jeff buckley

1. genç yaşta hayata gözlerini yuman harika sesli abd'li müzisyen. çok da yakışıklıdır ayrıca. babası tim buckley de kendisi gibi müzisyendir.

30 yaşındayken bir akşam led zeppelin'den whole lotta love'ı soyleyerek missisippi nehrine girmiş, boğularak hayatını kaybetmiştir. intihar olduğu sanılıyor.

şarkıları benim için özetle ''hüzün'' ya da ''melankoli''. modunuz bozukken dinlediğiniz zaman gözlerinizi dolduran cinsten.

bana göre en efsane şarkısı  forget her. gerçekten hayatımda en sevdiğim 10 şarkıdan biridir bu şarkı. aşk acısını anlatan en güzel eserlerden. dolayısıyla aşk acısı çekiyorsanız işkenceye dönüşüyor dinlemek.

 everybody here wants you yine bir o kadar mükemmel. ''twenty-nine pearl in your kiss'' diyişe bakar mısınız?

 last goodbye hüzünlü ama hırçın bir şarkı bence. ikisi bir arada olabiliyormuş, evet.

 grace

ve tabii ki  mojo pin

ukte: paris kedisi

2. bu dünyada çok kısa süre kalmış olmasına rağmen geride çok güzel eserler bırakmış melankolik tenor. vaktiyle shinehead ile birlikte pek çok jazz ve funk gruplarıyla da çalıştığı biliniyor. 1994 te çıkan grace albümü baştan sona defalarca dinlenesi , benim içinse dinlemekten asla bıkılmayacak bir başucu albümüdür.

lilac wine gibi harika bir şarkıyı onun sesinden dinlerken bütün günün yorgunluğunu geride bıraktırıp, insanı çok uzaklara alıp götüren bir müzisyen.

3. yasal uyuşturucunun tanımıdır bu adam benim için.

en mutlu anımda bile forget her 'ü dinleyip anın içine sıçabilirim. okadar derinden etkiler beni.

ayrıca hep merak ederim, neden gitti diye. neden vazgeçti?

4. bu dünyada yeterince uzun kalmadığına inandığım insan. hayatta en sevdiğim sanatçı.

29 mayıs 1997 tarihinde mississippi nehrinde yüzerken hayatını kaybetmiştir. yapılan otopside herhangi bir uyuşturucu veya alkol izine rastlanmamış olmasından dolayı bir kaza olmuş olması düşünülmektedir.

hemen hemen her şarkısını ezbere bilirim, defalarca dinleyebilirim durmadan. keşke bu dünyaya daha çok şarkı bıraksaydı, yeterli gelmiyor açıkcası bana.

bir dövme yaptıracak olsaydım kesinlikle 'dream brother' yazdırırdım mesela.

her şarkısına ve her dizesine ayrı ayrı hayranım. melankoli, umut, huzur, hırçınlık, öfke duygularının her birini en mükemmel şekilde işlemiş şarkılarında.

don't be like the one who makes me so old

don't be like the one who left behind his name.

'cause they're waiting for you,

like i waited for mine and nobody ever came

...

 dream brother with your tears scattered 'round the world

tanıyan ve seven insanlar olduğunu gördükçe hem çok sevinç yaşıyorum hem de çok kişi bilmesin diye düşünüp kızıyorum.

 my kingdom for a kiss upon her shoulder

5. hayatımda duyduğum en muhteşem ve bir o kadar da huzurlu ses. en az babası kadar harika bir müzisyendir kendisi. kesinlike canlı performanslarının dinlenmesi gerektiğini düşünüyorum, albüm kayıtlarından kat kat daha güzeller

 lover, you should've come over

 grace

6. Hallelujah coverı olsun lost highway olsun bin yılda bir de olsa sesini dinlemeyi çok sevdiğim müzisyen.

7. tek kelime ile anlatmak gerekirse 'meleksi' dir. sesi, yüzü huzur veriyor.

8. sesi gerçekten beni o kadar duygulandırıyor ki dümdüz bağırsa bile ağlayasım geliyor. ne güzel, ne kadife bir sesi var gerçekten hayranım. keşke yaşasaydı da bu sesten daha çok şey dinleyebilseydik