1.
Gelecek günlerinizin demosudur, hatta öğrencilik en güzel günleriniz bile olabilir. Asıl zorluk mezun olunca başlıyor.
Kaçımız okul bitince hayallerimizi gerçekleştirebildik ki! Şahsen benim bir hayalim bile yok.
1 kasım 2016 22:25
1 kasım 2016 22:29
2.
acı çekmekten zevk almaktır ama istenerek okunuyorsa her şeye değendir.
Mezun olmuş süslülere katılıyorum. Okula başlarken benim de ne hayallerim vardı ama bitirmeme bir sene kala artık benim hayallerim de bir ssk emeklisi hayallerine eğrildi.
Benim gibi hala okuyan süslüler içinse, inşallah hiçbir projeden kalmayız ve otomatikman dönem uzatmadan bitiririz. Yemin billah tek dileğim bu
2 kasım 2016 00:12
2 kasım 2016 11:27
3.
bakın günlerden salı gecesindeyiz. saat 1:45. perşembe günü eskiz sınavım var ve benim plan çizimim bile hazır değil. yarın da sabahlayacağım son dakikada artık Allah ne verdiyse çıkacak yani. çok severek geldim ama her gün 'okulu bırakıyorum' lafıyla geçiyor. hocalar ne istediklerini anlatmıyor, sizin bulmanızı istiyorlar. geçen sene final jurisine 1 hafta kala sevgili(!) hocam yaptığım maketi parçalayıp çöpe atmış, 1 hafta önce tamam dediği çizimimin üstüne kırmızı kalem ve kocaman harflerle 'VASAT' yazmıştı. ben hala inatla bu bölümü okumaya çalışıyorum :d eğer uykusuzluğa, yorgunluğa, yaptığınız yanlışları (gizlinot: teknik çizim kalp ben) milimetrik olarak ölçüp biçmeye ve bunlarını her seferinde teker teker düzeltecek bir sabır kotanız yoksa bu bölümü tercih etmenizi tavsiye etmem. ayrıca ailenizin maddi durumu da bu bölümde çok önemli. yanlış anlaşılmak istemem ama bölüm o kadar hem maddi hem manevi açıdan zahmetli ki ciddi anlamda insanı her anlamda yıpratıyor. bence mimarlık okumak diye bir şey yok. okumaya çalışmak var (gizlinot: swh)
ps: mimarlık değil iç mimarlık öğrencisiyim. sahi. siz bizi niye sevmiyonuz ya?
4.
Acilin basligim gelmis,
Tam da yine mimarlik okudugum icin kendime soverken gordum bu basligi. En kisa ve net tanimi arkadaslariniz gezerken (ve uyurken) sizin onlara uzaktan imrenerek ve soverek bakmanizdir. Mimarlik ogrencilerini goz alti torbalarindan taniyabilirsiniz
5.
dışı seni, içi beni yakar....
okurken derdi ayrı, mezun olduktan sonra ayrı...
okul hayatında kitaptan okuyup, dersi dinleyip sınava girmek kadar güzeli yok.. diğer bölümlerde 2x2=4 eder ama bu bölümde sonuç 4 den başka her şey olabilir.. hatta numerik bir değer bile olmayabilir..
ne siz sorun ne ben söyleyeyim.. derdim depreşti yine..
uzak durun süslüler.. acıya gerek yok...
6.
endüstri ürünleri tasarımı okuyorum.bunu yazdığım için eksileneceğim ama bu mimarlık okuyanların tribini hiç anlamıyorum.Burada yazılanları kast etmiyorum kesinlikle.Birebir muhatap olduğum kişilerden yola çıkıyorum.Projelerini hakkıyla yapanlara saygım sonsuz.Ama bakıyorum sanki bir onlar çok çalışıyor, bir onlar uykusuz,bir onlar proje yapıyor,bir onlar maket yapıyorlar.çoğu sanatçı triplerinde ama eline kalem versen düz çizgi çizemiyorlar.oysa ego sahibi olmayan kişilerin projeleri daha güzel oluyor.Gözlemlerime göre mimarlık egosu diye bir şey var.İş hayatında geçiyordur mutlaka.
2 kasım 2016 14:58
2 kasım 2016 16:21
7.
severek, isteyerek yapıyorsanız tüm uykusuz gecelere, korkunç jürilere, egosu yüksek hocalara rağmen dünyanın en güzel şeylerinden biridir bana göre.
bitmeyen projeler, hakaret eden hocalar, okulda sabahlamalar, 20 tane a1 boyutunda paftayı rapidoyla çizerek yetiştirmeye çalışmalar, maket yaparken sabahın dördünde elinde maket bıçağıyla uyuyakalmalar daha neler neler.
gözüm iltihaplandığında bile tek gözle çizim yetiştirmeye çalıştığımı bilirim.her bir çizgiyi 3 kere silip tekrar çizmek zorunda kalmıştım, her seferinde yamuk oluyordu.siz siz olun denemeyin tek gözle çizim yapmayı.
4 sene hocalara bol bol söverek ama çok da severek okudum. şimdi masterın 2. yılındayım ve okuduğum okuldaki hocalar daha beter çıktı Türk hocalardan ve sövmelerim devam etmekte. ama mimar olmak çok güzel be. bir şeyler tasarlamak, yaratabilmek, her detayı üzerinde çalışmak... çektiğim her sıkıntıya değer.
8.
sevmeden asla ama asla yapılmayacak şey.
mezun olunca, işe girince de değişmiyor bir şey. koşturmaya devam. bir süre sonra hayat tarzınız oluyor zaten.
9.
niyeyse gözümde en çok abarttığım bölüm.
o koca koca maketleri taşıyan öğrencileri gördükçe içime sıkıntı basıyo, otobüslerde metrobüslerde filan taşıyolar bi de onları. gece saatlerce uğraş yap getir sonra bi de geri götür. ciddi emek valla.
buradan bütün mimarlık öğrencilerine bol sabır diliyorum.