1.
24-25 yaşlarımdayken maruz kaldığım davranış biçimi.
o zamanlar adının mobbing olduğunu bilmiyorduk. gerçekten çok zor bir dönemdi. tek başıma zor oldu dayanmak ama tekrar ayağa kalktığımda çok şey öğrenmiştim.
hayat; zaman içerisinde "mobing yapanları"mı tek tek kötü durumlarda karşıma çıkartmıştır.
ilahi adalet.
2.
bitirme tezim mobbing üzerineydi. bundan 9-10 sene önce örnekleme bulmak, ya da adı konulmuş vakaa bulmak neredeyse imkansızdı. ama şimdi, resmen bir "işten ayrılmaya zorlama" yönetimi olarak uygulanıyor. maalesef hala tedbir ve caydırıcı bir cezai yaptırımı yok.
ha bu arada, 9 senelik firmamdan, son altı ay çalışmaya başladığım yöneticimin düzenli ve sistemli mobbing uygulaması üzerine ayrıldım. terzi kendi söküğünü dikemeze harika bir örnek oldum :(
3.
türkçe karşılığı" bezdiri" olan ve daha önceki iş yerimde sıklıkla karşılaştığım durum. siz ortalık karışmasın, insanlar birbirine girmesin diye uğradığınız mobbingi açık etmezken, bu tavrınızı acizlik olarak algılayan ve mobbing uygulayan insanlar dozunu giderek artırmayı seçerler. çünkü beslendikleri şey huzursuzluk. sonuç itibariyle nolur, bir gün bir yerde patlarsınız herkes kendine ve hizaya gelir. ben bunu yaparsam her şeyin daha kötü olacağını düşünmüştüm ama hiç öyle olmadı. iyi ki müdahalede bulundum. deli deliyi görünce değneğini saklarmış. mobbinge uğrayan süslüler varsa, benim geldiğim bu noktaya bir an önce gelmelerini canı gönülden dilerim.
4.
şu no: 159387 girdimde de bahsettiğim üzere, özellikle yandaş bir eğitim kurumunda eğitimci olmaya çalışıyor iseniz sık sık başınıza gelebilecek olan durumdur. iş ortamını size dar etmeye çalışanlar olur, sizi outsider olarak hissettirmeye çabalarlar. hangi birini anlatayım ki? bu ülkede her türlü mesleği yapmak çok zor. kamu/özel demeden her yerde oluyor bu mobbing olayları. yıpratma politikası diye adlandırılan bu yöntem sayesinde binlerce insan işten çıkarılıyor veya istifaya zorlanıyor. ama akademik ortamlarda yapılanları daha bir çirkin ve göstere göstere yapılıyor.
5.
Devlet kurumunda çalışıyorum,
toplantıda başkan sürekli kapıyı açık tutturuyor sekreterine
ve hiçbir şekilde elini verip selamlaşmıyor.
Geçenlerde yine odadayken, sekreteri ben çıkıyorum başkanım sizin odanın kapısını açayım dedi kıza o anahtarı öyle bir fırlattı ki ben kötü oldum( beyimizin eli değmicek)
namaz kılıyormusun diye sormuş geçenlerde bir arkadaşıma
bu nedir?
Neyin kafası?
Senin siyasi görüşüne,dini görüşüne katılmak zorundamıyız?
6.
İstifa ettiğim iş yerinde bolca maruz kaldığım medeniyetin ne kadar gelişirsen geliş bazı zihinlere hiç uğramadığı eylemler bütünüdür.
İstifa sebebim mobbing değildi elbette, bununla mücadele edebildim hep ama o kadar acımasız ki iş ortamı hele kadınsan hele bir de anneysen...vay.
Emzirme Hakkı bana yasal olarak verilmiş mesela. O Hakkı kullanmamı istemeyen yöneticiye maruz kaldım ya. Dile getirmesi bile çirkindi. Çok iş var, gitmesen ? Valla kusura bakma, çocuğumun emme hakkını kimseye yediremem. Bu yönetici de kadındı ve anneydi !
Bu başıma gelen en sık karşılaşılan örneklerden biri aslında çoğu mobbing o kadar tanıdıktır ki mobbing yediğinizi anlamazsınız bile.
7.
Yaklaşık 1 hafta önce (bkz: Yapı kredi) bankası çalışanı bir kadının ölümüne sebep olan baskı çeşididir. Rossman, gratis, watsons olsa yıkılırdı burası. Ama ben tek bir girdi gördüm, onu da yanlış hatırlamıyorsam. Gözlüklerinizi çıkarın, çalışma hevesi olan arkadaşları uyarıyorum, en büyüğünden, en küçüğüne tüm şirketlerde bir şekilde mobbing vardır. O yüzden o önümü kapadı, bu beni takip etti demek yerine daha geniş bir şekilde bakmaya çalışın.
8.
Olmadığı yer var mı, ben bugün daha hastanede profesör olurken okuduğu kitaplar arasında insanlığını bırakmış birinden hakaret yedim, hem de hastaların önünde, hem de suçum yokken. Azarlanmaya bile alışmıştık ama bu ağır oldu yani.
9.
bir kolejde staj yaparken zümrem tarafından sık sık başıma geldi.
çocukların yanında asla surat asmamak, devamlı gülümsemek, bir şeye üzülsek bile belli etmemek gerekir. sınıfta mobbinge uğradım üstüm olan zümrem tarafından. sonra gitti sınıftan. belli etmedim sanıyordum ama etmişim meğer. çocuklar gelip sarıldı bana, üzülme dediler o kadar mutlu oldum ki. körpecik çocuklar, eşek kadar olan seni teselli ediyorlar. <3
10.
gözümüze gelişmiş görünen, fakat (henüz halen) son derece kaba saba ve ilkel bir teknolojiye sahip demir çağındaki karanlık dünyamızda, insan insanın kurduyken yaşadığımız milyonlarca ego merkezli olumsuzluktan sadece biri... umudumuz dünyanın 300 yıl sonra filan (yok olmazsa) belki daha iyi bir yer olması, mobbing filan kalmaması. insanın en nihayet sürüngen beyninin güdümünde olmaktan öte bir şeye doğru evrilebilmesi yani...
bilinçsizlik halinde sözümona var olabilmek için, şu yek diğerini yok etme, başkası üzerinde güç kurma arzusu; ister mobbing ister başka şekillerde tezahür ediyor olsun, en sonunda nükleer savaşlar vb.'yle dünyamızın damına koyacak olan aynı şey. evet o kadar ciddi. düşününce hani, inanmazsan... arz ettim.