6. yaklaşık on senedir kullandığım güneş koruyucu türü. zaten eski nesil kimyasal filtre içeren güneş kremlerini hiç kullanmamakla birlikte; yeni nesil kimyasal filtrelerden oluşanlarını veya "hibrit" tabir edilen formlarını da çokça deneyimledim. hangi markayı denemiş olursam olayım bir müddet sonra cildim "ısilik" benzeri reaksiyonlar göstermeye başladı. kimyasal filtreler vücudumda bir sorun yaratmasa da, yüzümde ciddi anlamda alerjik reaksiyona sebebiyet veriyor. bu sebepten "acaba bu sefer olur mu" diyerek başladığım her güneş kreminin yüzde doksanını vücudumda, ellerimde kullanmak durumunda kaldım ve emektar mineral koruyucuma geri döndüm. evet, mineral koruyucular bir miktar beyazlık/parlaklık bırakabiliyor ama bu benim için sorun değil, hatta hoşuma bile gidiyor çünkü o "glowy" görünümü seviyorum. zaten highlighterların/bazların da olayı bu; ışığı yansıtıcı mineral kullanmak. çinko oksit, titanyum oksit gibi. ışık geldiğinde hoop geri yansıtıyor ve sağlıkla pırıldıyoruz.
bence mineral güneş koruyucu konusunda en büyük handikapımız ülkemizde asla yeteri kadar çeşitliliğin olmaması. sürüsüne bereket kimyasal filtreli güneş kremi bulabiliyoruz fakat %100 mineral istediğimizde seçeneneklerimiz oldukça kısıtlı ne yazık ki. belli başlı bir kaç avrupa dermokozmetik markası (ki bir çoğu gerçekten yüzü bembeyaz yapıyor) ve bazı pediatrik kremler dışında, hem bakım yapan hem zengin içerikli hem minimum "white cast" bırakan bir ürün bulmak neredeyse imkansız. böylelikle, çok esmerseniz veya cildiniz çok yağlıysa mecburen kimyasal filtrelere yöneliyorsunuz. bu konuda amerika çok acaip; herhangi bir drugstore'da bile envai çeşit mineral filtreli güneş kremi bulabiliyorsunuz. mesela cethapil'in, neutrogena'nın, cerave'nin filan öyle güzel içerikli mineral güneş kremleri var ki, görünce çok şaşırmıştım. keşke buraya da gelse...