bulduğum eylem. Ne o açıkça söyledi, ne de ben sordum ama o yüzden bittiğini ikimizde biliyorduk. Tek sorduğum: " Neden?" oldu. Bana en en ufak bir sebep gösterse-sebep olduğum ufak bi üzüntü bile- ona sığınıp " Evet, ben hata yaptım.Bu ayrılıkta benim de payım var suçluyum, mutlu olmamızı sağlayamadım." demek istedim fakat; " Sen beni gerçekten sevmekten başka hiçbir şey yapmadın, pişman olacağımı da,senin gibi seven birini de bir daha bulamayacağımı biliyorum.Hakkını helal et." cevabından başka bişi alamadım. İlk zamanlar gerçekten bir sebep bulup, kendimi suçlayıp rahatlamak için çok düşünsem de şahsın nerdeyse tüm sülalesi annesinden anneannesine,dayısından kuzenlerine kadar benle görüşmek isteyip hepsi aynı şeyi söyleyince vazgeçtim kendimi suçlamaya çalışmaktan. Hala da arada görüşmeye devam ediyorum ailesiyle çünkü bana yaptıkları onca iyiliği,emeği göz ardı edemem. Hele annesinin ailem uzaktayken hastalandığımda bana çorba yapıp getirmesi benim için ömür boyu vefa gerektirir.Aldatmak için bir sebep gerektirmediğini anladım,eskiden düşündüğümün aksine.Ben elimden gelenin en iyisini yaptım ve bu ilişki için pişman değilim.Sadece içimde bir kırgınlık,güvensizlik var herkese temkinli yaklaşmama neden olan. Belki de bu yüzden Kıvanç'tan bozma güzelim çocuk bana iyi davrandıkça uzak durmaya çalıştım sözlük. Geçmez o üzüntü sanıyorsunuz bir haftada 5 kilodan fazla veriyorsunuz ama insanoğlu her şeye alışıyor, zamanla öyle de güzel geçiyor ki "Bi hayırlısı varmış da böyle olmuş." diyor insan.

    Dip not: Ne içimi dökesim varmış bugün :))

    23 eylül 2014 11:38 26 eylül 2014 11:46

    5. Sevgilisine "benimle sevişmezsen sadece fiziksel ihtiyacımı gidermek için başkasıyla sevişmem gerekir." şeklinde önerme sunan omurgasızların önce kafasında gerçekleştirdiği eylemdir.

    Bu zamanda böyle insanlar kaldı mı dedirtir, tiksindirir, bunu duyup gereken cevabı veremeyen kız arkadaşı omuzlarından tutup silkeleme isteği doğurur.

    30 mart 2015 22:41

    6. Biraz önce david beckham ile victoria'nın bir fotoğrafına rastladım. İçimden 'vay be kaç yıllık evliler, birbirlerine ne de aşıklar. acaba nasıl tanışmışlar?' Diyerek tanışma hikayelerini okudum. David öyle bir anlatmış ki o anları gerçekten büyük bir aşk olduğunu düşündüm. Ancak daha sonra david'in karısını defalarca aldattığı haberlerini okudum. Victoria affetmiş, çünkü o, onun biricik aşkıymış, onunla yaşlanmak istiyormuş. Aldatmak sorun değil yani. Ve bunun gibi çok fazla örnek var.

    Bu olay aklıma geçenlerde kız arkadaşlarımla yaptığımız bir muhabbeti getirdi. Ben aldatmaya karşı bir insanım. Belki her şeyi kabul ederim, ama aldatmak. Yok, asla. Bunu dile getirdim. Arkadaşlardan biri ' istediğiyle yatabilir yeter ki aşık olmasın yoksa kabulümdür' dedi. Bu nasıl bir mantık aklım almadı doğrusu. Bana aşık olsun ama istediğiyle yatsın. Sana aşıksa başkasıyla işi ne?

    Yani aşkın tanımı nedir yahu? Bence birine koşulsuz şartsız bağlanmak, ondan başkasını düşünememektir. Onu başkasıyla hayal ettiğinde çıldırmaktır. Bu insanlar nasıl bunu kabul edebiliyor?

    Ben hep böyle düşündüm ama anlamıyorum insanlar mı gittikçe farklılaşıyor, ben mi geri kafalıyım?

    31 mayıs 2015 01:19

    7. Son 2 yıla kadar "asla yapmam" derken, 2 yıldır "fırsatını bulursam yaparım" kafasindayim. Bugüne kadar ise kimseyi aldatmadim, bildiğim kadarıyla da aldatilmadim.

    Evleneceğim adam dışında (evlenecek miyim bu da bir ihtimal) kimseye sadakat sözü verebileceğimi sanmıyorum.

    Yalnızca "erkek arkadaş" olan bir adamı büyük vaadlerle de kandırmak istemiyorum.

    Karşıma daha iyisi çıkarsa deneyebilirim. Hele pek yolunda gitmeyen bir ilişkim varsa bu kaçınılmaz.

    ikisini aynı anda uzun süre idare etmek konusu ise bambaşka, onu tabii ki yapmam ama hayatımda biri varken diğeriyle date, onun akabinde de bir tercih yolu görünür.

    Sanırım buna kafada aldatmak deniyor.

    Neyse sözün özü ; kimse sadakati hak etmiyor.

    Çok çok güvendiğiniz adamın karşısına bugün adriana lima çıkıp yalvarsa "Hayır adriana sana bakamam, benim sevgilim var" diyecek değil mi ? :)

    freud baba çok haklı.

    "Aşk yoktur libido vardır"

    ve insanoğlu doğası gereği asla tek eşli değildir.

    Erkekler mağara devrinde de modern hayatta da ne kadar dişi ile ürerse o kadar mutlu, kadınlar ise ilkellikten modernlige, yanindakinden daha güçlüsünü bulduğu an onun kollarına giderler.

    Tek eşlilik penguenlere mahsustur canlar ve bu konu gerçekten tartışmaya kapalıdır.

    31 mayıs 2015 11:07 31 mayıs 2015 11:15


    8. biraz huy meselesidir.

    ne zaman bir sevgilim olduysa tüm kalbimle benimseyip, tamamen sadık kalamadım. 14-15 yaşımda ergenken de böyleydim şimdi de.(gizlinot: ve okuyucu der hala ergensin bunu yaptığına göre bikbikbik). şu ara sadece flörtte birkaç buluşmada kalıyor eskiden o kadarla kalmadığı baya baya ikisiyle de sevgili gibi takıldığım da oldu.

    genel olarak baktığımda bu ilişkilerim çok uzun süredir sürdüğü monotonlaştığı için değil.o insanın size çekici gelmesi.o ilk başlardaki flörtler,ilk buluşmalar benim hoşuma gidiyor mesela.bir de yaşlandığımda hayatımda 2,3 erkek tanıdım falan demek istemiyorum ya (gizlinot: swh).yaptığım şey hiç kötü bir şey gibi gelmiyordu bana da şuanki sevgilim mükemmele yakın olduğu için (gizlinot: üzgünüm kızlar ) başkasıyla görüştüğümde vicdanım şeyetti bir daha yapmadım . (gizlinot: çocuk da yüzücüydü ya ) uzun lafın kısası sevgiliniz aldattıysa sizi en ufak bir flört bile olsa yine yapacaktır,yine yapacaktır affetmeyin.

    31 mayıs 2015 20:30 31 mayıs 2015 20:31

    9. çok kınadım, tek yapmam dediğim şeydir. yapmadım da. umarım yapmam da, yapmayacağım da. ancak eskiden deliler gibi kızarken aldatan erkeklere ve asla anlayamazken şimdi, hak vermesem de, anlayabiliyorum onları. duyguların, ilişkilerin siyah beyaz, iyi kötü, çizginin ötesi ve berisi olmadığını öğrendiğimden sanırım.

    nasıl hak vermesem de artık anladığıma gelince; bazı ilişkiler gereksiz uzuyor. bazı ilişkiler bitmiyor, bitemiyor. bitti diyorsun ama başka şekillerde devam ediyor. bitsin istiyorsun, karşındaki yalvarıyor, ağlıyor. bitiremiyorsun bir türlü, için elvermiyor, o dirayete sahip olmuyorsun bazen. bitsin diyorsun, karşındaki yeminler edip sözler veriyor, her şey daha farklı olacak diyor. bazen bir ilişki içinde değilken bile karşındaki insandan korkuyorsun, başkasına olan ilgimi fark ederse ne yapar diye. istemiyorsun karşındakini artık ama bunun yanında üzmek de istemiyorsun, kıramıyorsun, sonlandıramıyorsun. o kişiyi başımdan atamadığımda o kadar iyi anlıyorum ki bazı erkekleri. ben bu duygusal halimle bile o cendereden çıkmak ya da sadece başka birinin kokusunu duymak isteğini deli gibi yaşarken ruhsuz adamlara nasıl afakanlar basıyordur.

    ayrılmak isteyen insanlara yalvarıp yakarmayın, hayatlarını cehenneme çevirmeyin ne olursunuz. ömürden ömür götürüyor.

    1 haziran 2015 10:44

    10. bir insanın karaktersiz olduğunu anlamanın kısa ama acılı yolu.

    5 aralık 2015 00:15