10.
kahroluyorum... kanım çekiliyor ya artık, dayanamıyorum.
günlük yaşantıma devam edemiyorum artık, aklımı kaçırmamak için o kadar zorluyorum ki kendimi. her gün bir başka felaket... ya felaketin tdk anlamı tam olarak nedir bilmiyorum ama yetmiyor. öyle bir çağ ki sözlükteki hiçbir kelime yaşananları anlatmaya yetmiyor. ne söylesek hep eksik kalıyor. böyle bir ortamda ben bile; ki karıncanın zarar görmesi içimi acıtır, yağmur yağdıktan sonra evimin önündeki bahçenin arasındaki yoldan geçerken salyangoza basıcam diye aklım çıkar, basınca da ağlayasım gelir, ben ya ben şiddetin hiçbir şeyin çözümü olamayacağından adı gibi emin olan ben, en nihayetinde sadece rabbim'in can verdiğini kabul edebileceğim ama asla insan, hayvan vb. kelimelerle tanımlayamayacağım bu "şey"lerin, sokak ortasında linç ve işkence edilerek gebertildiklerini hayal ederken buluyorum kendimi...
pardon kim suçlayabilir beni? sanık hakları mı??? bana bunlarla gelmeyin. sakın. o insan değil ki diyorum bak açıklıyorum, insan değil ki sanık olsun? uygulanamaz o haklar bunlara. uygulanmamalı. bu olayla ilgili başlığın altına yazıyorum bunları ama aklımda 17 aylık bebeğe tecavüz eden "şey", buna izin veren o bebeği doğurması münasebetiyle "annesi" olarak bahsedilen "şey", bağdat caddesindeki olaydaki tecavüzcü "şey", öğretmen kıza ve annesine tecavüz edip öldüren "şey", özgecana tecavüz edip yakan "şey"... hepsi. hepsi aklımda. bi de aysun var tabi... öz abisi tarafından tecavüze uğrayan dünyalar güzeli kız... ve daha diğer hiç bilmediklerimiz, duymadıklarımız, aydınlatılamayan sapıklıklar...
öyle bir çağ ki bu, ne bilim ne din ne siyaset ne aşk ne sevgi ne felsefe ne psikoloji hiçbir şey, dünyanın böylesine bozulacağını hesaba katmamış gibi kuralları koyarken. elhamdülillah müslümanım. ısrarla ve inatla bu yaşananların o konuyla bir alakası olmadığını savunacağım... ama yine de... bilmiyorum. bu nasıl bir bozulmadır aklım almıyor. artık sıradan, sokakta gördüm çok güzel kızdı tecavüz ettim vakalarına şükredecek duruma geldim.
şimdi ben yolda yürürken üstüme doğru yürüyen bir adamdan nasıl korkmayabilirim? nasıl bas bas bağırmayabilirim? otobüsten hele hiç bahsetmiyorum. ben nasıl güvenebilirim ya erkeklere, insanlara? ben bu olayların yaşandığı bir toplumda tanımadığım bir adamın bunlardan biri olmadığını nerden nasıl bilebilirim? önyargım olmayacaksa kendimi nasıl koruyabilirim? yine soruyorum suçlayabilir misiniz beni? cevap veriyorum, evet suçlarsınız pislik mikroplar. kezbanım çünkü ben evet, yabaniyim, vahşiyim vs. vs.
kezbanmış.... yalan mı? demediniz mi? bi erkek ilk buluşmada bir kıza gereğinden fazla ya da kıza fazla gelecek şekilde yakınlık gösterdiğinde kız tepki verince "kezban" diye nitelemediniz mi? bu vb. hikayeler üzerine bir ton geyikler, komiklikler, şakalar yapıp artı oylanmadınız mı? bu kızları muhabbetlerinizin ta..ak malzemesi yapmadınız mı? durmuyor mu sözlüklerde hala bu tarz başlıklar? siz de bunun bir parçasısınız, daha fazla açmak istemiyorum bu konuyu, gerçekten midem bulanıyor.
şu an bu yazıyı ellerim tir tir titreyerek yazdım. yazım, imla, düşük cümle kontrolü yapmak için bir kez daha okumaya gücüm yok desem inanır mısınız abartıyor mu dersiniz bilmem, ama gerçek bu.
ben artık kezbanım. ben artık önyargılı bir insanım. kendimi korumak için yapabileceğim başka bir şey yok gibi geliyor.
mekanın cennet olsun güzel kız...
edit: konu din, inanç ile alakalı görülmemeli dedim. mevcut sistem, siyasi durum ve sığ dünya ve toplum görüşüyle bağdaştırılmasına yüzde yüz katılıyorum. yanlış ifade ettiysem düzeltmiş olayım. bahsettiğim iki konuyu ayırt edemiyor iseniz daha fazla yapabileceğim bir şey yok.
22 şubat 2016 14:26
22 şubat 2016 14:51