kuaför fobisi

91. Burada o kadar çok kuaför fobisi entrysi okudum ki dayanamadım kendi kuaförümü önericem size. Kadıköy yeldrğirmeni'nde gold hair kuaför var, orada onur bey'e yaptırın. Rezervasyon almıyorlar önceden onur bey'in olup olmadığını sorup öyle gidin, orada da ondan başkasına yaptırmayın. Başka biri benim saçımı yapamayıp ben ağlamaya başlayınca yine onur devreye girip düzeltmişti, ondan beridir başkasının ellemesine bile izin vermiyorum nsnnsh

Saçımı defalarca açtırttım, ki ince telli ve yıpranıktırlar, ekstra yıpratmadı. Saçı çok iyi tanıyor. Gri ve küllü tonları mükemmel veriyor. Kesimi hayatımda bana en iyi gidecek kesim şeklinde yapıyor, ne istiyorsam karşımda görüyorum. Ayrıca size saçınızla ilerde ne yapmak istediğinizi soruyor, akacaksa şunu öneriyor öyle yapıyor uzatmak istiyorsanız bunu öneriyor o şekilde kesiyor. Fiyatı da bunu becerebilen kuaförler yanında çok komik meblağLara tekabül ediyor, kesim yıkama ve fönle beraber 20 tl siz hesap edin. Yönlendirdiğim arkadaşlarım da hep memnun kaldı. Eğer onur işi bırakırsa sudan çıkmış balığa dönerim o derece nsnsns

Dediğim gibi özellikle küllü/gri isteyen süslülere amme hizmetimdir. Hatta medyaya yaptığı saçları koyucam, metallic pomegranate başlığında fotosunu koyduğum saçı da o yaptı.

Büdüt: medyada fotilerim çok alakasız durdu, link şeklinde tekrar koyuyorum :d

(link: https://i.hizliresim.com/7yWgJN.png Gri)

(link: https://i.hizliresim.com/ByWP7L.png Platin)

(link: https://i.hizliresim.com/0GWn5L.png Son hali)

92. Ay bu fobiye bir tek ben sahibim sanıyordum. Yalnız olmadığıma çok ama çok mutlu oldum. Sadece saç kestirmek için gidiyorum bi de düğün seyran varsa sadece saçımı yaptırmaya. Makyajdı, kaştı gibi konularda hele hiç ama hiç güvenmiyorum.

93. kuaförlerin ve ortamı işgal eden müşterilerin muhabbetine yakalanma fobisi var bende de. ve gerçekten bu yuzden kuaföre gitmeyi sürekli erteliyorum. kendimi bu kadar rahatsız hissettiğim az yer vardır, sanki kuaför salonuna değil de cenaze evine gidiyorum. ruhum çekilmiş ama herkes bir konuşma, yakınlaşma çabasında. sonra da öleceğini bilen herkes gibi vedalaşıp teker teker kesime gidiyoruz.

94. Hepinizin huzurunda yemin ediyorum saçlarım ayak bileklerime gelene kadar kuaföre gidersem allah belamı versin.uçları inceltmiş tepeler kabarıyo emo gibi geziyorum geber

95. Etrafimdaki çoğu insanın bu konuda muzdarip olduğunu bildiğimden sadece düz kesime memleketimde eve neredeyse 50 adımlık bir yere gidiyorum.İstediğim kadar kesiyorlar.Saçlarımın doğal hali kıvırcık olduğu için hafif kurutturup ördürüyorum.Fön çektirmek saçları mahvediyor çünkü.Onun dışında her işimi elimden geldiğince kendim hallediyorum.Ayrıca ne kadar iyi olursa olsun hijyen konusu da var tabi.

96. Çeşitli sebeplerden ötürü (ozellikle hijyenik) 7 senedir kapısının önünden dahi geçmediğim yerdir. Orada kullanılan makaslar, taraklar, havlular düşündükçe kötü oluyorum. Galiba hayatımda fobim olan tek şey kuaförler. Zannediyorum ki elim bu işe de yatkın o yüzden saçlarımı 7 senedir kendim kesiyorum. Senede bir kez değişiklik olsun diye boyuyorum.

97. Kuaför bağımlılığının sonucunda oluşan kaçınılmaz son benim için. Lise zamanı dalgalı saçlarımı her hafta kuaföre gidip düzleştirirdim öyle ki herkes bir ara saçımın ciddi ciddi düz olduğunu sanmaya başlamıştı. Daha sonra tabiki bu ısıya dayanamayan saçım yıpranmaya başlayarak ve o zamanlar farkında olmadığım hipotroidi yüzünden avuç avuç dökülmeye başladı. Saçımı hep kuaförde yıkattığım için fön öncesi o dökülen saçlarımı görmem, kuaförünse sürekli bunu dile getirmesi bende fobiye kadar gitti bu durum. Birde saçımın yıpranışından ve dökülüşünden sonra kullandığım medikal ilaçlarla saçlarım iyice zıvanadan çıktığı için gittiğim kuaförler saçımı açmak için tarakla resmen saçlarımı köklerinden ayırırcasına tarıyorlardı. Al sana bir fobi nedeni daha. Bu dediklerimin üzerinden dört beş sene geçmesine rağmen hâlâ bir kuaföre gittiğimde sanki saçlarımın yarısını yolup atacaklarmış gibi hissediyorum.

Ayrıca kaş konusunda her defasında kaşlarımın incelmemesi gerektiğini söylememe rağmen eski türk filmlerinden fırlamışçasına incecik kaş yapmaları beni kuaförden iten sebeplerden biridir. Ama ne yaparsınız el mecbur gidiyorum. Kendi saçını düzleştiren, kendi kaşını alanları öyle kıskanıyorum ki bi ben beceremiyorum bu işleri...

98. 30 yaşından sonra ortaya çıkan şeydir. Fobinin altında, harcanacak olan zaman kaybı yatıyor bende. O koltuğa oturup, derdimi anlatana kadar geçen süre de dahil olmak üzere, bir de ya saçımı yapan çocuk yine konuşmaya başlarsa endişesi de oluyor. Gitmiyorum işte.

99. Fobi sonucu öğrendiğim şey kaşlarını aldıracağın kişinin kaşlarına iyi bak! Zira o adile naşit kaşlı bayanlar senin kaşında harikalar yaratamayacak. Yine hüsran olacak sonuç. Girme oraya, çık kızım çık yavrum.

100. kuaför lobisi diye okudum. aslında haksız da sayılmam, çünkü istediğin sonucu almaman için elinden geleni yapan kuaför güruhu var her daim. bu kaş olur saç olur.. en son bir kaşımın üstünü küstüren kuaför talihsizliğinden beri kaç aydır kaşımı aldırmaya korkuyorum mesela. kaș serumu uyguladım biraz toparladı gibi ellemiyorum umarım eski haline gelir...