2.
ayrıca 1973 yapımı bir ömer lütfi akad filmi. başrollerini hülya koçyiğit, kerem yılmazer, kahraman kıral, ali şen ve aliye rona paylaşmış. üst düzey oyunculuklarla şaheser statüsünde bir film ortaya çıkmış.
yozgat'tan istanbul'a gelen veli ve meryem'in öyküsü anlatılıyor. oğulları osman marazlıdır, kalbinde delik vardır. ailedekiler bizi çıldırtmak istercesine çocuğun hastalığını görmezden gelir, can bostanda bitmez diye sayıklarlar. dualarla, kurşunlarla, çocuğa yedirip içirmekle uğraşır geline kötülük yaparlar. neyse ki sonu bir nebze mutlu bitiyor, yanlışın neresinden dönsen kardır.
filmi izlerken sinir olmamak elde değil. hele ilk yarıyı gerilim filmi seyredermiş gibi seyrettim. tek derdi dükkan ve para olan, çoraplarını dahi çıkaramayan, bağnaz, geri kafalı insanları seyrediyoruz. meryem (koçyiğit) ne kadar baş kaldırırsa kaldırsın gözlerini açamıyor. film çaresizlik, bağnazlıkla mücadele, ülkemizde gelin olmak, kadınların yaşadığı zorluklar ve esaret gibi bir çok konuyu içtenlikle gösteriyor ve seyirciye sorgulatıyor.
büyüklerimizin küçüklüğünün bazı adetleri de filmde görülebilir. sahurda kahvaltılık değil yemek yenmesi, iftarın erken saatlerde yapılması, kurban bayramından önce eve getirilen koç, bayram günü çocukların neşesi... bir sahnede gelin çibörek yapıyor. merak edip baktım, tatar yemeğiymiş ve 1500 yıllık tarihi varmış. (gizlinot: bugün de aydınlandık)
spoiler!!! - en sonunda (gizlinot: oğlu ölünce, daha doğrusu göz göre göre kurban edilince) dükkanı yakıyor, evden kaçıyor, bir fabrikada çalışmaya başlıyor. hacı ağa (şen) oğluna bu havadisi veriyor, bir de eline silah tutuşturuyor. e gelin çoook büyük namussuzluk etti, hesabı tez sorulacak değil mi? final sahnesinde veli'yi gördüğümüz an ''yoksa...'' diyoruz ancak elinin boş olduğunu görünce seviniyoruz. ''fabrikada bana da iş var mı?'' diyor, öyle de bitiyor film.
gaddar rollerle tanınan usta oyuncu aliye rona'yı ve 2003'te bombalı bir saldırıda kaybettiğimiz kerem yılmazer'i de anmış olalım. yılmazer'in göksel kortay ile olan aşkı, hayat öyküsü ve vefatı beni hep çok etkilemiştir, ilk defa bir filmini izlemek kısmet oldu.