1.
her şey bir tane fondöten almak istememle başladı süslüler. make up artist (türkçesi makyöz ama tam karşılıyor mu bilmiyorum) bir arkadaşımın tavsiyesiyle karma yağlı cildim için fondöten arayışımda mac’e yöneldim. mottomuz bir tane al kaliteli aldı. bunun üzerine mac’in akasya mağazasına gittim. alt ton üst ton sıcak soğuk bilgim yok. nasılsa mac’e gidiyorum ya içim rahat onlar seçip en uygununu bana verecekler diye. mağazada eskisi gibi make up artistler göremedim. dedim heralde olan satış danışmanlarıda yeterince bilgilidir. neyse ne istediğimi detaylı bir şekilde anlattım. studio fix fondötenlerinden istediğimi rengimi bilmediğimi, porselen görünüm istediğimi fakat cilt rengimden bir ton açık renk istediğimi söyledim. oraya gitmeden önce de sephoraya uğramıştım bana turuncu renk bir fondöten önerdikleri için arkama bakmadan kaçmıştım. bileğimdeki o denemeleri de gösterdim satış görevlisine. o gelene kadar da denediklerimi gösterdim. bana nw 15 rengini uygun buldu. tabi yüzde deneme olmadığı için elimin üzerinde denedim uygun göründü. görevli kızın da eminliğine güvenerek satın aldım. ertesi sabah işe gitmeden sürdüm her şey çok güzel. ta ki öğleden sonraya kadar. fondöten güneşte yanmışım turuncusuna döndü. eve gelir gelmez yüzümü yıkadım ve dün ayaküstü başka bir mac mağazasına gidip derdimi anlattım. bana uygun rengin dikkat edin nc15 olduğunu söylediklerinde artık akıllandığım için tester istedim. ve bu sabah denediğimde bu saate kadar diğeri gibi bir değişim olmadı. şu an iki kez fısladığım için asla iade edemeyeceğim 300 TL’lik mac fondöten ile baş başa oturuyorum ve bilin bakalım kimin hala fondöteni yok. herkesi uyarmak istiyorum asla ama asla mac’ten alışveriş yapmayın, ola ki yapmak zorundasınız asla akasya şubesini kullanmayın
edit: bugün mac akasyadan arandım ve ürünümü değiştirmek üzere davet edildim. bugün ürün yanımda değil o yüzden yarın akşam gideceğim. gelişmeleri detaylı anlatacağım
edit 2 okuduğunu algılamakta zorlananlar için açıklama : ber her şeyden anlamak zorunda değilim. bunu kabullenirsek hayatımızın her alanına yayılır. ben işin dürüst yapılacağına güvenirim, insanlar da güvenilir olmak zorunda. sağlıklı toplum bu şekilde inşa edilir.
bana studio fix uygun değilse satış danışmanı der ki siz markamızın şu ürününü kullanın. ben oradan ürün almak üzere o mağazaya gitmişim zaten ekstra iknaya gerek yok beni. doğru ürünü sat ben de firmanı öveyim. müşteri bu şekilde memnun edilir. benim cildime en uygununu satarsın oksitlenme yapar ona da okeyim. derim ki benim şansım. ama bir rengin turuncu olup diğerinin olmaması hatanın bende ve cildimde olmadığını gösteriyor.
pandemi koşulları yüzünden yüzde deneme yapılamadığı gibi testerda verilmiyor. testerı da paralı satsınlar ama yeter ki ürünü deneme şansı elde edebilelim. çünkü ürünü sürdükleri yer elin üzeri ve elimin üzerinin cildimle aynı renk olmadığı apaçık belli. ama hem tester vermeyip hem yeterli kalitede satış danışmanı çalıştırmayıp hem de suçu bende bulamazsın. o gün başka bir ürün için soru sordum. ürün hakkında bilgisi yok besbelli. 1-2 şey söyledi sonrasında falan filan diyor bana. falan filan ne? aklıma yatarsa ben 300 TL daha vereceğim o ürüne belki. ben makyajdan anlamak zorunda olmadığım gibi her tacir basiretli ve dürüst davranmak zorunda arkadaşlar. ticaret kanununda bile bu şekilde geçiyor.
mac'in kendisi bile kabul etti ve ürünü değiştirmek için çağırdı. so what?
son edit : fondöteni götürdüm. değişim yaptılar. buradan bana destek olan tüm süslülere, mac akasya mağazasından bugün bana yardımcı olan ilkin hanıma ve oldukça ilgi alaka gösteren mağaza müdürüne çok teşekkür ederim.
27 eylül 2021 18:40
29 eylül 2021 16:41
2.
Bende pandemiden önce piazza avm'deki şubesinden fondoten alışverişi yapmıştım. O kadar fazla ışık altında bana önerdiği tonu aldım güvenerek. Ertesi gün sürdüğümde şok oldum, hayalet gibi aşırı açık bir renk vermiş meğer. Tabi elimde kaldı. Kendiniz iyice emin olmadan çalışanlara güvenerek almayın bence, en azından ben artık öyle yapacağım.
3.
Bundan seneler önce 18-19 yaşındayken benim de yaşadığım mağduriyetti. O zaman makyajda en çok kafaya taktığım şey gözaltlarımdı ve gerçekten paramı ayarlayıp mac'e gitmiştim sadece prolong wear kapatıcı almak için. Bilin bakalım şahane makeup artist normalde pembe alttonlu ve nw15 olan bana ne renk kapatıcı verdi? Nc30. Bakın nc30! O kadar koyu oluyordu ki yüzüme ben ne bilirim 15 ile 30 arasındaki farkı. Ben bir de inat ama gözaltlarımı anca kapatır diye böyle onu sürüp üstüne açık renk kapatıcı sürdüm ettim falan yok. Okulda arkadaşlarım uyarırdı noldu gözünün altına diye.
Sonra gittim dedim tek tek deneyin bana renkleri. Bir gözaltıma biri, diğerne diğeri tunalı mac'te sürüp gün ışığına çıkıp aynayla kendim baka baka nw15 seçmiştim ve seneleerce en sevdiğim makyaj malzemesi olmuştu.
4.
4 yıllık studio fix kullanıcısı olarak kesinlikle yerinde açılmış bu başlığa benzer mağduriyetimi ben de paylaşacağım.
Taksim şubesinde seneler önce nc 25 ile başladım ilk olarak studio fixe. Ve başlığı açan hanımefendi gibi ben de karma yağlı ciltli biri olarak yaz ayına uygun gördüğüm bu fondötenin yüzümde iki saat sonra oksitlenmesi sonucunda gidip taksimdeki şubeye şikayetimi paylaştım ve ürün satın alırken sundukları nezaket ve alakanin gramını bile göstermeden beni kapı dışarı ettiler ve iade almadılar. Ben açık renk kapatıcı ile karıştırıp kutu bitene kadar kullandıktan sonra renk olmasa da yapısından memnun olduğum için bu sefer başka şubeden ikinci kutuyu doğru renk alırım diyerek gittiğimde ise nc25 in çok koyu olduğu söylenerek nc20 önerildi. Bu sefer onu aldım ve sonuç? Yine turuncu bir surat yine hüsran. Üçüncü kutu ve üçüncü şubede beni Mua cahil azarlar gibi tonumun nc15 olduğu konusunda uyardı ve kış mevsimi zamanı bana nc 15 sattı. Kutudaki fondöten açıldıktan üç gün sonra nc25 gibi bozuldu ve kavga dövüş Kadıköy şubeden değiştirttim yeni kutu aldım. En son ise farkettik ki ben yazın nc15 kışın nc10 kullanması gereken bir insanken çok sevgili macin make up artistleri bana senelerce saçmasapan tonlar önerip beni senelerce perişan etmiş - ki bilirsiniz studio fix kalın yapılı ve bereketli bir ürün 4 ay gittiği oluyor. -
Ben studio fixi bıraktım en son. Hatta mağazadan alışverişi de kestim. Karma yağlı cildiniz varsa zaten son zamanlarda güneş koruması konusunda hepimiz bilinçlendiğimiz için fondöten yerine güneş korumalı bb krem kullanmanızı tavsiye ediyorum.
Gerçekten mac mağduriyeti diye bir şey var ve biz süslüler ucuz mal alacak kadar zengin değiliz.
5.
8 sene önce açık buğday tenli bana nc37 satmışlardı. İki kere filan kullandım muhtemelen. Olduğu gibi duruyor. Şimdi elimin üstüne sürdüm de ne akla hizmet aldım bunu acaba diye kendimi sorguladım. Nc37 nere ben nere. Hepimiz tüp patlamış gibi iki gün gezmişiz. Rezalet. (gizlinot: swh) o değil de studio fix fluid benzin gibi kokuyor, o yüzden de kullanamamıştım. Hatta mağazaya gidip bunun kokusu normal mi çok ağır kokuyor demiştim, tester da öyle kokuyordu. Koku hassasiyetim bu ürün dışında yok. Kokusu geçmiyor da gün boyu sürüyor. Evlerden ırak. Ama aynı gün aldığım ruby woo ruja ve rimele aşık olmuştum.
Edit: aldığım ürünlerle bana makyaj yapılmıştı. Denedim dolayısıyla ama ışık yanıltıcı oluyor demek ki. Bilemedim.
28 eylül 2021 01:49
28 eylül 2021 12:59
6.
Pek de olmayan mağduriyettir. Arkadaşlar dehşet ünlü bile olsa sizinle uzun zamandır çalışmamış en iyi makeup artistler bile (bkz: mario dedivanovic),(bkz: makeupbyariel)... hangi fondöten sizde oksitlenir hangisi oksitlenmez hangi renk tam sizin renginiz denemeden bi le mez. Fondöten kapatıcı alırken sizin kendinizin farklı ışıklarda uzun saatlerce test edip denemeniz gerekiyor. E amerika'daki gibi kozmetik iade etme sistemimiz olmadığı için ve covid'ten dolayı testerlar da kalktığı için bir hayli pahalıya denk geliyor. Eskiden mac renkler konusunda yenilikçiydi, her markada 3 5 renk çıkarken mac'te 10 15 renk olurdu. Ama şu an kendini güncel tutabildiğini düşünmüyorum, daha fazla alt tonda daha fazla çeşitlilikte başka markalar var (bkz: fenty beauty). Kendi paranızı cebinizde tutmanızın tek yolu kendi cildinizi çok iyi bilmeniz. Yağlı mı kuru mu sarı mı pembe mi vs vs. Herkese bu yolda bol şanslar diliyorum.
7.
makyaj yapan hemen herkesin başına gelebilecek bir şey bu o yüzden buradaki durum tam da ekşi'deki mağduriyet başlıklarını aratmayacak türden olmuş. mac'in mualarıyla pek anlaşamayız çünkü onlar benim taleplerimi dikkate alıp sorularımı cevaplamak istemez, kendi kafalarına göre iş yapar, ben de az buçuk cildimi tanıdığım için onların önerilerini kendime uygun bulmam derken öyle geçinip gideriz. Bu yüzden de Genelde online alışveriş yapmak durumunda kalırım ama mac'in sitesinin durumu da bilindiği gibi malum. Yani epey sıkıntılı, hatta direkt içler acısı. Mac başta olmak üzere birçok yerde Hal böyle olunca da Fondöten almak, cildin yapısına, ten rengine uygun doğru fondöteni bulmak tam bir kumar maalesef. Aylardır sırf merak ettiğim fondöteni gidip almamak için, çünkü deneme kısmı sıkıntılı, evdeki fondötenlerimi gıdım gıdım kullanıyorum ya da rengimi bildiğim ve kullandığım markalardan şaşmıyorum.
Şimdi dönelim tekrar en başa Bu bir mağduriyetse eğer mağazalarda gerektiği gibi sample ürün verilmemesinden kaynaklanan genel bir durum zaten. Bu açıdan bakarsak hepimiz mağduruz. Sadece mac için de demiyorum bunu çünkü sephora gibi mağazalarda sample alabilir miyim dediğimde sanki sol böbreğini istemişim gibi triplere giren satış temsilcileri sağ olsun onlayın sayesinde yıllardır derdimizi bir türlü anlatamadık.
Peki ne yapılabilir bu gibi durumlarda biraz da ona değineyim. Ben yıllardır ten rengime uymayan, zamanla bana koyu gelen fondötenlerimin içine yarım ton ya da en fazla bana bir ton açık gelen başka bir fondötenden ekler ve elimin üzerinde karıştırmak suretiyle kullanırım. Tabii burada Fondötenlerin yapılarının da birbirine benzer olması lazım önemli olan kısım o çünkü. Yani mat bir duruşu olan, nispeten kapatıcılığı yüksek ve biraz da kalın yapılı bir fondötenle, ince yapılı saten duruşlu bir fondöteni karıştıramazsınız. Çok büyük bir risk bu çünkü.
Eğer bu işe yaramazsa Bir başka yöntem daha var hatta o buna göre daha garantili. the body shop'un renk açıcı damlası vardı bir ara o bayağı güzel iş görüyordu bilmiyorum hala var mı. Bİr de nyx'in aynı buna benzer renk ayarlayan bir ürünü var. 2 tona kadar açıyordu bildiğim kadarıyla o da. Eskiden bu tür ürünler pek yokken evde kullandığım nemlendiriciden eklerdim biraz fondötenin içine. Yalnız burada da dikkat edilmesi gereken bir husus var. Nemlendiricinin kesinikle spf içermemesi, yani güneşten koruma özelliğinin olmaması gerek demişti bana nars'taki bir mua. Uzun uzun nedenini açıklamıştı ama çok zaman geçtiği için unuttum maalesef.
Oksitlenme konusundaysa alta kullandığınız güneş kreminden tutun da, nemlendirme etkili bazı bazlar bile bu duruma neden olabiliyor maalesef. Bunun önüne geçmek için altta kullandığınız ürünleri bir gözden geçirmeniz lazım hani Mağdurum da mağdurum demeden önce.
8.
Fikrimce makyaja ilgisi az olan birinin yaşaması oldukça muhtemel bir olay yaşanmış. Kimse makyajla mağazaya gidip kendi rengini çat diye seçebilecek kadar ilgilenmek zorunda değil, bunu yapamamak bir kusur da değil. Drugstore mağazalar bir tarafa (gizlinot: Zira oradaki durum zaten içler acısı), mac gibi profesyonel makyaj malzemeleri üreten ve bütün çalışanlarına makeup artist ünvanı veren bir mağaza için bence yaşanmaması gereken bir durumdur. Makeup artist denen kişi size uygun fondöteni bulabilmeli, onu da yapamayacaksa zaten neden makeup artist?
Yine de dünyada hiçbir şeyin her zaman olması gerektiği gibi gitmediğini göz önünde bulundurursak bir müşteri olarak en az zarara uğrayacağımız yöntemleri bulmak mecburiyetinde kalıyoruz. Ben face&body'nin c1 renginin bana olacağından şüpheliydim, bu sebeple yanımda minik plastik bi kavanoz götürdüm (gizlinot: Gratis'te satılan seyahat kitlerindekilerden) ve hem c1'in hem n1'in testerından bir miktar istedim, evde 2-3 gün deneme imkanım oldu. Özellikle pandemi döneminde en garanti yöntem olarak bunu önerebilirim.
9.
Bütün markalarda durum böyle ve ne yazik ki kaniksanmis durumda. Bence baslik tester magduriyeti olmaliydi. İster drugstore olsun ister highend tüm kozmetik ürünler çok pahali ve tester olmadigi icin ten rengimizi alamiyoruz. Bu markalarin işine geliyor hem tester masrafindan kurtuluyorlar. Hem tester denetmek icin satis danismanlarina ya da mualara ekstra yük binmiyor. Hem de diyelim aldiginiz ürün sizin teninize uymadi napacaksiniz yenisini alacaksiniz tabi ki. Bu da markalar icin ekstra satış demek ki pandemi biz garibanlari ezerken zenginler daha da zenginleşti demek. Pandemi bahane tester vermemek şahane.
10.
Batch koduna göre 4 yıl önce üretilmiş ürünü göndermeleri mesela. Bunu böyle söyleyince de Üretim tarihiyle ilgili bilgilerin sır gibi saklanması.
"Mac Türkiye mağduriyeti" olmalıydı bence başlık. çünkü dünyanın başka hiçbir yerinde müşteriyi bu kadar enayi yerine koyan bir ticaret anlayışı daha yok. Türkiye'deki yaygın kozmetik firmaları dahil, müşteri yolunacak kaz, müşteri enayi.
2 ekim 2021 14:48
2 ekim 2021 16:04