moda kurbanı

1. ukte (yazar: femme)

moda otoriteleri tarafından sunulanı olduğu gibi alıp tüketen insanların yaşadığı durumdur.. kendi tarzı içinde kaybetmeyip, her sezon vitrinlerde olanı alıp giyenin düştüğü durumdur aynı zamanda.. "moda olan"ı kendi tarzıyla birleştiren kişi hem şık görünür, hem modayı takip ettiği belli olur ancak "moda kurbanı" olan her sezon tarz değiştirir.. bu kişileri bir sezon neonlar içinde dolaşırken diğer sezon gotikliğin zirvesine tırmanırken görebilirseniz :) ünlülerde en çok dikkatimi çeken (gbkz: hande yener)'dir

bir de moda programlarında sıkça kullanılan tabir diye kısa tanım da verebiliriz elbette

2. aklıma direk duygucan'ın eyıport feşını geldi

3. ben bu duruma farklı bir açıdan bakmak istiyorum. işin aslı bana garip ve değişik hatta ilginç gelen nokta şu; moda öyle bir halde ki, üç sene önce "of harika bir model çok beğendim" denilen bir ürün için beş sene sonra size "iğrenç bunu asla giymem" dedirtebiliyor. ve her sene aslında bazı markalarda sürekli üretilen bir modeli (gizlinot: adidas superstar, nike cortez vs ) ya da belli bir tarza ait olan bir modeli (gizlinot: kovboy çizmesi, oduncu gömleği vs. ) alıp birden sizin gözünüze sokup bu sene de buna bayılacaksın diyor. benim anlamadığım nokta şu; bir çok model daha önce de vardı ve olacak da, neden moda olduğu sene gördüğünüzde bayıldığınız bir şey daha önce de gördüğünüzde sizi etkilemiyor? ha etkilemiyorsa benim için moda kurbanı olmak tam olarak da budur.

edit: açıklama ihtiyacı hissettim çünkü bahsettiğim nokta moda olan şeyleri giyip giymemek değil tabi ki beğendiklerimizi alıyoruz giyiyoruz artık seçenek de çok. bahsettiğim nokta çok farklı. umarım doğru anlaşılabilirim.

4. ince kaş modayken kaşlarını inceltip küstüren, şimdi ise kalın kaş moda olunca kaş kalemleriyle ya da farlarıyla kalınlaştırmaya çalışan, yetmeyip dövmemsi işlere(gizlinot: microblading) girişen kadınlar için denebilir. bence yaklaşık 8 yıl sonra ince kaş tekrardan moda olacak, kesin yani.