1. 1981 doğumlu türk kadın oyuncu.
(gbkz: gülse birsel)'in var ettiklerinden. (gbkz: yalan dünya)'da o kadar başarılıydı ki insanlar onun gerçekten pavyondan kurtarılarak rol verildiğini falan sanmış. daha sonra (gbkz: komedi türkiye)'de falan da gördük kendisini ancak beni boğmaya başladı.
zerrin karakteriyle yalan dünya'da arz-ı endam ederken benim de en sevdiğim karakterlerdendi ancak komedi türkiye'de de sadece aynı şiveyle roller üstlenince "yapabildiği başka bir şey yok mu acaba" dedirtti bana. gene aynı programda oyuncuları oylarken de konuşmasının kaydığını fark ettim. sürekli dalga geçmek amaçlı taklit ettiğimiz şiveler ağzımıza yapışıp kalır, kendi diksiyonumuzu da bozar, derya karadaş'taki de aynı şekilde mi yoksa gerçekten kendi şivesinde mi bir bozukluk var bilmiyorum ama tek şiveyle oyunculuk olmaz.
elbette oyunculuk salt ses değildir, olsa seslendirme sanatçısı diye bir meslek grubu olmazdı ancak ses yoksa ancak karakter oyuncusu olunabilir. yani tek tip, ömrü boyunca aynı tip karakter. mesela derya karadaş'ı aranızda yalı hanımefendisi olarak hayal edebilen var mı? ya da öğretim görevlisi? söylediğimi daha net anlayabilmeniz için (gbkz: canan ergüder)'i örnek vermek istiyorum, verin eline yarım ekmek, dağıtın saçını başını, hırpani kıyafetler giydirin bakın burnunu çeke çeke nasıl güzel sokak insanını canlandırıyor, behzat ç'de savcıyı, güllerin savaşı'nda histerik hanımefendiyi de nasıl iyi canlandırmıştı. ya da (gbkz: ömür arpacı)'yı ele alalım; laz şivesini ondan iyi yapan var mı (gizlinot: belki trabzonlu olmasıyla da alakalıdır), yok ama normal konuşması asla kaymaz, hem de trabzonlu olmasına rağmen.
silinip gitmemek adına, oyunculuğu ve diksiyonu için derhal bir şeyler yapması gerektiğine inandığım sempatik insan