1. Als hastalarına destek amaçlı yapılan bi olayı bile oyuna çevirdiler ya cidden pes artık
- süslü
- moda alışveriş
- kuaför & güzellik merkezi
- sağlık
- spor
- gönül işleri
- aile arkadaş ilişkileri
- cinsellik
- eğitim & kariyer
- seyahat
- pet
- sanat
- bürokrasi
- diğer
- girdiler (17)
- medya (0)
2. Gerçekten bazen millet olarak neyin kafasını yaşadığımızı çok merak ediyorum. Bu olayı doruklarda yaşamama sebep olan bi örnek daha. Türkiye'den toplanan bağış miktarını duyduğumda şok olmuştum bilmem ne kadar doğru ama. Hele ünlülerin saçma sapan kahkahalar içinde çektikleri videoları görünce allahım sana geliyorum.
Bu arada Kıvanç Tatlıtuğ'un videosu baya ilgi gördü izlemediyseniz kızlar :)
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | esmer |
göz rengi: | koyu kahverengi |
yaş: | 29 |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | koyu kestane |
3. Ünlülerin, makyaj vlogger ve bloggerlarının yapmış olduğu bu iddianın tam olarak somut yararını söyleyebilecek olan var mı? Amaç dikkat çekmek olabilir ama amacına ulaştığını pek sanmıyorum. Bir de neden buz yani onu anlamadım.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | buğday tenli |
göz rengi: | koyu kahverengi |
yaş: | 32 |
cilt alt tonu: | warm |
saç rengi: | koyu kestane |
4. an itibariyle feysbuk anasayfama üniversiteden sınıf arkadaşımın çektiği videonun da düşmüş olduğu "yardım" kampanyasıdır. hatun zaten her zaman biraz havai idi, ki aslında severim kendisini, ama bu sefer tek kelimeyle dangalaklık etmiştir. dikkat çekmenin bu kadar ucuz bir yolu olamaz bence. suyla oynamak istiyorsanız gidin leğende ördeklerinizi yüzdürün arkadaşlar. konu sizin 50 saniyelik eğlencenizden daha ciddi zira.
not: etkinliğin medyada yankı uyandırmak ve farkındalığı arttırmak için düzenlendiğini ben de biliyorum, beni sinirlendiren işi asıl amacından fena halde saptırarak ciddiyetsiz bir oyuna döndürenler.
not2: kampanyanın (link: http://www.cumhuriyet.com.tr/video/video/108049/Buzlu_kova_etkinliginde_en_anlamli_meydan_okuma.html yurtiçindeki) ve (link: http://www.youtube.com/watch?v=qat9gR5nrpM yurtdışındaki) örnekleri de bunlar.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
saç rengi: | diğer |
yaş: | 33 |
göz rengi: | ela |
5. Para toplanması ve dikkat çekilmesi güzel, kahkahalarla eğlenilmesi çok korkunç..
Bu hastalığa sahip bir tanıdığım var; sağlıklı, pırıl pırıl insanların nasıl eğlendiğini gördükçe acaba ne hissediyordur? Yakında kendisi kolunu kaldıramayacak belki de çünkü:/
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | esmer |
saç rengi: | koyu kestane |
yaş: | 46 |
göz rengi: | koyu kahverengi |
6. bu hareket corey griffin adında 27 yaşında bir genç tarafından başlatılmış. yakın arkadaşı pete frates als'ye yakalanınca hastalığa dikkat çekmek ve bağış toplamak için bu iddia/oyunu başlatmış. 16 ağustos cumartesi günü de ölmüş. nasıl? insan şaşırıyor değil mi? iki katlı iskele binasının çatısından denize atlamış ve bir daha yüzeye çıkamamış.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | ela |
yaş: | 39 |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | beyaz |
7. Olayı mantıksız bulmama rağmen Amerika'da toplanan bağış miktarı yüzünden ve onların sosyokültürel farkındalık düzeylerinden (sonra değineceğim) dolayı bir derece daha normal karşılayabiliyorum durumu. Fakat Türkiye'de bu challenge'a katılan tüm tanıdıklarım -1'lendiler gözümde. Bu kadar ciddi bir hastalığı, şakaya dönüştürdü insanlar, ilgi çekmek için bağış bile yapmadan kafalarından aşağı bir kova suyu boşalttılar, peki tamam. Yanlış bilmiyorsam en son 15 bin tl toplanmıştı bu hastalık için türkiye bazında. Yani anlaşılıyor ki, amerikan kültürüne özenme, üç beş ünlü yaptı diye bir gaza gelme söz konusu.
En sinir olduğum konulardan biri, çok matah insanlarmış gibi İngiliz ve Amerikan gençliğinin yaptıklarının taklit edilmesi. 1 seneye yakın zamandır İngiltere'de yaşıyorum, Amerika'da da 1 ay civarı kaldım ve bu tecrübelerden edindiğim şeyler şunlar: Öncelikle, başı boş, bilinçsiz bir gençlikleri var. Gerçekten o kadar boş yaşıyorlar ki, kariyer, bir amaç uğruna çalışma, önemli bir şey yapmak gibi bir kaygıları yok. İngiliz gençleri genelde psikolojileri bozuk haldeler zaten. Onlar, bizim anne babalarımızdan gördüğümüz ilgi ve şefkati gerçekten görememiş kişiler ve bu yüzden kendilerini içki, uyuşturucu madde gibi şeylerle rahatlatmaya çalışıyorlar. Sokaklar gencecik annelerle dolu, hiç biri para kazanayım, ekonomik bağımsızlığım olsun derdinde değil. Doğurmuş devletten parasını almış doğurduğu çocuk için vb. Erkekleri zaten hepsi içki bağımlısı, genci de yetişkini de böyle. Yani özenilecek insanlar değiller. Amerikan gençliği desek, tuvaletlerde "ellerin nasıl yıkanması gerektiği"ne dair talimatları yazılı bulunan bir toplum. Hayatları partilemek, içmek, eğlenmek .. Bu iki ülkenin zenginliği de başka ülkeleri sömürmelerinden ve aldıkları beyin göçlerinden kaynaklı diyebilirim.
Oysa biz, Türkiye gerçekleriyle yetişmiş gençleriz. Hayatın acılarını da görüyoruz, adaletsizliklerini, bilinçliyiz, dünyada olup bitene karşı duyarlıyız. (Tanıdığım ve olduğunu ummak istediğim çoğunluk için konuşuyorum.) Anne babalarımız biz 50 yaşında da olsak, yine anne babalarımızdır, bir ihtiyacımız olduğunda koşarlar, "16 yaşındasın, hadi defol, ayaklarının üzerinde dur." demezler. Babacanlığı, anne şefkatini tatmış insanlarız. Ağır eğitimlerden geçiyoruz vs. Şimdi bu şartlar altında, bu kadar donanımlı, bilinçli, belirli yaşa gelmiş, olgun insanlar, ne yapıyorlar efendim? "ice bucket challenge" Neden, vine, instagram, facebook videolarla dolu, ilgi çekmek, o yaptı ben de yapayım mantığında. Nedir bu özenme? Bu kadar dolu dolu yetişmişken, nedir başı boş, amaçsız insanlara özenip, onlar yaptı diye aynısını yapmak? Biz Türk gençliğiyiz, boş değiliz, olamayız, çocukluğumuzdan beri birşeylere maruz bırakılmış, bir takım gerçeklere gözü kör yetişmemiş insanlarız. Nedir bu duyarsız insanlara özeniş!?
Öte yandan, mesleki açıdan yeterince bilgili olmanın bir getirisiyle başka bir yönden de yaklaşacağım konuya. O da bu "challenge" uğruna, heba edilen su miktarı. Herkes sıcaktan şikayet ediyor bu yaz değil mi? Havalar da bir tuhaf oldu, İstanbul'da hortum falan .. Ama olup bitiyor, insanlar neden, ne oluyor, ne yapabiliriz konusunu düşünme boyutuna geçemiyor. Küresel ısınma, küresel ısınma diye ağza sakız yapıldı, artık kaç kişi ciddiye alır bilemiyorum. Ama 2020 yılı ve sonrası, iklim değişiklikleri daha bile belirgin olacak ve ısınma daha bariz olacak şeklinde öngörülüyor. Karbon emisyonları salınım senaryoları var, küresel ısınmayı durdurmak mümkün değil, en fazla yavaşlatmak mümkün. Buzulların erimesinden dolayı, deniz seviyesi 1 metreye yakın yükselecek, bu ne demek biliyor musunuz? Sel sorunu daha sık karşılaştığımız bir sorun olacak demek. En iyi ihtimalle 1-2 derecelik artışlar, en kötü ihtimalle de 4-5 derecelik artışlar beklenmekte, yanlış hatırlamıyorsam 2080 yılı civarları için. Böyle derecelerle konuşmak çok etkili değil belki ama, 4-5 derecelik sıcaklık artışı demek, milyarlarca insanın ölümünün söz konusu olması demek. Bundan en fazla nasip alacak ülkelerden biri de Türkiye. Çöl iklimine doğru gidiyoruz, ciddi bir susuzluk çekme durumumuz var.
Dün itibariyle internete 1.2 milyon "ice bucket challenge" videosu yüklenmişti. kaba bir hesap yaparsak, 1 kova 10 litre su alırsa her videoda sadece bir kişi başından aşağı su döktü diye de düşünürsek. 12000 ton su. 12 bin ton! Bu dün için kaba bir hesaptı, bugün de milyonlarca video yüklendiğini düşünürsek, durumun vahimliğini siz düşünün. Bu çok duyarlı vatandaşlar, afrika'da susuzluktan ölen insanları bir kere düşündü mü acaba o suları heba ederken?
Çok uzun bir girdi oldu ama toparlamam gerekirse, sevgili ice bucket challenge yapan "sözde" duyarlı insanlar, o sulara muhtaç hale geleceksiniz (hepimiz de geleceğiz). Duyarlı olmak ve duyarlı gözükmek arasında büyük bir fark var. Çok duyarlıysanız, yapın bağışınızı, vicdanen rahatlayın. Amaç gösteriş ise, zaten denilebilecek başka bir şey yok.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | koyu kahverengi |
yaş: | 33 |
cilt alt tonu: | nötr |
saç rengi: | siyah |
8. als ve buz arasındaki bağı bi türlü kuramıyorum. yazık diyorum o suya sadece. millet afrikada kafa üstünde taşıyor, kmlerce öteden. yardım mı lazım yapın yardımınızı. miletin gözüne gözüne sokarak yapmayın. bi elinizin verdiğini diğeri görmemeli. ve sanırım klavye de sıktı artık millet bu şekilde kendini gösteriyor. yakında çaydanlıktan sıcak su dökerler, kış gelecek ya. cem yılmazı beğendim aslında bi yandan içti (artık neyse o) diğer yandan buzu döktü kelleye. anlayanlar için ibret vardı o görüntüde.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | buğday tenli |
göz rengi: | açık kahverengi |
yaş: | 41 |
cilt alt tonu: | nötr |
saç rengi: | siyah |
9. Bir çok kişiye saçma gibi görünse de ya da anlamasalar da olayın bir felsefesi var aslında. Stephan Hawking'i ele alacak olursak; bırakın soğuk suyu hissetmeyi, gözlerini bile doğru düzgün çeviremiyor, Dünyanın en zeki insanlarından birisi olmasına rağmen konuşmasını sağlayan makinası olmadan bir bitki sapından farksız. O soğuk suyun amacı soğuğu hissedebildiğimize şükretmek gibi düşünülebilir. Ha yılda en az 25 kere hastalanan biri olarak şu dökmek yemedi, bağış yaptım o ayrı (gizlinot: kehkehkeh ) Bence farkındalık açısından çok iyi bir kampanya olmuş. Yerlere saçılan sular içinse herkesin fikri birbirinden ayrı ancak korkmayın arkadaşlar, 1 ay sonraki yağacak yağmurlar ice bucket challengelardan gelecek :))
cinsiyet: | kadın |
cilt alt tonu: | cool |
saç rengi: | açık kestane |
ten rengi: | buğday tenli |
göz rengi: | koyu kahverengi |
10. Yukarıdaki yoruma: Bravo, "korkmayın, 1 ay sonraki yağacak yağmurlar ice bucket challengelardan gelecek, gülücük gülücük gülücük" yazarak küresel ısınma ve kuraklık üzerine çalışan bütün bilim adamları, devlet örgütleri hatta ve hatta çevre koruma ajanslarının yüreğine su serptin arkadaşım, onlar bunu düşünememiş, ben de uzun uzun konuyla ilgili bilimsel veriler paylaştığımda bu dediklerin aklıma gelmemişti, aydınlandım. 1 ay sonra yağmazsa da, ice bucket challenge yapan kişiler yağmur dansı yapsınlar, yağmur onlardan gelecekmiş çünkü, arkadaşımız belirtmiş öyle olacağını.
Şimdi ben bu kadar alakasız bir ortamda uzun uzun, ekstrem iklim şartlarını, sağanak yağan ani yağış ile yıl boyu düzenli yağan yağmur arasındaki farkı, yer altı su kaynaklarının beslenmesini, neyin olumsuz etkilediğini vb. şeyleri anlatırsam konu cidden sapacak. Hani yazmayayım, yazmayayım çok alakasız, cevap vermek gibi olacak dedim ama tutamıyorum, "çöl iklimine gidiliyor, kuraklık olacak" deniyor, nasıl bir kaygısızlık, nasıl rahat bir kafa? Saçma sapan çileden çıktım yani, daha nasıl anlatalım duyarlılık kazandırmak için. Korkmayın arkadaşlar nedir? Nasıl bir kendinden eminlik, doğa anayla ahbaplık mı var? Ice bucket challenge'cılar "Yağdır mevlam su" deyince yağıyor muymuş? Koskoca iklim problemin sadece yağan yağmura indirgenmesini de ayakta alkışlıyorum.
cinsiyet: | kadın |
ten rengi: | beyaz tenli |
göz rengi: | koyu kahverengi |
yaş: | 33 |
cilt alt tonu: | nötr |
saç rengi: | siyah |