1.
kötü gittiğini, sonunun olmayacağını bile bile bitirememektir.
aslında yapmanız gerekeni biliyorsunuzdur. yüreğiniz ve mantığınız size bağıra bağıra bunu söylüyordur; ama sizde cesaret yoktur.
bunun nedenleri vardır. bitmek bilmeyen bir anksiyete süreci, iş bulamama, gittiğiniz yerlerden geri dönüş olmaması, kısıtlı bir çevre, spor harici evde olma, ya başka bulamazsam, ya anksiyetem kötüye giderse, psikoterapi de alamıyorum gibi düşünceler, vs.
belki adım atsanız kuş gibi özgür olacaksınız. işte o adımı atamıyorsunuz ve dönüp duruyorsunuz. yaşanmışlıklar var diyorsunuz. sonra da 40 yıllık evlilikler bitiyor, altı aylık yaşanmışlık ne olacak diyorsun. diyorsun da diyorsun.
2.
ilişkinin kötü ilişki girdabına kapıldığını görüp can havliyle kurtarmaya çalışırken aslında bitirme sürecini uzattığımı ve o süreçte belki ayrılığa alışacakken daha çok yıprandığımı çok sonra farkettim.
3.
yer bitirir. buradan bitirin gitsin demek kolay ama için el vermiyor bir türlü ilişkiyi bitiremiyorsun ancak o ilişki seni bitiriyor. için için yiyor seni. ne bitirmek ne de bitirememek kolay değil ikisi arasından seçim yapılmalı. seçim de zor gelse de bitirmek tercihi doğru olan olacaktır. beni yedi bitirdi, sınav seneme mâl oldu, sizlere olmasın.
4.
henüz "o" noktaya gelinmemiştir. Gelinince biter. Bir de partnerin hem cinsi bir yakın arkadaşa ilişkinin gidişatını aktarın. Size çok daha gerçekçi bir artılar/eksiler listesi çıkartır.
5.
bu var ya kanser gibi bir şeydir.
herkesten önce kendini seveceksin ve ayrılacaksın.
24 ocak 2019 10:39
25 ocak 2019 17:47
6.
EVET ilişkimiz kötü gidiyor olabilir, o kadar emek verdim yıllarım var bu adamda vazgeçmiyorum, her şey düzelecek demeyeceksin işte. hiçbir şey düzelmiyor, düzelmediği gibi de sabrını, tahammülünü, şefkatini, inancını, içinde iyiye dair ne varsa yiyip bitiriyor işte. o an tabii ki bunlar düşünemiyorsunuz. yıllarca, kangren olmuş bir ilişkiyi yürütmeye çalışan biri olarak şunu söyleyebilirim ki; bitirmek, oldurmaya çalışmaktan daha az yoruyor ve üzüyor. bir başkasının sebep olacağı mutsuzluktansa varsın kendi seçimlerimizle mutsuz olalım.
24 ocak 2019 14:32
25 ocak 2019 17:49
7.
bütün ikili ilişkilerde geçerli olan, "e, ama o kadar emek verdim" psikolojisi devam etmeye iter. emeğinizin karşılığını alamadığınızı fark edemeyecek basiretiniz bağlanmış da olabilir tabii.
ben bu durumlarda iki hayali cebim olduğunu düşünürüm. olumsuz şeyler cebi diğerinden şişkinse o insanı her halükarda hayatımdan çıkarırım. ama kızgın, ama üzgün, sakin yahut saldırgan... nasıl hissettiğimin önemi yok. mühim olan uzun vadede sizi zehirleyecek birinden kurtulmuş olmanız. lütfen kimseye defalarca şans vermeyin, ilişkiler defalarca yamalanacak bir şey değildir. geçip giden zamanımızın, ruh sağlığımızın değeri kaybettikten sonra anlaşılmasın...
8.
Aldatma veya saygısızlık olmadığı ve sevginin olduğu sürece her ilişkinin kurtarılabileceği inancında olan biriyim. Zaman zaman bizim veya karşı tarafın hayatı kötüye gidebilir, sağlıksal, ailesel, parasal sorunlarla karşılaşılabilir. İlişkinin kötüye gitme dönemi de genelde bunlardan dolayı olur. Benim düşüncem bu dönemleri atlatabilmek ilişki için asıl sınavdir. Gerçekten sevgi ve saygı varsa kötüye giden durum konuşularak çözülebilir. Dolayısıyla ben bu durumu kötüye giden ilişkiyi bitirememek değil, “iyi ilişkinin kötü bir dönemi” olarak adlandırıp bitirmem.
9.
birine çok alışmaktan veya aşık olmaktan çok, o kişiye bağımlı olmuş olmak yüzünden girişilemeyen eylemdir. kanser tüm vücuda yayılmadan o parçayı kesip atmak gerekir. deli gibi acır, çok ağlanır, rüyalarda bile rahat değilsinizdir. hala umudunuz varsa daha da zordur. verebileceğim tek tavsiye hayat bir yolculuktur, mutsuz olduğunuz durakta oyalanmayın, önünüzde daha çok şey var.
10.
bunu başaramayan insanların aptal olduğunun düşünülmesi bile çok korkunç aslında. kimse çok güçlü olmayabilir, kimse bir ilişkiyi kolay kolay bitirecek dirayete de sahip olmayabilir. her ilişkinin dinamiği farklıdır. bazen ilişki inanılmaz kötü gitse de insanda bunu düzeltecek inanç olabilir, her şeyi tek hamlede silip atabilecek güce sahip olunmayabilir. tabi ki bu süreç sancılıdır, her iki tarafı da yıpratacaktır, ipler çoğu zaman da kopacaktır. ancak bazen insan elinde olmadan düzeltmek için çabalamak, karşısındaki insana ve yaşadığı ilişkiye verdiği emeği yok saymamak ister. bitirmek çoğu zaman en sağlıklısı olsa da, kimse kimseyi bunu başaramadığı için küçümseyemez. kimse sizin gibi süper güçlü değildir belki, neden bu kadar acımasızız?