alfred hitchcock

1. “Korku sinemasında önemli olan, o tedirgin bekleyiştir.” diyen soğuk sarışın kadın oyunculara takıntılı, mükemmelliyetçi, ingiliz, korku ve gerilim ustası.

Bekleyişin de en güzeli bence Rope'dur. Tek bir mekanda, tek bir çekimde çekilen filmde, dümdüz duran bir sandık bütün film boyunca izleyiciyi tedirgin eder. ha açıldı, ha yakalandılar derken gerim gerim gerilirsiniz zaten.

karakterlerle özdeşim kurmanıza izin vermez. filmin orta yerinde başrol oyuncusunu öldürüverir. beklentilerinizi yerle bir eder. filmlerinin bu kadar özel yapan şeylerden biri de gündelik hayatta dikkatimizi bile çekmeyen olay ve nesneleri, örneğin kuşları korku öğesi olarak kullanması ve bunu çok başarılı bir şekilde sinemaya aktarabilmesidir.

psycho'yu izlemeyenlerin bile bildiği, yüzlerce taklidi yapılmış 78 kesmeden oluşan duş sahnesinin çekimleri günlerce sürmüştür ve sırf o sahnenin inandırıcılığını sağlamak adına hitchcock filmi siyah beyaz çekmeye karar vermiştir. ne kadar takıntılı ve mükemmeliyetçi olduğunu bu bile gösteriyor zaten.

deneyseldir. daha önce sinemada yapılmamış, gösterilmemiş şeyleri denemeyi, yeni teknikler kullanmayı sever. merdivenden çıkan adamın elindeki bir bardak süt dikkat çeksin diye bardağın içine ampul koyacak kadar farklı çalışan, enteresan bir kafası vardır.

ayrıca bütün filmlerinde cameosu bulunur, kısacık da olsa mutlaka filmlerinde görülür. otobüse binen adam, ışıklarda karşıya geçen adam, fotoğraftaki adam gibi.

kişisel görüşüm; üzerine çok konuşulacak, filmleri tek tek sayfalarca analiz edilecek, yine de içinden çıkılayamacak bir dahidir.

2. alfred hiçyok diyesim geliyor soyadı için bazen.

anam bugün kuşlar filmine benzer bi korku yaşadım. kendisini andım. mutfaktayken kocaman bi karga pencereye kondu. anam o nasıl bi hayvan öyle. simsiyah gaga. üzerine gittim karganın da öyle kaçtı gitti. karga kötü haber getirir derler eğer bi evin penceresine konarsa. maalesef bi kötü haber ha geldi gelecek.

3. 1899 doğumlu gerilim sinemasının babası olan yönetmen. filmlerinin çoğu siyah beyaz olmakla birlikte, renklendirilmiş yaklaşık ona yakın filmi vardır. bunun yanı sıra bir dönem "alfred hitchcock presents" adıyla bir televizyon dizisi hazırlamıştır.

filmlerinin çoğunda ilklere imza atan hitchcock, kendinden sonraki filmler üzerinde hatırı sayılır etkiler yaratmıştır. mesela ilginç bir örnek, psycho filminde dünya sinemasında ilk kez bir tuvalet gösterilmiştir. hatta bir miktar da tepkiye maruz kalmıştır, oraların rtük gibi bir şeysi tarafından. bunun yanı sıra zaten aynı filmin duş sahnesi yine sinema tarihindeki ilk açık seçik şekilde gösterilen cinayettir. bu kısacık sahne 7 günde çekilmiş ek bilgi olarak.

bunun yanı sıra aklıma gelen kayda değer bilgilerden biri rope isimli filmde sadece 10 makara kullanılarak, kesintisiz çekim tekniği uygulanmıştır. şöyle ki, film zaten tek mekanda geçiyor. olaylar mekanın içinde akarken kamera mekanın içinde sürekli yer değiştiriyor, tabii aynı esnada eşyalar da öyle. çünkü kesme biçme yapılmayacak. bu yönüyle de sinema tarihinde önemli bir yeri vardır rope'un.

"vertigo tekniği" de sinemaya hitchcock tarafından kazandırılmıştır. hitchcock'un ilk kez vertigo filminde kullandığı bu tekniğe göre kamera geriye giderken zoom yapılıyor. oldukça baş döndürücü. ciddi anlamda baş döndürücü ama.(ybkz: swh)

son olarak da hitchcock'ın "soğuk sarışın" takıntısına değinmek isterim. (bkz: hitchcock sarışını) .evet hitch amcanın böyle bir takıntısı varmış, filmlerinde hep güzel, seksi ama seksiliğini ön plana çıkarmayan, hatta frijit görünümlü soğuk sarışın kadınları seçermiş. vera miles, tippi hedren, grace kelly, eva marie saint, kim novak bu sarışınlardan bazıları. içlerinde bana göre en "soğuk sarışınlar" tippi hedren ve kim novak. çok klas görünümlü, ama her an içinden başka bir kadın çıkabilirmişçesine tipler. genellikle filmlerinde aynı oyuncularla çalışmayı tercih eden hitchcock'un favori aktörleri ise benim favori aktörlerimle aynı: cary grant ve james stewart.

şiddetle önerdiğim üç filmi ise izlemeyenler varsa: (gbkz: the birds), (gbkz: rope) ve strangers on a train.

not: rope isimli film gerçek bir olay neticesinde kaleme alınıp filmi çekilmiştir. oldukça ilginç bir konusu olan bu filmi izlemeden önce "leopold ve loeb vakası"nı google'layıp okuyunuz.

4. 1889 yılında ingiltere'de doğan yönetmen..mühendislik eğitimi alan hitchcock film kariyerine setlerde teknik ressam olarak başladı.boyu ve kilosu sebebi ile askerlikten muaf tutuldu.bir röportajında kendi filmlerinden korktuğunu belirtmiş;insanlar benim filmlerimi nasıl izleme cesareti buluyor demiştir...

bir çok filmi ile sinema tarihinde önemli rol oynayan hitchcok hiç oscar kazanamamıştır.başlıca önemli filmlerinin bazıları şunlardır;

psycho , dial m for murder, vertigo, the birds , rear window, frenzy, rope , strangers on a train, north by northwest