# mekanlar

24. Ben tekstil markalarını güya biliyorum diye geçinirim ama sektörden uzaklaşmışım. 

Kendi evime hep yataş ürünleri almıştım ama sevgilimle ev kurarken Nevresim Tasarımları daha güzel diye yataş'tan zara home'a kaymıştım, ne var biraz daha fazla veririm dedim. Renkleri ata ata orijinalinin vintage versiyonuna dönen koyu renkli nevresimi falan görmezden geldim kaç sene. Ama Yorgan boyutu değiştirince yenisini aldığım, pahalı geldiği için de en düşük kalitelisini ve desenlisini bulduğum masa örtüsü desenli kareli nevresim 5 günde dikişlerinden açıldı.   dikişleri bile düzgün yapamayacak kadar saldıkları nevresimi (takımı değil, dikkat) inidirimden 2000 tl'ye almışım, biraz uyumlu olsun diye takım yastık kılıflarına da 800 daha vermişim.

Hay sizin yapacağınız işi, ben neden bildiğimden şaşıyorum diyerek gittiğim yataş'tan yine gayet hoş desenli ve daha yüksek kalite ranforce, pamuklu nevresim "takımını" indirimle 1200 tl'ye aldım. Saten nevresim takımlarında istediğim ebatlar yoktu ama olsaydı onlar da 2400'den başlıyordu. Hala zara home'dan daha ucuz. 

Nevresimi hadi iade ederim diye düşünüyorum ama o yastık kılıfları elimde kalırsa çok sinirleneceğim. 

Ekleme: zara home'da hataları kontrol bile etmeden hem nevresimi hem yastık kılıfını iade aldılar ve para iadesi yaptılar. en azından bu konuda sorun çıkarmadılar ve tatsız bir deneyim daha yaşamadan paramı geri aldım. 

1337. Bir önceki yazılana çok benzer bir olay yaşadım aynı İzmir Hilltown mağazasında. Nikahım için uzun araştırmalarım sonucu estee lauder marka fondöten almaya gittim. Markaya ait stand nerede olduğunu bilmediğim için benimle bariz ilgilenmeyen bir çalışana standın nerede olduğunu ve kimin yardımcı olabileceğini sordum. Genel olarak rahat ve belki o güne özel biraz bakımsız gelmiş olabilirim, zira nikah öncesi gerçekten çok stresli günler geçiriyordum. Kadın direk atladı hangi ürünü arıyorsunuz diye, fondöten istediğimi belirtince beni shiseido standına getirdi. Fondöteni hem beğenemedin hem estee lauder fondöteni nasıl duracağını görmek istediğim için standın nerede olduğunu tekrak sordum. Geldik standa kadın alakasız renkleri yüzüme uyguluyor, bahanesi de siz cildinizdeki duruşunu görün beğenirseniz rengini buluruz. Uygun olmayan ve bana bariz koyu olan bir renk ile fondöten duruşunu nasıl anlarım ?? Sonra isimliğinden anladım ki kendisi shiseido satışçısı... Sadece kendi markasını satabilmek için çaba gösterecek elbette. Bir de dış görünüşe göre yargılama var bu mağazada. Ya buradan alışveriş yapmaya param olmasa zaten gelmem, ne bu küçük görme? Kısaca internetten araştırıp mağazaya gitmek bana daha mantıklı geliyor.

853. ben de berbat bir online alisveris deneyimiyle artiriyorum. verdigim siparisin icerisindeki urunleri kafalarina gore iptal ettiler. bir yuz maskesi kaldi, onu da denemek icin siparisin yaninda almistim. kargo ucretini de tabii ki aldilar. bir daha asla online alisveris yapmam hatta sanirim bu yaptiklarindan sonra fazla alisveris de yapmam.

ek olarak bir donem almanyada yasadim asla boyle bir seyle karsilasmadim orada..

1336. aileme ziyarete geldim turkiye'ye, dun de izmir hilltown'daki sephora'ya gittim. magazaya girdikten 5 saniye sonra bir gorevli "Bir seye ihtiyaciniz var mi?" dedi, ben de "Hayir tesekkurler." dedim ve sonra o yogun, vahsi, ve sessizlik dolu anlar basladi. Basladi cunku ben hayir dedikten sonra gorevli gitmedi, annemle benim arkamizda durup dikilmeye devam etti. Ben de anin tuhafliginin tadini cikarmak icin bilerek gorevliyle asla goz temasi kurmadan, sadece urunlere baktim. Sonra elim sephora collection marka jel temizleyiciye gitti (oraya aslinda sadece basit bir temizleme jeli almak icin gittim zaten), ve bunu goren satis gorevlisi "Ovv durun!!! Temizleyici mi istiyorsunuz? O zaman bu 30000 tl'lik lancome temizleme kopugunu almalisiniz!!! Hem de hemen!!!" diyerek olaya mudahele etti.

Ben de dedim ki: "Sayin gorevli hanim, tesekkur ederim ama ben burda misafirim. Benim yikama sutum var, bunu anneme aliyorum, ne istedigimi de biliyorum." Ama hanimefendi yilmadi, lancome temizleme kopugunun mucizelerinden bahsetmeye devam etti. En sonunda tekrar sabirla ve nazikce sadece basit bir jel istedigimi ve lancome falan almayacagimi soyledim, sonra da hanimefendi nihayet pes etti ve baska bir av bulmak uzere uzaklasti.

Canim Almanyamda ozgurce ve rahatsiz edilmeden dolasmanin mutlulugunu hafife almisim. gidince douglas'tan douglas'a kosacagim, butun urunleri deneyip hicbir sey almadan cikacagim magazalardan.

turkiye sephora muduru her kimse bence istifa etmeli. bir dahaki sefere magazaya gidip o mental yorgunlugu cekecegime duty free'den alacagimi alir oyle gelirim daha iyi.

ps: sample urunler de nanay.

27. (bkz: reklam kokan başlıklar)

26. kimseden bi yanıt beklemiyorum dileyen dilediğini yazsın tabi de, gidip şimdiye kadar ne ışıl ne daycare sabun almadım mesela. ama daycare temizlik ürünü alıp yanına filenin işbirliği yapıp getirdiği yerel güzel bir firmanın merak ettiğim bir ürününü ( misal beije ped, tavuklu ramen vb. ) alırım evime giderim. illa online alışverişe gerek kalmaz, beni yerel güzel markalarla buluşturur macro kıyası ürün çeşit oranı içindi. ve evet öyle inanıyorum ki bu çeşit çok olmayan bişey. daha pahalı bir benzer içeriği gidip almıyorum. market alışverişi, ürün seçebilme kabiliyeti de biraz kişinin kendinde olacak başkası napsın. ambiyans, nezaket, ürün çeşidi, yeni markalarla işbirliği, fırın ürünleri vb derken daha ne olsun, ne yapsın bu insanlar. pahalı/ucuz gözetimi de işte tüketicinin takibinde olacak artık.

25. Bana da yanıt hakkıdoğdu sanırım. Arkadaşlar benim File marketin ambiyansına, düzenine, çalışanlarının kibarlığına lafım yok. Sadece aynı ürünü allayıp pullayıp daha pahalıya satmasına itirazım var. Macro ile kıyaslayanlar olmuş alakası bile yok. Sabunun adı Işıl marka değil de Day care olunca kalitesi artmıyor. Herkesin kendi tercihi tabii ki ama bu pahalılıkta konuya dikkat çekmek istedim.

24. okudum ve evet ben aslında harras özelinde bir yorum yapmamıştım, kaldı ki her markada yaşanabilen şeyler bunlar, ülke için şaşırtıcı olmayan ama aslında çok üzücü gıda denetim problemleri. filede en çok tercih ettiğim şey harras ürünleri olabilir.

onun dışında çok fazla markayı getirmesi( epsom tuzu geldi mesela yeni, ondan önce beije ped le anlaşma yaptı satmaya başladı vb.) bunlar bir hayl ivizyoner adımlar ülkedeki market sistemi için, yenilik ve gündemi takip etmesi, binbir çeşit alternatifi ve neredeyse macro ile yarışacak ürün yelpazesi bence takdire şayan. ekonomikliği değil bu çok çeşitliliği onu farklı yapıyor yoksa harrastan da ucuz simbat falan var yani. file çok da ekonomik bir market değil

1335. bugün ihtiyacım olan ürünler başka bir yerde satılmadığından birkaç parça şey aldım kendilerinden. poşete gerek yok ama tester vereceksiniz direk alabilirim dedim. stand'larda istediğiniz görevliye söyleyin, size bir kapta tester verirler dedi kasadaki görevli. sanırım tester'larının sürekli olarak mevcut olmayışına buldukları çözüm bu artık. Hayır, isteyince bir kapta tester vermeniz zaten olması gereken bir şey değil mi? lüks, ya da hadi ortalama üstü mağaza deneyimi falan değil de çocukmuşum da beni başlarından savuşturuyorlarmış gibi hissettim.

loccitane'a her gittiğimde el peeling'i ve masajı yapıyorlar, bir şey içer misiniz diye soruyorlar, bitki çayı, kahve ikram ediyorlar. cilt bakımı ıvır zıvırı, tester'ı vs. Karşılaştırınca sephora'da gördüğümüz muamele gratis'ten beter ya, değmiyor bu fahiş fiyatlara. Loccitane'in ettiği hangi karı edemiyor olabilir sephora, çok çok daha karlı ve büyük bir marka. Ama müşteriye yaklaşım konusunda çok, çok gerideler. soğudum. 

Bu tester konusuna ve genel olarak mağazalarındaki salı pazarı havasına çok takıyorum artık. Alışveriş sonrası gelen feedback taleplerinde de belirtmeye çalışıyorum ama bir faydası olmuyor.

Edit: çeşitli eklemeler 

23. Oturduğum yerde olanı çok kalabalık olmuyor, biz genellikle manav reyonu için gidiyoruz migrosla karşılaştırılmış ama bulunduğumuz yerde migrosun manav reyonu aşırı kötü, filenin ise hep taze, temiz ve düzenli. Geri kalan ürünleri diğer marketlerde de bulunabilir şeyler, fırın reyonundan da zeytinli kekikli ekmeği seviyorum sadece. Çalışanları da kibar insanlar.