1.
Ev alma komşu al lafı boşuna denmemiş gerçekten.. İki yılı aşkın süredir apartmanda oturuyorum ve bu süre zarfında güzel komşular edindim.. Arada cinsleri de yok değil ama öyle bir ortam olmuş ki artık aramızda, hem halden anlıyoruz hem güven var hem de yeri gelince iki lafın belini kırıyoruz.. Tek fark onlar evli ben bekar.. Çoluklu çocuklu üstelik, benden büyük olanı da var, ev hanımı olanı da.. Bir tanesi yaşam enerjisi ile bizlere örnek, geçirdiği kanser süreci ve tedavisinde sadece onu kısacık kestirdiği saçlarından hastalığını anlayabiliriz.. Yalnızım diye yemek getireni de var, iş çıkışı yorgun argın gelmişken çayımı önüme koyanı da.. Bence bu dört duvar arasında en güzeli onlar..
2.
vallahi beni yıldırdın, uykularımı haram ettirdin, sinirlerimi altüst ettin.
çocukları asla susmuyor...kendisi de susmuyor...kocası da susmuyor... misafirleri de susmuyor.. saat gecenin 1’i. 11’e kadar çıkardıkları sesi hoşgörmeye çalışıyoruz ama gecenin bir körü ayıptır 5 saat uyuyacağım zaten ne istedin uykumdan. çoktan uyardık ama yine bir şey değişmemiş birazdan tepineceğim çizgimi aşmama az kaldı
3.
üst komşu taşınıyor galiba kaç gündür tepemizde sürekli bir şeyler çekiyor indiriyor. günün muhtelif saatlerinde binbir çeşit gürültüyle irkiliyoruz. hayır eski haltercilerden midir nedir anlamadım. bugüne kadar iyi kötü idare ettik, ama yeni yılın ilk günü azıcık sessizlik, bir dinginlik isterken hiç çekilmiyor yani. yılbaşı, ay başı, gece gündüz bilmeyenlerinden sen esirge yarabbim dedirten, aynı binada yaşadığım üç kaplan gücündeki insan.
4.
İnsanı evinden de edebilir, o evde kalmasını da sağlayabilir. Çok anlam yüklememek gerekiyor bu devirde biliyorum fakat bazıları o kadar iyi oluyor ki. Yaptığı yemek yenir, anahtar teslim edilir, anahtarımızı unuttuğumuzda evinde beklenebilir bir komşumuz vardı taşındı malesef, yokluğu hissediliyor. Bir de diğer apartmanda bir komşumuz vardı ki taşınma sebebimiz olmuştu. kadın bizim olan her şeye ama her şeye gözünü dikiyordu, en sonunda aylarca pazarlık ettiğimiz aynı apartmanda olan ama sığamadığımız için taşınmak istediğimiz, daha geniş daireyi sırf inadına satın alınca ipler koptu. Fakat biz taşınırken yüzündeki o pişmanlığı görmek paha biçilemezdi. İşte birinden iyi komşu diye bahsediyorum diğerinden kötü komşu, ne kötü insanın kötü biri olarak anılması. Ama yine de insanın önyargılarından kurtulup aynı çatı altında iki laf edebileceği, yardıma ihtiyaç olunduğunda yardımlaşabileceği ve dedikodu diye ölmeyen biriyle komşuluk etmesi güzel ve biraz da olsun gerekli bir şey.
5.
Alt komşum tarafından şikayet edilmiştim bir gün. Evin içinde çok yürüyormuşum. Bir gün de “gecenin üçünde hindistan cevizi kırıyor” diye şikayet etmiş. Şizofren herhalde. (ya da ben uyurgezerim haberim yok)
6.
ikindi vakti klasik müzik dinliyordu. birini çok beğendim ve çok tanıdıktı aslında ama bir türlü aklıma gelmedi. shazamı açıp telefonu duvara yaklaştırdım ama algılamadı tabii ki :( bir ara gidip sorsam ne olur acaba dedim ama o cesaret yok bende :D
7.
Maalesef üst katımızdaki ev kiralanan bir daire. Tam normal bir komşuya alışıyor iken genelde taşınıyorlar ve ruh hastası bir aile geliyor genelde. Üst katımızda iki çocuklu bir aile oturuyor ve anne kesinlikle ruh hastası. O kadar çok bağırıyor ki el kadar sabilere ben irkiliyorum. Sabah 7.30 da ciyaklamaya başlıyor bu kadın ve yatana kadar susmuyor. Dün tepemin tası attı ve kapılarını vurdum. Kadının beni dövmediği kaldı resmen. Evde çocuk var diyor ben de biliyorum çocuk olduğunu keşke sende onların çocuk olduğunu anlasan kadın. Bütün gün küçücük çocuklara bu yaptığınızın mantığı nedir diye bağırıyor. En kısa zamanda ev sahiplerini arayacağız.
8.
Eski evim bahçe katındaydı, önümüz yeşillik ama bahçe sitenin bahçesi. Dairelerden bahçeye direkt çıkış yok apartmandan çıkıp bahçe kapısından girebiliyorsunuz. Yan dairem normalde kapıcı dairesiymiş ama site giderlerine katkı için ve kapıcı olmadığından kiraya verilmiş 1+0 bir daire. burada da garip bir kadın oturuyordu. kadın devamlı bahçede, bazen benim camın önüne kadar yayılarak misafir ağırlıyor. salonumun tek penceresi vardı zaten, ordan da komşunun sigara dumanına ve eş-dost sohbetlerine katlanmak zorunda kalıyordum. çamaşırlarını bile evimin penceresinin önüne seriyordu. hadi evi küçük, hadi tıngırdamıyım derken bir gün evde telefondayım yandan duvara vuruluyor, site grubuna yazılıyor burası bir site falan diye. acıma yetime demişler ya tam o hesap. kendileri daire kapılarını açık bırakırlar yazın ev essin diye. kapının önüne 30 tane ayakkabı sererler, ortak bahçeye başka dairelerin dibine kadar kendi malı gibi yayılıp, donlarını utanmasalar pencereden ağzına sokarlar bir de kalkıp apartmanda yaşamayı öğretecekler. hakikaten herkes apartmanda yaşamamalı ya çok doluyum sözlük.
18 kasım 2022 00:24
18 kasım 2022 00:25
9.
kargonuzu bıraktırabileceğiniz güvenli kişiler.
10.
karşı komşumuz apartman yöneticimiz aynı zamanda. 8-9 yaşlarındaki oğulları da sürekli bizim zilimize basıyor, hem de alacaklı gibi. hadi alt kapıda beklerken zillerde isim yazmıyor diye karıştırıyordur anlarım ama dairenin kapısını da alacaklı gibi çalıyor. bir defasında tam biz eve girerken kargo görevlisi bu ailenin paketini getirmiş, teslim alalım da başına bir şey gelmesin dedik. kapıya da not astım paket bizde diye. çocuğu yollamış abla, kapıya deli gibi vurulmasıyla sıçradım.
hadi çocuk bilmiyor da öyle yapıyor diyelim, be ablacım karşı dairemdesin, senin oğlan benim kapıya kafa göz dalarken hiç mi duymuyorsun da uyarmıyorsum "evladım kapı öyle çalınmaz" diye...