feminizmin kapitalizmin yeni rant kapısı olması

1. Bir kaç gündür eleştirel yönü az çok bu çerçevede yazılara denk geliyorum. Bu da örnek açısından en geniş ve en özet yazıydı. (link: https://gaiadergi.com/endustrinin-yeni-rant-kapisi-feminizm/ Tık )

Nike reklamını, orkidi, diğerlerini çok konuştuk. Biraz da madalyonun diğer yüzüne bakalım. 34 bedendi, beyaz tendi, saat markaları, kuaför masrafları başlıklarını engellemekten yoruldum. Kafam biraz karışık, makul biri olamıyorum bu aralar. Ne düşünebiliyorum ne de yazabilecek durumdayım o yüzden. Ama Her birinizin düşüncesini ayrı ayrı merak ediyorum.

Sevgiler,

Highhopes.

2. Aynen katıldığım konudur. Bunun en iyi örneği "this is what a feminist looks like" t shirtleri. 70$ a satılan t shirtleri saati 1$ a çalışan kadın işçiler yapıyor. Kadın işçiler yapıyor çünkü daha ucuz. Hani nerde feminizmin temel mücadelelerinden biri kadının erkekle aynı oranda maaş alması? Gösteriş için afrikadaki kadınların ezilmesi umrunda değil insanların çünkü o t shirt ü giydi ve insanlar feminist olduğunu gördü artık o kadınların sömürülmesi umrunda değil. Cahil ve sığ insanların medya etkisi altında kalması ve düşünmeyi değil düşünceyi öğrenmesinin bunun sebebi olduğunu düşünüyorum. Klasik olacak ama kahrolsun amerika emparyalizmi!! Diyor huzurlarınızdan çekiliyorum.

3. gayet normal bir durum. her şey paraya çevriliyor artık. feminizm neden bunun bir parçası olmasın.

saf saf ama maneviyat diye düşünürseniz olmaz zaten. işletme kafasıyla bakarsanız, tabii ki her şeyden para kazanmaya çalışacaksınız. adamlar da bunu yapıyor. üretme ve tüketme zamanında yaşıyoruz. resmen tükettiğn kadar varsın bu devirde. sen onlara kapıyı açarsan içeri girerler tabii.

4. kapitalist düzen öyle geniş bir pazar sunuyor ki feminizm de dahil olmak üzere etkilenmeyen tek bir alan yok artık dünya üzerinde. pazar payı olan ve bu nedenle sürdürülebilirliğe sahip, tüketiciye pazarlanabilecek her akım doğal olarak bu düzenin bir parçası. şirketlerin markalaşma süreçleri ve onun doğal bir sonucu olan marka politikaları arasında bugün ilk dikkat edilen nokta neyi, kime satabiliriz sorusu aslında. hedef kitleyi belirle, etkileyici bir slogan bul ve satışı gerçekleştir olay en basit anlamda bu.

öne çıkan büyük markaların gelişim süreçlerine baktığımızda çok net görünen bir şey var ki, feminizm özellikle son 10 ila 20 yılda en fazla üzerinden beslenen akımlardan. kabul etsek de etmesek de hepimiz bu düzenin bir parçası haline geldik. feminizm hem kendi içinde beslenen hem de sektörel bazda çıkar sahiplerine hizmet eden bir dayanak noktası. işin en can alıcı noktası da bunun birileri tarafından son derece bilinçli bir şekilde hala kadınlar üzerinden, işlerine geldiği gibi pazarlanabiliyor oluşu zaten.sorunun kaynağı bunu tüketecek kitleyi de kendi elleriyle yaratıyor olmaları yani. konu çok derin bir konu işin içine girersek çıkamama ihtimalimiz hayli fazla ne yazık ki.

dünya belli fikir akımlarının etkisinde yıllardır dönüyor bu yeni bir şey değil hepimiz zaten bunu biliyoruz. hal böyle olunca da işin ticari boyutunun ne kadar büyük bir yer kapladığını görmemek mümkün değil.

olaya ticari kaygı açısından bakan her firma, iş adamı ya da ceo bunu yapmak zorunda. dünya büyük bir pazar, herkes kendine oradan pay kapmak adına belli akımlar dahilinde, bir ideoloji ya da fikir pazarlarsa ve bu şekilde piyasada var olabilecekse çok da yadırganmayacak bir durum bu sonuçta.

5. her şey ama her şey kapitalizmin rant kapısıdır zaten. feminizm de kullanılıyor aynı şekilde, (gbkz: che guevara) bile kullanılıyor, feminizmin kullanılması çok da yadırganacak bir şey değil. eleştirmek konuşmak söylemek lazım bu sebeple de ilk girdide paylaşılan yazının çok doğru bir yere parmak bastığını düşünüyorum. nike reklamıyla ilgili girdimde az biraz ifade etmeye çalışmıştım.

yüzeysel "moda" feminizmden uzak durmak gerekiyor, ki sözlüğümüz bu açıdan pek iç açıcı değil. konuyu gerçekten anlamak önemli.

bir taraftan da kadınların büyük bir çoğunluğuna ancak kapitalizm ulaşcaksa ne yapalım artık diye düşünüyorum. başlangıç bir olsun da gerisi gelir herhalde inş.

6. (bkz: 8 mart dünya kadınlar günü indirimleri)

(no:449908)

7. ete kemiğe bürünmüş hali için bkz: (link: https://www.instagram.com/p/BRGedcNhlXV/?taken-by=gamzeeksi gamze ekşi) bu kız grinin elli tonu filminin devam filminde Anastasia'nın makyajını yaparken Christian karakterinden nasıl etkilendiğini, havaalanı alıyor, hangimiz böyle bir erkek istemez gibi şeyler söylemişti ya bari bu kadar kısa zaman geçmeseydi (link: https://youtu.be/3s7dcKMZUEc?t=2m7s başkası adına utanmak)