10.
Bilmiyorum açıkcası kendimi bu tür hassas konularda ya da ne bileyim youtuberlar hakkında gereksiz girdi yazmaktan hep geri tuttum. Belki bu girdiyi de akşam olmadan bile silerim. En altta bir tane hariç ayetlerde herhangi kişisel yorumda da bulunmayacağım. Sadece ayetleri buraya atacağım.
Azhab suresi 50. Ayet; "Ey Peygamber mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği cariyelerini, amcanın, halanın, dayının, teyzenin seninle birlikte göç eden kızlarını sana helal kıldık. Peygamber kendisiyle evlenmek istediği taktirde, kendisini peygambere hibe eden kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helâl kıldık). kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (bu hususta ne yapmaları lâzım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. allah bağışlayandır, merhamet edendir."
Tahrim suresi 1. Ayet: Ey Peygamber, Karılarını hoşnut edesin diye, Tanrı'nın sana helal kıldığı neden haram yapasın" (gizlinot: Bu ayetin hikayesi farklı, ama yorumda bulunmayacağım için yazmama kararı aldım.)
Nisa 34 (gizlinot: Klasikkkk, eklemezsen taşlıyoruz dediler)"erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. çünkü allah, insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. iyi kadınlar, itaatkârdırlar. allah’ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da “gayb”ı korurlar. (evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün. eğer itaat ederlerse, artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. şüphesiz allah, çok yücedir, çok büyüktür."
Ahzap 51 "Ey Muhammed! Bunlardan (hanımlarından) dilediğini geri bırakırsın, dilediğini yanına alırsın. Uzak durduklarından dilediklerini yanına almanda da sana bir günah yoktur. Bu onların gözlerinin aydın olması, üzülmemeleri ve hepsinin de kendilerine verdiğine razı olmaları için daha uygundur. Allah, kalplerinizdekini bilir. Allah, hakkıyla bilendir, halîmdir. "
nahl 93 ''Allah dileseydi, sizi tek bir ümmet yapardı. fakat o, dilediğini saptırır, dilediğini de doğru yola iletir. yapmakta olduğunuz şeylerden mutlaka sorguya çekileceksiniz''
İslam tam olarak yayılmamış ve güçsüz iken;
kehf suresi, 29. ayet: “de ki: o kur’an, rabb’inizden gelen bir haktır. artık dileyen iman etsin, dileyen inkar etsin…”
kâfirûn suresi 6. ayet: “sizin dininiz size, benim dinim de banadır.”
Bakara 256 : "Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır."
Gaşiye 22: "Onlara 'zor ve baskı' kullanacak değilsin."
İslam yayılmış ve ordu gücü varken;
Maide suresi 5.51: "ey iman edenler! yahudileri ve hıristiyanları dostlar edinmeyin. onların bazısı, bazısının dostlarıdırlar. içinizden kim onları dost edinirse şüphe yok ki, o da onlardandır. muhakkak ki allah o zalimleri hidayete, doğru yola iletmez."
Nisa74: ''o halde, dünya hayatını ahiret hayatı karşılığında satanlar allah yolunda savaşsınlar. kim allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse, biz ona büyük bir mükafat vereceğiz''
Bakara191: "onları nerede yakalarsanız öldürün. sizi çıkardıkları yerden (mekke’den) siz de onları çıkarın. zulüm ve baskı adam öldürmekten daha ağırdır. yalnız, mescid-i haram yanında, onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. sizinle savaşırlarsa (siz de onlarla savaşın) onları öldürün. kâfirlerin cezası böyledir."
tevbe suresi 5. ayet: "haram aylar çıkınca bu allah’a ortak koşanları artık bulduğunuz yerde öldürün, onları yakalayıp hapsedin ve her gözetleme yerine oturup onları gözetleyin. eğer tövbe ederler, namazı kılıp zekâtı da verirlerse, kendilerini serbest bırakın. şüphesiz allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir."
semud kavminin nasıl yok edildiği konusunda kuranı yazan kişinin bir türlü karar verememesi(gizlinot: bunu baya baya ekşiden arakladım özür dilerim sayın boğa etkisi);
-deprem gibi bir şeyle yok edilmiş. (araf 78)
-korkunç uğultulu ses (hud 67, hud 94)
-bela yağmuruna tutularak (furkan 40)
-azap yakalamasıyla (şuara 158)
-tuzak kurarak (neml 50-51)
-şu yöntemlerden birisi seçilerek a. taş yağmuru b. korkunç ses c. suda boğma (ankebut 40)
-korkunç ses (sad 13)
-yıldırım çarpması (fussilet 13, fussilet 17)
-yıldırım çarpması (zariyat 44)
-korkunç ses (kamer 31)
Aslında daha düzinelerce 'lan?' diyebilinecek şeyler eklerdim ama böyle bir konuda bu ortam da çoook uzunca girdi yazmayı istemiyorum. (gizlinot: Sadece ruj,far, oje konuşulmalı demiyorum kesinlikle. Yalnızca ben bu ortamda mesafeliyim.) İsteyen olursa da uzun uzun gocunmadan ayetlerin hikayelerini ve yorumlarımı açıklarım.
Ha, o tek bir tane olan yorumuma gelirsek. Allah gibi yüce, kimseye benzemeyen, üstün, zeki, muhteşem ve daha sayamayacağım kadar büyük özelliklere sahip birisinin gönderdiği bir kitaba "Arapça çok yönlü bir dil olduğu için yanlış çeviriliyorrr" demek de bana saçma geliyor. Kİ 600'lü yıllarda arapçanın o kadar da gelişmiş bir dil olduğunu sanmıyorum, ve günümüzde bir çok ayetin anlamının da yeni kelimelerle birlikte değiştirildiğini düşünüyorum. Zaten 'herkes anlayabilsin diye açık olarak gönderilmiş' bir kitabın tefsire ihtiyacının olması da komik. Şu an ne diyor bu diyebilirsiniz tabii, ama sorgulamaya başladığınız da bu bahsettiğim şeyler size de saçma ve anlamsız gelecek.
Ateist değilim.
18 aralık 2018 13:34
18 aralık 2018 14:38