1. givenchy bugüne kadar denediğim ten ürünleri arasında en memnun kaldığım marka. bu fondöteni de yine başka bir ürününe bakarken sephora'daki çalışan önerdi.
yaklaşan yaz ayları için mat ama böyle cildi matlığa boğan, karşıdan bakın benim cildimde fondöten var diye bangır bangır bağıran fondötenleri sevmiyorum. bu fondötenin en güzel yanı gerçekten de teninizde yokmuş gibi durabilmesi. tabii bununla birlikte incecik uygulama imkanı sunuyor olması. cildimdeki kızarıklıklar ve ton eşitsizlikleri için zaten bir baz kullanarak o sorunu halledince, geriye tek kat ve istediğim gibi dağıtabildiğim bir fondöten yeterli geliyor. hafif nemli dursun istersem de çok az likit aydınlatıcı eklemek benim işime geliyor. böylece mat yapıdaki bir fondöteni iki şekilde de kullanabiliyorum. yalnız içine likit ürün ekleme durumu her fondötende iyi sonuç vermiyor. işte burada da devreye fondötenin yapısı giriyor zaten. kalıp gibi duran, yoğun örtücülüğü olan yani full kapatıcı ürünlerle bunu yapmak çok zor. o zaman fondöten likit ürünle tam karışmıyor, içine eklenilen ürün üste çıkıyor derken çamur gibi bir şey elde ediyorsunuz.
en hoşuma giden yanlarından biri de SPF 20 içermesi. araştırdığım ve aklımda kaldığı kadarıyla fondötenin içinde zencefil ve tarçın özleri varmış. bu sayede de ciltte parlamayı önleme, hatta gözenek görünümünü azaltma gibi etkileri varmış. gözenekler konusunda bir şey diyemem ama parlamayı önleme konusuna kesinlikle katılıyorum. çünkü bu sayede özelikle alın bölgesinde oluşan o parlamayı yaşamıyorum. bu benim dönem dönem en çok şikayet ettiğim şeylerden biri çünkü.
cildimde kızarıklık dışındaki böyle ufak tefek kusurları kapatması açısından başarılı. daha fazla kapatıcılık için mutlaka ekstra bir kapatıcıya ihtiyaç duyuyorum tabii. kısaca doğal görünen, böyle çok yoğun değil de ideal bir matlık için tercih ettiğim bir fondöten oldu. 01 mat porcelain rengi yaz dönemini düşünerek için biraz açık geldiği için, 02 mat shell rengini almıştım ben. kullandıkça alt tonu nedeniyle cildimde daha iyi durduğunu fark ettim.
nilll