hizmet sektörü

1. Hani bir klişe vardır ya Türkiye’ de hizmet sektörü çok iyi, Avrupa’ da bu hizmeti alamıyorsun diye, işte o külliyen yalan. Bu hafta benim için aksilikler haftasıydı ve bunların hemen hemen hepsini hizmet sektöründe yaşadım. 

  Karaca marka çaycımın cam demliğini kırdım kaza ile. Nevşehir nissara avm’ ye götürdüm, tamam sipariş edelim dediler. İçim rahat etmedi not alın lütfen dedim ( beceriksiz insanı gözünden tanırım ) ve not aldırdım, numaramı da yazdırdım. Bana döneceklerini söylediler ve tabiiki dönmediler. Birkaç gün sonra yine uğradım ve not alan kişinin mağazada olmadığını, WhatsApp ( iş yerine ait numara) numarasından ulaşabileceğimi söylediler. Yazdım , cevap geldi mi peki ? Hayır. Cuma günü oldu bu olay. Pazartesi tekrar aradım cevap yok. Salı günü avm telefonundan karacayı bağlattım, ilgilenen kişinin hastanede olduğunu söylediler bir haftadır. Peki şirket telefonu bu kişide ne arıyor o hastanedeyken? Aradım tekrar olumlu ya da olumsuz sonuç bildirin diyecektim ama açmadı tabiiki. Telefonu açmadı ama hemen arkasından cevap yazdı, bölge müdürüne iletecekmiş durumu. Bir çaycıyla bölge müdürü mü ilgileniyor dedim, konu uzadı ve hoş olmayan konuşmalar geçti aramızda. Engelledim. Cevap alamadıkça ben de inat ettim çünkü ve çok seviyesiz bir çalışanla muhatap olmak zorunda kaldım. Yaklaşık 2 hafta dandik çaycı İçin oyaladılar beni. 

   Niğde karacayı aradım sonra, stok kontrolü yapıp 2 saat içinde döneceklerini söylediler ve bir saat içinde döndüler. Birkaç saat sonra da ben çaycımın üzerini aldım. Bitti gitti. 

   Karaca’ nın yanında mado var Niğde’ de. Gelmişken burada da bir ton balıklı salata yiyeyim dedim, menüde yazan salata ve içindekilerle gelen salatanın uzaktan yakından alakası yoktu. Gözlerim mönüde bir ibare aradı, mevsimine göre yeşillikler kullanılmaktadır falan filan diye ama öyle bir ibare olmamasına rağmen dandik bir salata geldi. İstesem ödemezdim ama uğraşacak halim yoktu, çıktım. 

  Birkaç gün önce de ziraat bankasına gitmiştim döviz hesabımdaki parayı çekmek için. Şu an kasada o kadar döviz olmadığını dövizi topladıklarında haber vereceklerini söylediler. 3-4 gün geçti haber yok. Bankayı aradım ilgili kişiye bağlayacaklarını söylediler çaldı çaldı açan yok. 3 kez falan oldu bu. İlgili kişinin adını öğrendim ve bankaya bizzat gittim. Randevu almam gerektiğini söylediler. Telefonda veremedikleri randevuyu aldım, 2 gün sonra parayı çekebildim. Bu banka ile ilk kez çalışıyorum, hemen bir temsilci atayabileceklerini söylediler ama kabul etmedim, tüm dövizi çektim ve banka ile ilişiğimi kestim. Nerede pazar günleri bile ulaşabileceğim temsilci atayan iş bankası nerede dandik ziraat bankası. Başka bir girdimde iş bankasına methiyeler dizerim artık. 

  Diğer büyük sorunu inşaat aşamasında evimde yaşadım ama girdi çok uzun olacağı İçin burada sonlandırıyorum. Türkiye’ de hizmet sektörü çok iyi klişesi kesinlikle yalan. Son lokmanızı bekleyen, yemeği ağzınıza tıkıştırmanıza sebep olan garsonlar mı iyi şimdi? Ya da her yarım saatte bir başınıza dikilen garsonlar mı? Yaşadığım diğer aksiliklerden biri Vodafone Türkiye, üşenmezsem onu da yazacağım. 

2. Aksiliklerin peşimi bırakmadığı birkaç hafta yaşadım ve biri de inşaat sektörü idi. Önce bir usta ile anlaştım, evimin dışına mantolama, söve ve yalı baskı yapılacaktı. Mantolamayı filli boya Dalmaçyalı takım 5 cm’ lik olarak anlaşmıştım, yapıştırıcı kale marka olacaktı. Söve ve yalıbaskı benim söylediğim firmadan ( yerel firma ) ve üzerine jotun boya ahşap kartelasından teak ağacı ile desen verilecekti. Markaları verdim ve malzeme dahil bir fiyata anlaştım. Peki ne oldu? Bir sabah anlaştığım usta panpor adında bir yalıtım malzemesi getirmiş , kimyasalı ise hiç duymadım daha önce. Apar topar indirmişler evin önüne ve ben yoldaydım. Anlaştığımız gibi paranın yarısını hemen eft yaptım ama cumartesi günü olduğu İçin talimatta kaldı eft. Gelince bir baktım, hiçbiri benim istediğim malzeme değil. Kabul etmedim. Topla iskeleyi git dedim. Akşamına eşimi aramış bu adam ve benim çok sert davrandığımı, malzemenin iyi olduğunu falan anlatmış. Yine de kabul etmedim , eşim de kabul etmemiş zaten. Sonra yetmedi, malzemeyi aldığı adamın yanından aradı, bana malzemeyi anlatacakmış, dinlemek istemiyorum, altın kaplasan bu iş olmaz , bitti dedim. İlk maceram bu. 

   Sonra başka bir usta ile anlaştım, iki kişi geldiler. Sonradan anladım ki biri usta değil, onun üzerinden para kazanacak biri. Önceki fiyatın iki katını verdiler. Fiyata bir şey diyemem, isteyebilir. Kabul edip etmemek bana kalmış. Söve ve yalı baskı için beraber gidelim, siz kadın olduğunuz İçin sizi kazıklarlar demeye getirdi, bir de ara sıra gelir ben kontrol ederim gidişatı demesin mi? Nasıl tepem attı anlatamam. Senin adını duymadığın anlaşmalar yaptım ben, sen kimsin ki dedim , evden kovdum. Hâlâ sinirim geçmedi. Bir de diyor ki, mimar veya mühendis misiniz, olaya çok hakimsiniz? Bir erkek yapsa benim konuşmamı , bu soru sorulmayacak. Nereden biliyorsun diye sorgulanmayacak. 

Sonra başka bir usta ile anlaştım. Malzemeleri ben alacağım , yalnızca işçilik istiyorum dedim. Fiyatı verdi, kabul ettim. Malzemeleri aldım. Bir aksilik olmazsa yarın işe başlayacaklar. 

Buradan çıkardığım ders eğer malzemeleri siz almazsanız çok fena kazıklanırsınız ve kaliteli bir şey yaptıramazsınız. 

Yazmayı unuttum. Önceki ustaya neden Dalmaçyalı yalıtım malzemesi getirmedin dedim, bulamadım dedi. Koskoca Kayseri’ de ( usta Kayserili ) bulamamış güya. Cumartesi olmasına rağmen 3 yerde hazır şekilde buldum. Bu kez de ben filli boyanın yapıştırıcısı ile çalışmam dedi. Yani diyor ki ille de seni kazıklayacağım. 

Çok doldum gerçekten, okuyunca eminim bana hak vereceksiniz. Hangi hizmet sektörüne veya hangi sektöre elimi atsam boşa çıktı elim. Bitti mi? Daha bitmedi. Belediye ile olan anlaşmazlığımı da yazacağım. Bu arada eft iyi ki cumartesi gününe denk gelmiş, para ustanın hesabına geçmiş olsa daha çok uğraştırırdı beni. 

3. "Yardımcı olalım" kadar itici bir laf yok bu sektörde, neye yardım ediyorsun nasıl yardım ediyorsun? Paramla iş yaptırıyorum gelmiş bana yardımcı oluruz deniyor, yardım mı istedim? Her yerde bunu duymaya başladım, sinir bozucu.. üst kata çıkacağım, size yardımcı olsunlar deniyor, koluma mı girecekler acaba :))