1.
Dedim ki süslü sözlük ahalisi olarak çocukluğumuzu hatırlayalım. Ebeveynlerimize yalvarmamıza, Belki de tepine tepine ağlamamıza rağmen sahip olamadığımız şeyler.
Ben şimdi benimkileri yazıcam. Aklıma geldikçe editlerim.
1- İşeyen ve sıçan bebek.
Hani çok meşhurdu bir zamanlar, mama yediriyodun bebeğe, altına bez bağlıyodun yedirdiğin mama popişinden çıkıyordu bebeğin. Ya da su içiriyodun işiyordu bezini değiştiriyodun falan.
2- Barbie bebekler için çingene pembesi deri koltuk takımı. Hiç unutmam 2001di yıl. 7 liraya satılıyordu ama 7 lira o zaman çok paraydı. almamışlardı.
3- Elektro miniş. Migrosta görüp aşık olmuştum. Onun yerine 1 liraya oyuncakçıdan sanal bebek almıştık alalleldlf 1 hafta sonra ölmüştü ağlamıştım.
4- Monami 55li pastel boya seti. Hanı havalı da bir çantası vardı evrak çantası gibi. Bir zamanların rich kidleri bunları kullanırdı.
5- Yamaha flüt. Helvacıoğlu neyime yetmiyordu?
6- Kumandalı araba. Ne vardı alsaydınız da vınn vınn sürseydim az? Belki ehliyeti anca 3. seferde almamın suçlusu sizsiniz.
7- Play doh'un cupcake fabrikası/ şeker fabrikası gibi kalıplı malıplu oyun hamuru setleri vardı. Hani biliyosun. Kıyma makinesi gibi makinesi falan vardı. İşte o. Asla almadılar. öahalle kırtasiyesinde satılan hamurlardan alırdık, kururdu 3 günde :(
Ve daha niceleri. Şimdilik bunlar var aklımda. Dahası gelir bunun. Aklıma geldikçe editliycem.
3 ocak 2018 20:15
3 ocak 2018 20:23
2.
abim ya da ablam olması. maalesef ki büyük olan kardeş bendim.
3.
oyuncaklı başlık benim ihtiyacımı karşılamıyordu çünkü isteyip de sahip olamadığım oyuncağım olmadı benim hiç olduysa da oyuncaklara çok düşkün bi çocuk değildim anında unutmuşum demek ki.
ben hep ilginç hayaller kurardım mesela uzayda yolculuk etmeyi o kadar çok istiyordum ki böyle gezegenlerin yanından geçiyorsun falan mükemmel geliyordu, ilk türk kadın astronot olmak istiyordum olamadım teknolojinin dünya-satürn dolmuş hattı kuracak kadar gelişmesini bekliyorum artık.
bir de kaplanım olsun istiyordum onları normal kedilerin büyük hali sanıyordum babama beni hayvanat bahçesine götürsün diye yalvarıyordum, saatlerce hayran hayran izleyebilirdim onları her dönüşte nolur onu da yanımızda götürelim kafeste canı sıkılıyordur diye ağlıyordum içli içli.
bi de ultimate dileğim bir abiydi. en büyük çocuk olduğum halde allahım lütfen bir abim olsun diye dua ediyordum. annemle babamı gizli bi çocuğunuz var mı belki vardır inşallah vardır diye birbirlerinden şüphe edecek hale getiriyordum. abisi olan arkadaşlarıma hep özeniyordum.
ps: bu saatten sonra bi abim olmasa da ilk iki dileğimin gerçek olmasını hala istiyorum.
4.
Şu kolu çevrilen kalemtıraşımda heeeer dileğimi yerine getirecek bir cinim olsun isterdim, hatta sabah uyanınca ilk işim kalemtıraşım üzerini okşamaktı çıksın diye ama olmadı, kısfmet:/ Daha bombası aylarca allah’a dua etmiştim cinim olsun diye. kafam karışıkmış o zamanlar:/
5.
anneme abi istiyorum diye tutturduğum günler aklıma geldi, vay be demek ki yalnız değilmişim ben.
bir de at istiyordum ben apartman dairesinde tay beslemek gibi uçuk kaçık hayallerim vardı çünkü çocuk aklımla. gündüz balkonda durur, akşam da içeri alırız diye hayal kuruyordum yani bayağı bayağı . itiraf ediyorum bugün param olsa at almak, şöyle küçük bir çiftlik sahibi olup orada at yetiştirmek gibi bir hayalim hala var. öyle çok seviyorum atları.
6.
Istedigim birçok şey vardı ama en çok içimde kalan şey "aile". Hiç ailem varmış gibi hissedemedim.
7.
Mutlu bir aile ve gerçek anne isterdim,hala istiyorum.
Bir de okuldaki sırada en fazla iki kişi oturalım istedim.çok mu ya?sığmıyoruz kardeşim sığmıyoruz.ne sıraya ne de sınıfa sığmıyoruz.neyse simdi sınıf zorlasan 19,genel de 14 bazen de 8 kişi jejxjekdjdjdn sandalyeler de miss gibi rahat.
3 ocak 2018 22:57
20 ekim 2019 13:09
8.
Sihirli güçler. Az mı izledik sihirli annem!
9.
barbie bebek evi.
ölümüne oyuncağım vardı benim boyumda bebeğim bile vardı ama inat edip almadılar o bebek evini. bunun dışında çok iyi bir çocukluk geçirdim herşeyim vardı.
ailem akrabalarım hatta istedim diye kardeş bile yaptılar daha ne olsun be.
10.
Kozmetik ürünleri ve bunları üretecek laboratuvar.
Küçükken çılgınca her şeyi okurdum, görsel olarak zengin oldukları için en çok da dergileri... cosmopolitan ve elle okuyup çıplaklık unsuru veya seks temalı yazılar içeren yerleri görünce kikirdeyerek kapatırdım, ürün yorumlarına bakıp işaretlerdim yaşlanınca kullanırım diye. Yaşıma uymasa da en azından daha masum olduklarını kabul edip go girl, hey girl dergileri alırlardı, içindeki stil ve makyaj önerilerine bakardım, kendimce ürün inceleme yazıları yazıp almadıkları ruju üretmenin yollarını arardım, mutfağı darmadağın edip fırça yerdim. en çok ürünü gönderen markanın ürünlerine her sayıda yer veren vasıfsız güzellik editörlerine taş çıkarırdım, hala da onlardan kat kat iyiyim swh.
Edit: şu an kozmetik ürün üretimi, yönetimi ve değerlendirmesi üzerine bir makale yazıyorum, laboratuvarda çalıştığım bir işim var ve doktora öğrencisiyim, gerçekten isteyince yapıyorum galiba.
3 ocak 2018 23:56
4 ocak 2018 00:08