yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (3)
    • medya (0)

    1. Editlerken silmek durumunda kaldım entrymi, daha önce okuyan olduysa kusuruma bakmasın şimdiden affola.

    Insanız işte, başımıza gelmeden atıp tutabiliyoruz. Ancak ciğerimiz yanacak da öyle anlayacağız her şeyi.

    Tanım: bir insan olarak benim utandığım durum. sen kimsin ki seçme şansı elinde olmayan birine gerizekalı, otistik, mal diye hakaret edebiliyorsun? insanlığın ne hale geldiğini gösteriyor bir yerde.

    çok merak ediyorum, insanlar hiç dönüp aynaya bakmıyorlar mı? nasıl oluyor da kendilerinin bu denli kusursuz olduklarını düşünüyorlar? bazen diyorum kendime, acaba ben mi bunu anlayamayacak kadar aptalım, yoksa onlar mı böyleler? insanların dış görünüşleriyle, düşündükleriyle dalga geçmekten zevk alan büyük bir kitle var. şişmanlığı, zayıflığı, boyu, herhangi bir uzvunu kullanamıyor olması ya da zeka geriliği olmasıyla. çünkü günümüzün en büyük problemi sizin de bildiğiniz üzere ileri(!)zekalılık.

    otizmli kardeşe, meleğe sahip bir abla olarak yazıyorum. erkek, zaten erkeklerde görülme oranı daha yüksek oluyor. ben o zamanlar bir yaşında olduğum için hatırlamıyorum. annem anlatıyor, çok normal bir bebekmiş. Üç yaşına kadar mama, baba, dede falan diyormuş. sonra bir gariplik olduğunu anlamışlar tabii. sonunda teşhis konulmuş.

    zaten kolay olmayan bir rahatsızlık olmasına ve büyük sorumluluklarımız olmasına karşın bir de insanların hakaretleriyle, tepkileriyle, bakışlarıyla, geçmiş olsunlarıyla uğraşmak zorunda kalıyoruz. bazen alıştığımı hissediyorum, bazen de aklıma geliyor. hiç maç seyredemediğimiz, elinden tutup okula götüremediğim, ona sevgili bulamadığım, askere uğurlayamayacağım, hala olamayacağım, ödevlerine yardım edemediğim, "aramızda bir yaş var sana abla mı diyeceğim?" diye çıkışamadığı, bilgisayar kavgası edemediğimiz, evin küçük çocuğu olarak onu ekmek almaya yollayamadığım, birlikte hayal kuramadığımız, onu kıskandıramadığım, zorla alışverişe götüremediğim... aklıma geliyor, gelmiyor diyemem. acı mı çekiyor, bir yeri mi ağrıyor, canı ne istiyor, ne hissediyor, mutlu mu? bilmiyorum. bildiğim tek bir şey var, sevgisini hissedebiliyorum. bu saydıklarımı da bir eksiklik olarak görmüyorum. onu böyle daha çok seviyorum. o olmazsa nefes alamam gibi geliyor. hayatıma anlam katan şey o çünkü. neden ben? diye sormayı da bıraktım artık. onu böyle daha çok seviyorum. dünyanın gidişine karşın bu denli masumken daha çok seviyorum.

    neticede zor da olsa dert etmemeye çalışıyorsun, dalga geçenleri duymamaya çalışıyorsun. gittiği okullarda ondan daha kötü durumda olanları görüyorsun ve hayata bakışın değişiyor. hepsi de o kadar güzel ki... yüzlerine bakmaya, öpmeye doyamıyorsun.

    mesela ergenlik döneminde sıkıntıları oluyor ve bunlar kriz olarak gösteriyor kendini. sen isyan edebiliyorsun, anlatabiliyorsun. ama onun ağzından tek kelime çıkmıyor. bir derdi, bir ağrısı olduğunu ve anlatamadığı görünce kahroluyorsun. anlatamıyorum. anlatsam da anlamayacaklarını, hala “otistik” diyerek aşağılamaya devam edeceklerini biliyorum. bazen yanımda kullanan arkadaşlarım oluyor. pot kırdıklarını düşündükleri için üzülüyorlar, ben arkadaşları olduğum için suçluluk duyuyorlar. bir insanı aşağıladıkları için değil. biri de çıkıp demiyor ki sen kim oluyorsun?

    ben söyleyeyim;

    sevdiğini düşündüğün insan senin sahte duygularına karşılık vermedi diye ağlayan, ailenin bir dediğini iki etmediği, belki de dünyadaki tek derdi iphone'unun şarjının bitmesi olan biri. yanlış anlaşılmasın, ben otizmi dert olarak görmüyorum. ya da burada dert yarıştırma niyetinde değilim. ama böylelerine kızıyorum. kendime de. misal bugün kirpiklerim kısa diye küfür ettim. dünyada daha büyük dertleri olan insanlar var; ailesini kaybedip hayata tutunmaya çalışanlar, hem çalışıp hem okula gidenler...

    özellikle sanaldakilere sinir oluyorum. örneğin facebook’ta “her zaman …….. yapan bir otistik çıkar” ya da “özürlü müsün ya otistikler yapmaz senin yaptığını?!” biçiminde şeyler var. hadi facebook'u geçtim, sınıfımda bile var. onlar adına üzülüyorum. hangi vicdanla söylüyorlar bu sözleri? hangi yaşanmışlıkla? hangi duygu böylesine kör etti gözlerini? insanları aşağılamanın hangi cazibesi bu kadar küçülmelerini sağlayabildi?

    ama bilmiyorlar ki o aşağıladıkları insanlar kendilerinden her anlamda daha yüksek yerlerde ve hızla tırmanmaya devam ediyorlar. onlarsa alçalmaya. bazıları var ki alçalacak bir seviyeleri bile yok.

    sonra özür diliyorlar hakaret edenler. hayır benden değil, özürlü diye aşağıladınız insanlardan özür dileyin.

    son olarak da kendinde bu aşağılama hakkını bulanlara da bir teşekkür borçlu olduğumu düşünüyorum. kardeşlerimize daha sıkı sarılmamızı sağladıkları için, sonsuz teşekkürler. Uzunluğuna rağmen buraya kadar okuyan ve farkındalığı yayma bilincinde olanlara da tabii.

    29 mart 2016 06:42

    2. otizmliler dünyanın en özel çocuklarıdır. onların rahatsızlığını bir hakaret sözü olarak kullanan insanımsılara diyeceğim tek laf şudur ancak: (bkz: çok cahilsin, keşke ölsen).

    29 mart 2016 16:08

    3. aslında çok şey var söylenecek. böyle doğuştan gelen şeyleri dalga/hakaret malzemesi olan insanlar acınası. kafamıza birşey düşse ve beyinsel işlevler dursa misal, ya da menenjit olsan ? o zaman sende engelli olursun tabi yaşarsan. başına hiçbirşey gelmeyeceğinden emin ki insanlar ilerde çocuğu otizmli yahut down sendromlu dünyaya gelse ne olacak ? hatırlar mı acaba aşağıladı masumları. ayrıca otistik çocuklar dünya doğa hayvan ilişkileri ve teknoloji konularından epey zekiler. sadece herkes anlayamayabiliyor. iletişimleri kısıtlı anlatamıyorlar. down sendromlular tam teknoloji ve alet canavarı. 7 yaşındaki çocuk kumandanın içini açtı sorunu halletti , parçaları yerine koyu tamir etti kumandayi ya var mi böyle . ben uzaktan konuşuyorum tabi en iyi aileleri bilir onlari

    29 mart 2016 19:47