1. *emlakçılara karşı uyanık olun. zamanınız daralmış olsa bile bunu kendilerine belli etmeyin, aciziyetin kokusunu alıyorlar çok iyi manipüle ediyorlar sizi.
*ay işime/okuluma yakın olsun da bodrum olsun, -3. kat olsun, mağara olsun, krater olsun demeyin. başta eve sadece uyumak için geleceğim çamurdan da olsa farketmez diyordum ama koşturmaca arttıkça o ev sizin sığınağınız oluyor. dolayısıyla okula mesafem 10 dakika olmasaydı 1 saat olsaydı da evimde huzur bulabilseydim diyorum şimdi.
*yaşı belli bir seneyi aşmış binalara, içi nasıl döşenmiş olursa olsun bakmayın. eğer çok şanslı bir insan değilseniz mutlaka o borular patlıyor, o sifon bozuluyor. sonra hop ek masraf, hop ev sahibiyle yüz göz olma.
*tutacağınız evi gezerken mutlaka her tarafı didik didik edin. hiç ummadığınız şeyler kırık/bozuk çıkabiliyor, ev size gösterilecekken düzgün görünsün diye uğraşılmış olabiliyor. ben şahsen evi gezdiğim gün ile eve taşındığım gün arasındaki o uçurumu hiç unutamıyorum. ama asıl merak ettiğim o komodinlerin kırık çekmecelerini nasıl öyle düzgün bir hale getirebildikleri zira ben daha sonra başaramadım (ybkz: swh)
*benim henüz başıma gelmedi bu durum ama evden çıktığım gün gelecektir eminim. sağlam görünen ama aslında hasarlı olan ne varsa bunu size yıkmaya çalışabilirler. bu ihtimal için mutlaka taşındığınız gün o eşyaların fotoğraflarını çekip ev sahibinize atın. ezik kişiliğim bunu akıl etmeme el vermediğinden ben yapmadım, pişmanım.
*sokak sokak gezerek arıyorsanız, mutlaka karşınıza emlakçıyım diye çıkanlardan kart isteyin.
*sahibinden olayını yukarıda bir arkadaş yazmış zaten. aynı şekilde birkaç gün arayla atılmış, birbirine çok benzeyen ve fiyat olarak aritmetik şekilde yükselen(925,950,1000tl) kiralı evler için heveslenmeden mutlaka telefonla bir görüşün önce. aynı ev için 3 farklı ilan açabiliyorlar bazen.
soft melody