2.
her psikiyatrik durum gibi (gbkz: normal) insan davranışına çok benzeyen, bu yüzden insanlarda "acaba bende var mı yok mu?" ikilemine düşüren, biraz pimpirikli bünyelerde ise kesin var izlenimi uyandıran psikiyatrik problem.
bana zamanında bir psikiyatr "biz psikiyatride önce normal davranış yazar, altına onları listeleriz. sonra başına a yazarız, bunlar aslında anormalmiş deriz" demişti. bu konularda böyle düşünmenin hep çok yönlendirici olduğunu da gördüm.
çünkü, bir psikiyatrik sorunu (gbkz: sorun) yapan şey, davranışın (gbkz: ne) olduğu değil, o davranışın sıklığı, gündelik hayata ne derece zarar verdiği, kişinin yaşam kalitesini ne kadar düşürdüğü, kişinin genel ruh hali üzerinde ne kadar olumsuz bir etkisi olduğudur. herkes paranoyak düşünceler içine girer. herkes kafasında senaryolar üretir. herkesin okb benzeri huyları ve takıntıları vardır. bunlar normaldir. başlık üzerinden gidecek olursak, kendinize maladaptive daydreamer diyebilmeniz için saatler boyu hayal kurarak gündelik işlerinizi aksatıyor olmanız, kişisel hijyeninizi bunun yüzünden erteliyor ve aksatıyor olmanız, her yere geç kalma, sosyal hayatını aksatma, insanlardan uzak durma, sırf kendine hayal kurabilecek yalnız bir zaman kalmıyor diye tatil veya topluca kalınan etkinliklerden uzak durma gibi sosyal yaşantıyı olumsuz etkileyen mekanizmalar geliştirmiş olmanız, bu hayalciliği çocukluk çağında geliştirmiş ve uzun yıllardır devam ettiriyor olmanız, hayalleri bırakma konusunda uyuşturucu bağımlılarının verdiği tepkilere benzer tepkiler veriyor olmanız, yani maladaptive episode'a giremediğiniz zamanlarda rahatsızlık hissetmeniz, huysuzlaşıp sinirlenmeniz ve en kestirmeden bunu yapabileceğiniz bir yer aramanız, bu huyunuzdan vazgeçmenin size kişiliğinizin bir parçasından vazgeçmek gibi gelmesi, eskisi gibi bir insan olamayacağınızdan ve günde 4 saat hayal kurmazsanız bir şeyleri kaybedeceğinizden korkmanız gerekiyor.
buna dayanarak ilk girdi sahibi süslünün maladaptive daydreamer olmadığını düşünüyorum.
bir başka önemli ayrım da şu; maladaptive daydreamer kişiler hayalle gerçeği çok net ayırt eder. kafalarındaki senaryonun hayal olduğunu bilirler ve gerçekle karıştırmazlar. eğer gerçekle karıştırma, yanlış anılara sahip olma, kendini başka birisi zannetme, hayal ettiği şeylere gerçekten inanma, örneğin kendini peygamber zannetme gibi özellikleriniz varsa, bu maladaptive daydreaming değildir. bunlar nedir derseniz, kişisine göre detaylı bir psikiyatrik taramayla bilinebilir. şizofrenik özellikleri olan bir bipolarsanız, mani döneminde bazı sanrılar yaşayabilirsiniz; çoklu kişilik bozukluğuna sahipseniz kafanızdaki ayrık kişiliklerin farklı anılarını deneyimliyor olabilirsiniz; klasik şizofreni, paranoid şizofreni vs. olabilirsiniz; veya psikotik etkili depresyon geçiriyor, uzun süre boyunca tedavi edilmemesi sonucunda bazı sanrılar ve paranoyalar yaşıyor olabilirsiniz. gerçekten kişiyi tanımadan bu konuda bir yorum yapabilmek çok zor.
maladaptive daydreamer kişilere dönecek olursak; sorunun temelinde çocukluk dönemi travması yattığı düşünülüyor. cinsel veya duygusal istismar, şiddet, şahit olunulmuş travmatik bir olay olabilir bu. o zamanlarki çocuk aklı, bu olayı kendi içinde çözebilmek için senaryo yazmaya başlıyor. şiddete maruz kaldıysa, kendisine şiddet gösteren kişiye şiddet gösterildiğini hayal ediyor örneğin. tekrar uyarayım, bunu herkes yapar ve bu normaldir. ama maladaptive daydreamer kişilerde bu artık bir bağımlılık haline geliyor ve yukarıdaki paragrafta bahsedildiği gibi günlük hayatı olumsuz etkileyecek sürelerde ve (gbkz: sürekli) olarak yapılmaya başlanıyor. 2 gün önce ciddi bir olay yaşadıysanız ve sürekli o olay üzerine kafanızda senaryo canlandırıyorsanız, buraya bakıp kendinize teşhis koymayınız. kötü bir olay sonrası bunu yapmak çok doğal bir tepkidir. bunun maladaptive daydreaming sayılması için yıllardır devam eden, gün içerisinde 3-4 saatten uzun süren, haftada 1 değil hemen her gün yapılan, gündelik ve sosyal hayatı etkileyen bir durum olması gerekiyor.
*****
peki bir maladaptive daydreamer nasıl bunu aşabilir?
her psikiyatrik sorunda olduğu gibi, öncelikle bu konuda kendinizi bilinçlendirmelisiniz. internette semptomları, bunu yaşayan kişilerin anlattıkları, kendi kendine yardım kitapları, destek grupları, forumlar vs. mevcut. insan okudukça kendinde bazı şeyleri fark edebiliyor ve ancak öyle çözebiliyor. varlığından haberdar olmadığınız şeyi çözemezsiniz.
aktif çözüm için farklı farklı yaklaşımlar var. cbt, dbt gibi davranış kontrol terapileri, psikanalitik metodlar, şema terapiler, (gbkz: mindfulness) konsepti, bazen de sadece oturup bu konuda sevdiğiniz ve güvendiğiniz insanlara açılmak faydalı olabilir. en güzeli hepsinden deneyip genel bilgi sahibi olup sizde en çok işe yarayan yöntemi keşfetmek olacaktır.
*****
bu durumu kontrol altına alabilmek için bazı ipuçları nelerdir?
-(gbkz: mindfulness) çalışmak. meditasyon yapmak.
-günlük bazı hedefler koyarak zamanla bu alışkanlığı azaltmak. örneğin bugün duş alana kadar hayallere dalmayacağım demek. küçük küçük başlamak ve zamana yaymak çok önemli bu noktada. şöyle düşünün; siz bir maladaptive daydreamer olarak bunu 5 yaşından beri yapıyorsunuz. eski alışkanlıklar kolay bitmez. kendinize zaman tanıyın ve ufak adımlar atın.
-tetikleyicileri keşfedip onları kesmek. müzik dinlemek, film izlemek, kitap okumak, bazen de herhangi bir şey okumak gibi hayalgücünü tetikleyen şeyler sizin tetikleyiciniz olabilir. tetiği ortadan kaldırınca yönetmesi daha kolay olacaktır.
-bir davranış kontrolü taktiği olarak kendini mecbur bırakmak olabilir. 1 hafta boyunca evde maksimum 2 saat geçirebileceğiniz yoğun bir plan-program yapabilirsiniz. eğer insan içinde de bunu yapabiliyorsanız, belki sadece cafede oturmak yerine bowlinge gitmek, bilardo oynamak, laser tag oynamak, dağcılık, binicilik vs. gibi kendi aklınızın içinde kalamayacağınız etkinlikler düzenleyebilirsiniz. bu noktada da önemli olan şey sizin buna hazır olup olmamanız. mesela 2 gün üst üste bunu yapmaya hazır değilseniz, 1 gün yapın. ama en azından bir yerinden başlamış olun.
-bu konu hakkında ismini editleyip koyacağım bir film vardı. ana karakter sosyal kaygıları olan bir maladaptive daydreamer. kendini sürekli aksiyon dolu sahnelerde hayal ediyor. ama gerçekte bunu yapmaya cesareti yok. filmin sonunda karakterimiz kabuğunu kırarak hayal ettiği aksiyonlarla gerçek yaşantısını biraz daha birbirine yaklaştırıyor. bu kadar hayal ediyorsam demek ki yapmayı istiyorum, e o zaman yapayım diyerek dağ bayır gezmeye başlıyor. benim bundan aldığım mesaj şu oldu: maladaptive bi şekilde kurduğumuz hayaller, aslında kendi yapmak istediklerimizin bir ipucusu. o zaman o hayallere olan bağımlılığı kırmak için, hayallerin bize ne anlattığını çözmeli, ona göre bir şeyler yapmaya başlamalıyız. örneğin filmdeki karakterin çözülmesinin sebebi, onun maladaptive daydreaming huyunun merkezinde sosyal kaygı olmasıydı. dolayısıyla hayal ettiği gibi sosyal aktivitelere katılmak, kıza açılmak gibi şeyler yaparak bunu aşabildi. ama sizdeki bu olmayabilir, o yüzden doğrudan her hayal ettiğinizi yapmaya çalışmak bir çözüm getirmeyebilir.
bu söylediğimi biraz gizli anlam olarak düşünün. kafanızdaki bin tane senaryoyu genel hatlarıyla bir kağıda yazın, hepsindeki ortak noktaları kırmızı kalemle işaretleyip kendi kendinize ne anlatmak istediğinizi bulun. illa şiddet hayal ediyorsunuz diye gidip bi savunma sporuna başlamanıza gerek yok. belki de o şiddeti hayal etmenizin sebebi zamanında babanızdan şiddet görmüş olmanız ve bu konuda onunla bir çözülme yaşamak istiyor olmanız olabilir. böyle bir durumda babanıza gidip "sen zamanında şunu şunu yaptın, bu yüzden seni hiç affedemedim." diyip içinizdekileri dökmeniz, maladaptive hayallerinizi gidip de bir savunma sporuyla bastırmanızdan daha çok işe yarayabilir. çat diye sorunu çözebilir. işte bu gizli sebebi yakalayıp ona eğilmek çok önemli.
****
son söz olarak; psikiyatrik hastalıklar utanılacak veya romantize edilecek şeyler değildir demek istiyorum. bunlar hayatımızın bir parçası. önemli olan çözmek için insanda istek olması. insan istedikten sonra neleri neleri başaramaz ki!
edit: bahsettiğim filmin adı (gbkz: the secret life of walter mitty)miş. filmin maladaptive daydreaming konsepti açısından spoiler içeren incelemesi/özeti için (link: https://youtu.be/Kj5XR32zs7E link).
9 ağustos 2018 15:58
9 ağustos 2018 18:06