1.
Hayatım boyunca ben dahil olmak üzere tüm çevrem kötü bir olay yaşayınca aynı soruyu sorduk. "Daha kötü ne olabilir ki?" Pes etmeye programlanmış hayallerimiz, kendi potansiyelimizi ketlememizi sağlamış evebeyn ve sosyal çevremiz yüzünden her gelen başarısızlığı genelleyip, bir savunma oluşturup adına da kader dedik. "Kadersizmişim"
Aslında hepimizin içinde varoluşumuzdan gelen o kadar mükemmel bir potansiyel ve bu potansiyelin açığa çıkması için o kadar yoğun bir enerjisi var ki; yeter ki kendimizi dinlemeyi bilelim. Yeter ki aynaya baktığımızda gerçek benliğimize inebilelim. Kendisi için en doğru yolda yürüdüğünü fark eden insanın içindeki o coşku hangi duyguyla yarışabilir ki zaten?
Kendiliğimizin ispatı için gereken tek şey; inanç. Ama öyle bir inanç ki nefes aldığımız süre boyunca potansiyelimize iman etmek. "Hayatım bundan daha iyi nasıl olabilir ki" diye sormak ve her cevabı aldığında daha da iman etmek başarabileceğimize.
Çünkü
Arzuladığımız dünya kazanılabilir.
Ve unutmayın "Ruhunuzun efendisi de sizsiniz, kaderinizin bekçisi de."
Not: Bugün karalamıştım daha bu yazıyı, inceleme fırsatım olmadı ama ukte için güzel bir yazıymış olabilirmiş gibi düşündüm
Ukte: (yazar: fishnesuyu)
2.
Yaşamasak da olurdu hani. İşgalci türüz çünkü. Ağzına sictik dünyanın da birbirimizin de. Gereksiz kalabalığız ya. Bi de cennete cehenneme falan gidicem diye kafa yoruyor. Ha canım.
Sen doğmadan önce nasılsa dünya sen gidince de öyle olacak (senin için yani).
Sen ben iyi olsak da kimileri olamayacak. Ve biz onlara ket vuramayacagiz.
Daha iyi bir dünya hayal edelim, hadi herkes iyi olsun, kimse etrafa ve birbirine zarar vermesin. Uremeyi de kontrol altına alın. Oh.
Ütopyalar gerçek olamaz. Keşke bu lafım bana girse. (ama kötü olarak değil, güzel bir ütopya)
12 mayıs 2016 00:40
12 mayıs 2016 00:42
3.
Hayvanları örnek alalım bazı konularda, bunu beylik laf olsun diye söylemiyorum tamamen salt düşüncem.
4.
(yazar: reblfleur) e hak veriyor ve arttırıyorum.
Altı üstü bir hayvan olduğunuzu, kandan kemikten yapılmış çok kolayca ölebilecek kadar hassas bir canlı olduğunuzu unutmayın.
O zaman kalp kırmazsınız, sizi üzen şeyleri dert etmezsiniz, size yapılan kötülüklerin psikolojinizi alt etmesine izin vermezsiniz, başkasının olana göz dikmezsiniz, kendinizin olandan vazgeçmezsiniz, kendinizi kıyaslamazsınız, başkalarını altınızda ezmek için çabalamazsınız, sizi aşağı çekmek isteyen insanları ciddiye almazsınız. Daha mutlu olursunuz.
5.
Alışmayalım.kötülüğe,haksızlığa,hırsızlığa...çoğunluk yapıyor diye yanlışı doğru sanmayalım.biraz düşünelim başkasının doğrularıyla yaşamayalım.uyumlu ve popüler olcaz diye g.tümüzü vermeyelim.birbirimizin şekline şemaline parasına kariyerine değil özüne bakalım, güzelliğini görelim.bunun İçin önce kendimizi tanıyalım,sevelim.
6.
Memelerimiz diriyken ve hala enerjimiz varken içimizin çektiği insanla lütfen sevişelim.
7.
iyi niyetli insanlar salak insanlar değildir, sadece çevresini kırmak istemeyen orta yolu bulmaya çalışan insanlardır, bu insanları üzmeyin, kırmayın.
8.
güzel bir yaz akşamı ılık bir havada dışarıda oturmuşsan, bir yandan uzaktan gelen çatal bıçak sesleri ve kahkalar birbirine karışırken güzel çiçek kokuları burnuna geliyorsa ve sen gözünü kapattığında bu hayatın ne kadar güzel ve yaşamaya değer olduğunu düşünmek yerine kafana taktığın ve aşamadığın sorunlarını düşünüyorsan bir şeyleri çok yanlış yapmışsın ve geri dönüşün yok demektir.
9.
Kibarlık,alçakgönüllülük ve saygılı olmak eziklik değildir ey insanlık! Bunlar insan olmanın doğal olarak getirdiği niteliklerdir.Sen,sana insan gibi davranılmasını yadırgayıp,o kişiyi yermeye çalışıyorsan şayet üzgünüm, senin sorunun tamamen kendine bile saygı duymayışında.