1.
Bugün başıma gelen can sıkıcı durum.
Nadiren de olsa önceden başka bir mağazadan satın aldığınız ürünün (genellikle de internetten alınanların) alarmı çıkartılmadıysa ve siz de farketmeyip onu bir güzel yıkayıp ütüleyip giydikten sonra alışverişe gittiyseniz, kapıdan geçişte o alarm acı acı öter. Ne olduğunuzu şaşırırsınız ve nabzınızın tatlı tatlı atışını hissedersiniz. Bazı mağazalardaki çalışanlar durumu anlar, küçük bir kafa hareketi ve gülümsemeyle karşılık verir, siz de az önceki korkunç psikolojiden sıyrılır ve iyi günler diyerek konuyu kapatırsınız. Ama bugün girmiş olduğum ve üstüne üstlük alışveriş de yaptığım(gizlinot: Elbise) mağazada “tatlı küçük hırsız” muamelesi gördüm ufaktan.
Mağazadan elimde poşetimle çıktım ve hain alarm öttü. Ben çıkarken aynı anda başkaları da mağazaya giriyor oluduğu için pek de üstüme alınmadım. Yürümeye devam ederken arkamdan “hanımefendi!” diye seslendi benimle ilgilenmiş olan çalışan. “ kusura bakmayın; Sanırım elbisenin alarmını çıkartmayı unutmuşuz, buyrun gelin” dedi. Ben de peki dedim, mağazaya gittik. Bu arada bugün, Zara’nın internet sitesinden yeni aldığım ve ilk kez giydiğim bluzum vardı üstümde; kendimce suçluyu o ilan ediyorum ve bir yandan da içimden zara’ya Laflar sayıyorum. Elbiseyi kontrol ettiler, üstünde alarm filan kalmamış. Ses tonları hafiften değişti. Ben de az önce bahsettiğim nedenden olabileceğini, ara ara bunun yaşandığını söyledim. Sonra başka bir çalışan “evet, önceden aldığınız bir üründen kaynaklanmış olabilir, çantanızı kontrol edelim, başka bir yerde ötmesin” dedi. Çantamı verdim; ki bu noktayı tekrar düşününce kendime kızıyorum biraz niye müsaade ettim diye, alarmları okuttukları zımbırtının üstüne koydu çantayı ve tabi ki ötmedi. İfadesiz bir şekilde çantayı uzattı, önceden benimle ilgilenmiş olan çalışansa kusura bakmayın filan deyip poşeti uzattı. Normalde estağfurullah deyip Gülümseyerek ayrılırdım, Sadece ağzımda gevelediğim, kendimin bile zor duyduğu kuru bir “iyi günler”le ve donuk bir suratla çıkışa doğru yürüdüm. Ve alarm yine beni o bet sesiyle uğurladı. Döndüm mağazadaki çalışana, “yapacak bir şey yok, ötüyor bu haylaz” dercesine kollarımı iki yana açtım ve içimden zara’ya birkaç laf daha ettim. Ama bu seferkiler biraz ağırdı -_-
2.
Bir zamanlar masum bir genç kız bershkaya girmiş ve beğendiği bir cüzdanı satın almış. Cüzdanı kullanmaya başlamış. İlk zamanlarda hiç bir problem yokmuş. genç kız bir gün, olacaklardan habersiz, arkadaşıyla alışverişe gitmiş. Girdikleri mağazadan elleri dolu, torbalarla ayrılıyorlarmış. Hayat onlara güzelmiş. Ta ki kapıdan çıkana kadar. Onlar çıktıkları anda alarm ötmeye başlamış. Zaten dikkatsiz olan kız şaşırmış. Güvenlik görevlisi yardımcı olmak istemiş. Mağaza görevlisi gelmiş. Kız artık korkmaya başlamış. Aldığı ürünleri kontrol etmişler ama bir sorun yokmuş. Görevli yakın zamanda bir seyler satın alıp almadığını sormuş. Genç kızın aklına aldığı cüzdan gelmiş. Alarmını öldürüp kapıda kontrol etmişler. Evet o'ymuş. Genç kız rahatlayarak mağazayı terk etmiş.
Kahramanımız ne zaman mağaza alarm sesi duysa irkiliyormuş ama bu tecrübeyi deneyimlediği için her an hazırlıklıymış. Yine de cüzdanın ruhu yılda 2 3 kere uyanıp onu zor durumda bırakmaya devam etmiş.
3.
ben çok tedirgin oluyorum böyle bir durum yaşayınca. sanki insanlar bana hırsız muamelesi yapıyor gibi geliyor. poşetleri falan aramak onların vazifesi. haklı olarak arayabilirler tabii. ama alarm ötünce bütün bakışlar sizin üzerinizde oluyor ya. kendimi kötü hissediyorum.
4.
Stradivarius.
Öttüysem son derece sakin bir şekilde kasaya gidip cüzdanımdaki alarmı öldürmelerini istiyorum.
Stradi'den alınan çanta ve cüzdanlar kafasına göre ötüyor, evet.
5.
Aşırı sinir bozucu bir olay gerçekten. Birden tüm kafalar döner sizi bakar. mağazadan içeri girerken bir parti daha çalar o alarm işte o zaman dans.
en azından iki kez ötmeyi engellemek için ben mağazadan çıkmadan önce poşetleri şöyle bir kapıya doğru sallıyorum. Öterse hiç mağazadan çıkmadan kasaya geri gidiyorum.
Bir de ötme olayı, bazı mağazalarda kapı fazla hassas olursa olabiliyor. Bir keresinde gratiste başıma gelmişti. içerde ürünlere bakarken, kapıya yakın bir standın önüne gelince sepetimdeki ürünlerden biri ötmüştü.
6.
girerken ötmez de ne hikmetse çıkarken öter o alarm,mağazaların dandik alarm sistemleri yüzünden herkesin bön bön suratınıza bakmasına neden olur hayır bir de cevap bekler gibi eblek bir surata bürünürler.
Gizli alarm denen bir zımbırtı var bu normal alarmdan farklı,cüzdan çanta vs gibi şeylerin içindeki o minicik etiketin içinde çip gibi dikili oluyor,hah işte onu bulun ve kesin yoksa olur olmadık yerde dit dit dit öttürüp durur.
11 temmuz 2018 07:19
11 temmuz 2018 07:31
7.
Bu olay benim başıma hiç gelmedi ama tam aksini defalarca yaşadım. Özellikle Satın aldığım kitaplar migrosa ya da başka kitapçılara girerken ötüyor hatta bir keresinde kütüphaneden aldığım kitap çıkarken ötmemesine rağmen girerken ötmüştü de panik olmuştum.
Ayrıca bu alarm unutma olayını en çok eveshopda gördüm. En son tanık olduğum bir olayda kadının başına 2. Defa geliyormuş. Görevlilerden birisi poşetinizi kontrol edebilir miyim diyince kadın çok sinirlenip hep yapıyorsunuz aynı şeyi gibi bir cümleyle ürünleri iade etmişti. o şekilde suçlanmak kötü olsa da işin içinde ihmalkarlık olunca insanın sabrı kalmaz hak veriyorum kadına.
8.
İhmalkarlık hariç, tüm inditex mağazalarının çanta, cüzdan, ayakkabı ve aksesuarlarındaki stick alarm öldürülse dahi tekrar tekrar aktif olabildiği için sürekli olarak başıma gelen ve artık alıştığım durum. İç dikişlere, kumaş arasına dikilen bu alarmlardan kurtulmanın tek yolu ötmeye başladığında ürünü aldığınınız mağazaya götürüp alarm öldürücüye tutturmanız ne yazıkki
9.
Bu illet olay yüzünden kasiyer kadından stradivarius cüzdanımı kesmesini istemiştim nasıl olsa içte kalıyordu :(
10.
Sıklıkla başıma gelen olaydır. Artık alıştım ve gayet tepkisiz şekilde alarm öttüğü zaman aldığım üründeki alarmın öldürülmesi için kasaya yöneliyorum. Bir olay dışında her seferinde mağaza çalışanları tarafından özür dilenerek ve ürün alarmı etkisiz hale getirilerek olay halledildi. Bir kaç seferinde de kapıdaki alarmda sorun olduğu ve endişelenmemem gerektiği söylendi ve yine özür dilendi. Ancak olaylı olan hadisede, ben yine kasaya doğru yönelmişken bir mağaza (Mango) çalışanı el çantamı elimden almaya çalıştı, daha sonra da içine bakmaya ve elini sokmaya çalışırken, kıyameti koparmamla geri adım atmak zorunda kaldı. Çünkü bir mağaza çalışanı hiçbir şekilde sizin şahsi eşyanızı, üstünüzü arayamaz. Asla böyle bir yetkisi yoktur. Hatta sizin rızanız olmadan dokunamaz bile. Özel güvenlik görevlisi ise sadece şahsi eşyanızı metal dedektörüne tutma, x-ray cihazından geçirme ve sizden gerekirse çantanızı açmanızı isteme ve çantanın içine dokunmadan sadece bakabilme yetkisine sahiptir. Üst ve şahsi eşya araması sadece kolluk (polis) tarafından belirli durumlarda yapılabilir. Zaten bir çoğumuz biliyordur ama yine de hatırlatmak istedim.