yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (8)
    • medya (0)

    1. Virtüözleri tarafında neredeyse konuşturulan müzik aleti. Dinlemesi mükemmel, çalmayı da çok isterdim. Belki bu yaştan sonra başlar ufak ufak bişeyler çalarım. En büyük hayallerimden biridir. Sevenler için benimle aynı yıl doğan bir keman sanatçısı, tabi o kemanını konuştururken ben makina mühendisi oldum:)) (link: http://m.youtube.com/watch?v=mOY2NQdFHuc Nicola benedetti)

    10 eylül 2014 13:41

    2. aklıma türkan şorayın ateşli çingene filmi esnasında yaşadıklarını anlatması geldi. bi sahnede ediz hun keman çalar. artık o sahnede türkan şoray ağlayacak sanırım. ediz hun keman çalmayı bilmediği için saçma sapan sesler çıkar. ağlamak zorunda olan türkan hanım bi türlü role giremez. ben de olsam kopardım.

    gerçekten kemanı ağlatanlar vardır. farid farjad gibi. çalması zor. merak ettiğim insan nasıl şaşı olmaz. ben gözler ağrır ya. bi ara bnd kızları vardı severdim.(link: http://www.youtube.com/watch?v=8otIURKQXSg victory)

    10 eylül 2014 15:18

    3. dokuz yaşımdan on üç yaşıma kadar ara vererek çaldığım/çalmaya çalıştığım müzik aleti. akort ederken tellerini koparıp gözümü çıkaracağımdan korkmuşumdur. bir kaç kere telini (ne hikmetse hep mi teli olurdu bu) koparmış, ön dişi yeni çekilmiş ilkokul çocuğuna dönen kemanımla dolaşmışımdır. aksatılmayı sevmez. bir iki gün bile olsa çalmazsanız geriye düşersiniz. çalmaktan parmaklarınız nasır tutar, kollarınız ağrır. en basit şarkıları bile çalmaya geçmeden önce bir iki ay boş yay çekersiniz. çalması gözden çok parmak işidir, ya da benim için öyleydi emin olamadım şimdi. ne kadar küçükken uğraşılmaya başlanırsa o kadar iyi olur bence. son olarak; lise sınavı, şuydu buydu diyerekten bir köşede kutusuyla tozlanmaya bırakılması hüzünlerin en büyüğüdür :(

    10 eylül 2014 17:42


    4. Küçükken caldigim lakin bozuk ve ezberci eğitim sistemi yüzünden vakit ayiramadigim enstrüman.

    (link: http://www.david-garrett.com/ david garett)

    Albümleri, coverlari, canlı performansı e birazcık karizmasiyla yıllardır favorim

    10 eylül 2014 17:55 10 eylül 2014 17:56

    5. Benim de maalesef konservatuvara gitmeyip kendi çabalarıyla çalmaya çalışan çoğu kişi gibi bir küs bir barışık günlerim oldu kendisiyle. Başka bir şey okurken (hele ki mühendislik) gerçekten çok zor oluyor. Bir ara azmedip bir dönem boyunca ders aldım. Hoca her gün pratik yapıyorum zannediyordu ama nerde? Benim devamlı quizim projem olurdu. Kemana ancak haftada iki saat çalışabilirdim. Suzuki'nin 4. kitabına kadar geldim, vivaldi konçertolarına geçtim ama sonra dersler iyice ağırlaşınca bırakmak zorunda kaldım. Zaten vibrato yapmadan da pek bir içine giremiyor insan o ruhun. Şimdi tekrar çıkardım, Suzuki'den çalışıyorum kendi kendime, bu sefer olacak gibi, bakalım :)

    31 ağustos 2015 14:01

    6. 10 yasinda3/4 lük bir öğrenci kemanı aldım. İlk ay 2 parça öğrenince "oleeeyy" dedim. Bu keman aslında kolay. Sonra okul açıldı gidemedim. Yaz tatilinde tekrar gittim baştan aldılar. 1-2 sene yine gitmedim. Yaz tatilinde gittim yarıdan aldılar derken hiçbir şey ogrenemedim diyebilirim. Şimdi gül ağacından yapılmış 4/4 lük bir kemanın var. Geçen yaz aldım. Belki bir gün elime alır bir anda bach gibi çalmaya başlarım diye odamda kenarda duruyor hep. Parmaklarim la telinde mi notasina mi telinde si notasina re telinde la notasina (sol telini kullanmıyorum zaten ) zar zor yetişiyor. Öyle kısa parmaklarım da yok aslında :D. Neyse. Şimdi de hayalim piyano çalmak..

    6 temmuz 2017 13:04

    7. zordur, güzeldir, ömür boyu kendine bağlar. Zamanla sol el parmak izlerinizi siler, boyun ağrısı yapar. çok çalınan günler parmaklarda his kaybı yaşatır. reçine tozundan öksürtür, bazen burun tıkar. hüzne gider, mutluluğa gider, karanlığa gider, umuda gider. kimi elektro sever, kimi benim gibi ahşabın tınısını. her zaman favorim olacak tek enstrüman. 

    4 şubat 2018 01:18


    8. kendisiyle bir dargın bir barışık ilişkimiz olan enstrüman. 10 yaşında ağlayıp zırlamam ve aileme ısrar sonucunda keman eğitimi batı müziğiyle başlamıştım. Benim hocam dünyalar tatlısı azerbaycan türkü ve devlet sanatçısı olan ferhat beydi. Beni hep cesaretlendirdi, kemanı ilk elime aldığımda biraz ürkmüştüm ama gülümsemesiyle tüm korkularımı almıştı. Amacı parça üzerinden öğreteyim geçsin tarzında bir eğitim değildi, nota okumayı da öğretmişti. Her hafta çok eğlendik, evde çok çalıştım. Ben 16 yaşındayken ferhat hocam ülkesine dönmek zorunda kaldı ve ben çok uzaklaştım kemanla. Beni kemana bağlayan tabiki tamamen hocam değildi fakat dersler, ergenlik derken vaktimi çok ayırmak istememiştim. Çünkü gerçekten çok emek vermeniz gereken birazcık nankör bir müzik aleti. Bıraktıktan sonra her yıl sadece 1-2 kez çalıyordum unutmamak adına fakat 4 yıldır hiç dokunmamıştım. Şimdi 25 yaşında tekrar döndüm, hala çalabiliyor olmama sevindim fakat ilerletmediğim için üzüldüm. Umarım tekrar aramıza dargınlık girmez.

    edit: eklemeyi unutmuşum, ilk çalacağım parça da tabiki yıllar önce izleyip çok sevdiğim anime (link: https://www.youtube.com/watch?v=RFnazAsMOQI&ab_channel=Spacey elfen lied'dan lilium) olacak :')

    4 aralık 2021 17:11 4 aralık 2021 19:09