kozmetik reyonlarında sample istemek

1. fondöten almak istediğimde sık sık yaptığım şey.

hayır neden illa o sırada denemek zorundayım anlamıyorum.

1. senin benden önce kaç kişi için kullandığını veya en son ne zaman yıkadığını bilmediğim fırçayı suratıma yaklaştırayım?

2. ellerini en son ne zaman yıkadın?

3. o an cildim müsait değil, şu dakika denemek istemiyorum.

4. marka size sample göndermiyor mu?

hayırsa,

5. tester'dan tek kullanımlık bir ölçü alsam?

6. benim yanımda kutu var, sen tezgahtaki tam boy tester'dan birer kullanımlık sık.

arkadaşım (bak nasıl sinirlendim) kozmetikte beğenmediysen iade seçeneği yok. bana küçük geldi kuzenime vereyim mantığı da her zaman geçerli değil.

e ben niye o kadar para verip -ki bu 20tl'de olsa 250tl'de olsa fark etmez- hiç kullanmayacağım bir ürün alayım?

almam. almadığım gibi gider uluslararası siteden müşteri hizmetlerine e-mail atarım.

2. sample'lar genelde konu komşu kuzenlere ya da çok alışveriş yapılan hatırlı müşterilere (hediye gibi?) dağıtıldığı için çoğu zaman isteseniz de elleriniz boooş böyle boş kalıyor. mesela ismini (pek tabii ki) vermek istemediğim bi markanın mağaza müdürü olan bi arkadaşım, her uğradığımda torba torba sample doldurup veriyor (ayy şeker şey seni ya kaç tane koymuşsun öyle hihi). hiç adil değil tabi, ben de başka markalarda arayınca kendime bulamıyorum, onlar da kendi arkadaşlarına veriyodur. keşke sample gerçekten denemek için olsa adı gibi.

3. Ya ben kozmetiğe yeni merak saldığım dönemlerde sırf sample alıp evde denemek için gittim kap aldım. Sonra elimde kabımla minnoş minnoş gittim. Sample istedim ve resmen acı bi tokat gibi yüzüme çarptı gittiğim yerin watsons olduğu. " yalnız öyle veremiyoruz. Herkes evine götürse burda tester kalmaz!" Dedi. Ben de arkama bakmadan kaçtım. Keşke şimdi olsaydı da verseydim cevabını.

4. eziyetine değmez. her zaman için o anda deneyip alıyorum. tester yoksa da yönetime şikayet ediyorum. şikayet mekanizması çalışmayacak yerlerdense asla alışveriş yapmıyorum. kozmetik alışverişi bir lükstür. bunu onlara da direkt söylüyorum. bu ekmek ya da su gibi bir şey değil. sonuçta kendimi daha kötü değil, daha iyi hissetmek için bu alışverişi yapıyorum.

sample'a gelince, ah, o olay yok işte. oradaki elemanlar ancak kendi inisiyatifleriyle bir şeyler verirler verirlerse. amerika'da mesela bu konuda çok cömertlermiş ama şahsen şahit olmadım. hırsızlık sorunu -yani çalışanların sample'lara el koyması hatta ücretsiz aldıkları şeyi internette satması- gibi etik dışı olaylarsa her yerde var. buna markaların yani üreticilerin bir çözüm bulması lazım. düşünsene ben sana bir gam ürün için 100 tane sample verdim diyelim. bunları iç mi ettin, benim ürünümün satışı için müşteriye mi sundun, bu önemli bir konu. çünkü sample müşteri ürünü denesin ve alabilsin diyedir. oysa çoğu firma satış görevlilerinin bu hırsızlığı yüzünden direkt sample vermekten vazgeçer, ya da kota koyarlar. kınayamayıyorum da, yolunu böyle bulmuşlar.

samplelar özellikle kremlerde ve parfümlerde vital... parfümü sıkmakla belki beğenip beğenmediğimi anlayabilirim, ama o halde bile almadan mağazada defalarca test ederim çoğu zaman. kremlerde hiç şans yok... düzgün mağazalarda, akıllı satış görevlileri bunu bilirler. sizden hiçkimse evde adam gibi denemeden sisley vb. marka bir krem almanızı beklemez. fakat ne yazık ki tipinize bakarlar. o ürünlere özel bir ilgi göstermenizi beklerler, stant görevlisiyle muhabbet başlatırsınız, tercihen o marka bir şeyler alırsınız, ancak o zaman onlar da birkaç tane krem sample'ı verir. evde dener uzun uzun düşünürsünüz, o paraya değecekse gider alırsınız.

bunun haricinde, ister fondöten olsun ister başka bir şey, fiyatını makul bulduğum hiçbir şey için kendimi sample isteme eziyetine dahi sokmam. o an tester'dan denediğim kadarıyla karar veririm.

öyle şeyler anlatmışsınız, işte elimde kabımla gittim, normal testerdan bile doldurmama izin vermediler, tester dahi yokken bana trip attılar vs... bende bir sinir var oracıkta 7 sülalesinin ismini sayarım. ve buna gerçekten (gbkz: değmez).

5. kozmetik mağazalarındaki çalışanların size pis pis bakmasını sağlayan harekettir. gören de sanki o an küfrettik zannedicek. gayet de müşterinin kullanması, denemesi vs için firmanın yolladığı ürünü talep etmem beni o anda iğrenç bir müşteri haline getirebiliyor. daha geçenlerde "x ürünün sampleı var mı" dediğimde "tester yetmiyor mu, geçin deneyin işte aynada" cevabıyla karşılaştım. sevgili çalışan, yüzümde zaten fondöten var, senin güzel hatrın için silip onu mu süreyim? haydi onu geçtim, bu nasıl bir uslüptür? sen kendin kullan, al sağda solda sat ya da millete dağıt diye mi geliyor o samplelar?

hele parfüm konusunu hiç açmıyorum bile. direk olarak yollanan tester parfümleri mağazadan ustaca çıkartıp ticaretini yapanları gördü bu gözler.