makyaj vloggerı

11. İnstagramdan keşfederek izlediğim, blogunu takip ettiklerim az ve öz aslında. Sempatik ve güzel olmaları yanında hem ürün bilgisi vermeleri hem makyaj stilleri bakımından seviyorum onları; makyajguncesii'nin sahibi Ayşegül, seaofmls'nin sahibi Melis, chunlibeauty'nin sahibi Buse, shaaanxo'nun sahibi Shannon :)

12. chloe morello gibi güzel olmalı yakıştırmalı yine chloe gibi sevimli olmalı ki kendini izletmeli.

13. (yazar: szentmou) 'nun (link: http://www.youtube.com/user/GregoryGORGEOUS/videos kanalı burada) diye bahsettiği blogun sahibi bir transeksüelmiş ama höh. o kadın değildiyse ben hiç bi zaman değildim! kendimi banyoya kilitleyeceğim. evet.

büdüt: link

14. (yazar: jerrida)'nın (no: 0) numaralı girisinde bahsettiği durum, tam olarak makyaj vloggerlarının suçu değil. ancak onların da etkisi yok diyemeyiz.

bu küçük kızımız, hepimizin o yaşta olduğu gibi, özeneceği örnek arayışında. internette özgür gezerken denk geldiği ya da belki ablasının sürekli takip ettiği makyaj vloggerlarını izleyip heveslenmiş. internet, batman'in düşmanı twoface gibi bir çocuk yetiştiricisidir. İyi sitelere denk gelirse çocuklarınız, mükemmel yetiştirir. yanlış siteler ise tam tersi. Ben, şansıma, iyi sitelere denk geldim ama bizim çocuklarımızın o kadar şanslı olabileceğini sanmıyorum.

Çocukluğun getirdiği saflık ve masumluk, içinde bulunduğu tehlikeden bihaber kılıyor kızımızı. Bu video, sanal zorbaların eline düştüğü anda sayfalarca hakaret yiyecek kızımız, dalga geçilecek, küçük görülecek.

Hepimiz küçükken önemli işler başardığımızı sanardık; belki o dönemler internet olsaydı, çoğumuzu yerin dibine geçirecek tavır ve hareketlerde bulunmuşuzdur. bu küçüğün talihsizliği, internete kolay erişebildiği bir dönemde çocuk olması ve bu videoları internete koyarken kendisine "yapma etme" diyen bir ebeveyninin olmaması. ben şu an "eğleniyor işte" gözüyle görsem de, herkes böyle görmeyecek. internet zorbaları yüzünden yardım çığlığı atan, dayanamayıp intihar eden ve aramızdan ayrılan bir sürü örnek var dünyada, Amanda Todd gibi. bizim geçmişimizde ise, internet zorbalığına maruz kalanlar arasında benim tanık olduğum (gbkz: londradabirtürkkızı) ile (gbkz: pinkfreud) var. İkisi de nispeten az hasarlı kurtulmuş görünüyorlar bu sanal linç girişiminden. ama yaşı daha ufak olan bu kızın sonu ne olur, bilmiyorum.

bir diğer tartışma konusu, bu yaştaki bir kızı güzel ve makyajlı olmaya yönlendiren nedir? (link: http://www.youtube.com/watch?v=Ei6JvK0W60I işte bu.) çekinme tıkla, bir dakikacık bir reklam zaten ama kısalığına rağmen izlediğim en çarpıcı videolardandır. yani bu yaştaki bir kıza "niye makyaj yapıyorsun?" diye hesap soramazsınız, sistematik bir beyin yıkama var her yerde. Televizyon açıldığında etrafındaki kadınlar "bugün ne giydim" izliyor, "aşk-ı memnu" dizisindeki bihter'in kıyafetine iç çekiyor, diyet tarifi izliyor, özetle güzellik ve güzel olmak her saniye övülüyor. biz bile şu an adı "süslü" olan bir sözlükteyiz ve güzelliğe övgü ise olay, bu açıdan pek farkımız yok.

makyaj vloggerlarına dönersek, birini makyaj vloggerı olmaya iten şey, yeteneğinin yanı sıra buna talep olduğunu bilmesidir. "Aa bak, X'e bedava ürün gönderiyorlar, ben de onun kadar iyi makyaj yapabilirim ki? bana da ürün gönderirler böylece. üstelik ünlü olurum." beklentisi var çoğunda. Zira (bu sözlükte tavsiye edilenleri istisna sayıyorum), genel olarak birbirinin kopyası ve başarısız bir sürü türk vlogger ortaya çıkmış durumda. Üstelik benim kibirli "başarısız" tabirime rağmen, en az 1000 kişilik izlenme sayısına ulaşmış çoğu. demek ki başarısız değiller. demek ki fıkra ne kadar kötü olursa olsun, gülen varsa o fıkra kötü değildir. demek ki takip ediliyorlar, demek ki talep var, o zaman arz da olacak. genel olarak youtube'u birilerini meşhur etmek için kullanan biz takipçilerin bu konuda suçu daha büyük.

Fight Club'da güzel bir söz vardı: "bizler tarihin ortanca çocuklarıyız. bir amacımız ya da yerimiz yok. ne büyük savaş yaşadık, ne de büyük buhranı. bizim en büyük buhranımız, hayatlarımız. televizyonla büyürken milyoner, başarılı film artisti ya da rock yıldızı olacağımızı sandık. ama olmayacağız. bunu yavaş yavaş öğreniyoruz. ve bu yüzden çok kızgınız."

ünlü olup kolay yoldan para kazanmak herkesin arzusu. bu buhrana kapılıp, özendiği süper yıldızların hayatını yaşamak isteyen vloggerlar, takipçilerinden gelen "bize makyaj koleksiyonunu göster", "bize odanı gösterir misin?" gibi istekler sonrası ufak boyda bir selebriti havası yaşamıyorlar mıdır sizce de? siz bu tür videoları takip ettikçe, vloggerın önerdiği rimeli gidip alarak, o rimeli o vloggera gönderen firmayı kendisine para kazandıran vloggera daha fazla bedava ürün gönderme konusunda teşvik ettikçe, o vloggera firmaların ürününü överek reklam parası kazandırdıkça, vlogger olmak isteyenlerin sayısını arttırırsınız.

buna küçük kızlar da dahil.

not: (gbkz: gösterişçi tüketim) başlığına da selam çakalım buradan.

15. makyaj içerikli videolar çekip paylaşan kişi diyerek tanımı yaptıktan sonra konuyla ilgili yorum yapmak istiyorum.

(yazar: jerrida)nın dediklerine tamamen katılıyorum, ama işini gerçekten bilgi sahibi olarak ve samimi olarak yapan (gbkz: sebi bebi), (gbkz: pembe defter) gibileri hariç tutuyorum. başka bir başlıkta bahsettiğim, komik olduğunu düşündüğüm oda turu videosuna yaptığım yoruma "zaten talep var ki çekmiş" diyenler oldu. ee zaten esas sorun da bu değil mi arkadaşlar? talep. vlogger dediğimiz bu kişiler laf olsun, birileri izlesin, "layk" etsin diye değil, bilgilerini paylaşmak için video çekiyorsa onlara zaten diyecek hiç birşey yok. ama tuhaf olan ve komik olan, işini ciddi olarak yapan kişilerden özenip de tamamen boş içerikli şeyler çekenlerde değil mi?

diğer bir konu da şu: (yazar: jerrida)nın da dediği gibi daha çocuk yaşta kızların özenip video çekmesi, bunu paylaşması... çıkıp birisi küfür etse (böyle kötü niyetli çok kişi var internette malum) ya da kız yanlış şeyler uygulayıp yüzüne gözüne zarar verse daha mı iyi? ne de olsa talep var, izleyeni var deyip de geçiştirilecek bir konu değil bu. acaba bu kızların annesi bu durumdan haberdar mı? ha eğer annesi kızının yaptıklarından haberdarsa ve izin veriyorsa diyeceğimiz pek birşey kalmaz zaten. ama öyle ya da böyle, ben yine de eleştirimi yaparım burada veya başka bir yerde. sonuçta düşüncelerimizi paylaşıyoruz.

16. Genel olarak baya boş bir iş olarak gorsem de eğlence amaçlı takip ettiğim Youtube kişileri. Bir de bunların ben genelde rutin videolarını izlemeyi cok seviyorum( sabah akşam vs) ancak özel hayatlarıyla ilgili çektikleri videolar sıkıcı ve saçma gelıyor bana ama onları da bu videolar için takip eden bir kitle var tabi onları memnun etmek istiyorlar anlıyorum. Ama yani sevgilini/kocanı yanına alıp hadi bana makyaj yapama ve gülelim (?) tarzı videolar (bkz:my boyfriend does my makeup) gereksiz oluyor kendi fikrimce.

17. 10 - 15 yaş grubu çocukların bu duruma gelmesinde vloggerların payı vardır elbet ama sorumlulukları olduğunu düşünmüyorum. O çocuklar o videoları izlerken anne babaları nerede? Neden o özendiği kişilerin, yaşlarını, bunu yapma nedenlerini ve konu hakkındaki görüşlerini çocuklarıyla paylaşıp bilinçlendirmiyorlar onları? Ben de özenirdim küçükken annemin rujlarını sürerdim doğru, içgüdüsel bir şey bu bence, ama o çocuk işi o kozmetik ürünlerini alıp kamera karşısına geçmeye kadar götürürken anne babası nerede acaba? Açıkçası vloggerların kanallarının altında "............. abla seni çok seviyorum" yorumlarını okuduğumda çok üzülüyorum. İyi bir nesil gelmiyor arkamızdan o kesin. Fakat bunun sorumlusu olarak anne - babaları tutuyorum ben sadece. youtube'u üç aşağı beş yukarı takip eden kişilerin de tanıdığı, 10 - 15 yaş aralığına giren bir kızı örnek vericem şimdi size. Benim beğendiğim bir vlogger olan görkem karman'ın kardeşi. Asıl bir şeylere özenecek olunsa, o özenirdi değil mi? Yan odasında bir sürü makyaj malzemesi, vlogger bir abla. Ama vloglardan gördüğüm kadarıyla kendisi tam da yaşının gerektirdiği şeyleri yapan bir kız. Belli ki ailesinden gereken ilgiyi görmüş ve doğru yönlendirilmiş. Ben oturulup bir şeyler izah edildikten sonra, çocukların bu tip davranışları sergileyeceklerini düşünmüyorum.

Ayrıca insanları "beş para etmez" olmakla itham etmek de çok doğru bir şey değil bence. Youtube'u meslek olarak yapanlar var. Evet belki bu kişiler ağır beyin gücü ya da fiziksel güçle para kazanmıyorlar ama artık alternatif meslekler çok arttı. Eskiden bloggerlara da çok laf atılıyordu, onlar bir nebze kabul gördüler şimdi vloggerlar eleştiriliyor. Bunu hakkıyla yapıp para kazananları ben takdir ediyorum açıkçası. Bir gelir çünkü bu. İşsizlik durumları malum, evde boş boş oturup işsizlikle savaşacağına, hakkıyla video çekip, editleyip beğenildiği için izlenmek ve para kazanmak güzel bir şey bence. Şu zamanımızda mezun olup iş bulamayıp evde oturanlar o kadar çok ki. İTÜ' de mühendislik okuyup aylarca iş bulamayan kişiler tanıyorum, kendim de master bahanesiyle yurt dışındayım ama döndüğümde o acı gerçekle karşılaşır mıyım bilmiyorum. Özellikle kadınların hakim olduğu bir komünite youtube ve ben kadınların maddi bağımsızlık sahibi olmalarını çok önemli buluyorum.

Tamam biliyorum konudan oldukça saptım ama, işe bir de bu yönden bakmak lazım insanları boş diye nitelemeden önce. Bir de tabii anne - baba o sırada ne yapıyordu diye sorgulamak ..

18. suyu çıkmış olan hadise. evet artık hadise.

servet düşmanı olarak itham edilmem pahasına;

ben farklı ciltler için farklı fondötenler olduğunu, macin ne kadar süpersonik bir marka olduğunu, gratis indirimlerini, naked paletlerini, makyaj bazı denen bir şey olduğunu ve daha nicelerini (gbkz: görkem karman)dan öğrendim. çok da uzun zaman önce değil, hepi topu 6-7 ay olmuştur. onu da oda arkadaşımın youtubeda dolaşırken tamamen bir vidyosuna rast gelmesiyle tanıdım. ve şu an her ay harçlığımdan nasıl para ayırsam da benefit push-up liner alsam, maskara alsam, faux rujum olsa diye dertler içerisindeyim bilinçaltımda. 15 yaşımda olsam almıştım ama. şimdi en azından içimde daha olgunca bi ikinci sesim var saçmalama sen kimsin de eyelinera 100 lira vereceksin diyen. 15 yaşındaki çoğu kızın yok. onu bi bilelim.

öncelikle vloggerlık bir iş değil. kimse kusura bakmasın. şuna saygı duyarım; adam bu konuda eğitim almıştır. freelancer çalışıyordur fakat bilgilerini paylaşmak, sosyal medyada bu konudaki bilgisi ve deneyimiyle bir yer edinmek istemiştir. hakikaten bilgilidir, güzel makyaj taktikleri verir, piyasaya hakimdir ve hem yüksek hem düşük bütçeye bir şekilde hitap eder. hayat kurtarıcı bilgiler verir. herkesten sonra 10. kere mac pro-longwear concealer övüp 25. kere kiehl'sin avokadolu göz kremine ne kadar bayıldığını anlatmaz. aklımda kalanları yazıyorum şimdi, kişisel iğneleme yaptığımı düşünmeyin.

demek istediğim şu, ortalıkta türemiş bir sürü vlogger var ve hepsi de işinin piri vloggerların ve aslında genelde görkem karmanın türevleri. ben vlog çekilmesine, 50 soruda beni tanıyınlara, çantamda ne varlara karşı değilim, herkesin yapmaması kaydıyla. kendisini çok izlemesem de bilgisini ve yeteneğini takdir ettiğim için örnek gösteriyorum, (gbkz: sebi bebi)yi tanımak isterim. ama sadece onu tanımak isterim. 50 bin başka bir türevini değil. çantasında ne olduğunu yalnızca "hmm bak bazı ürünlerin seyahat boyu varmış çantaya atılan, hakikaten tam boyunu götürmek ne kadar saçma" gibi ya da "evet aslında çantayı makyaj malzemesiyle doldurmaktansa sadece şunu almak mantıklı" gibi şeyleri öğrenmek için isterim. istemediğimse, vloggerın nekadar zengin olduğunu bilmek. gerçekten hissettirmesin adam bana bunu. vloggerlar işte burada hataya düşüyor.

zenginlik zaten insanoğlunun istemsizce özendiği en ilk olgu. çantalar dolusu gratis poşetlerinin boşalışını izlemek, macte kendini ne kadar kaptırdığını dinlemek ya da chanelin krem allıklarının her renginin dayanamayıp alınamayacak kadar güzel olduğunu ve hakkaten alındığını izlemek izleyicilere inanılmaz haz veren bir şey. o kadar haz veriyor ki, yetmiyor doğal olarak. zengin olan parası yeten gidiyor alıyor hemen. parası yetemeyen de iki tane rimmel kalemle mutlu oluyor, baby lipslerin türkiyeye gelişini instagramda baby lips temalı nail art fotoları paylaşarak kutluyor. zengin olan bunları aldıkça ve ne kadar güzel olduklarını iyice dinledikçe, tam olarak neden güzel olduğunu bilmese de bir bilgisi var, artık paylaşabilir. o da chanel krem allık kullanıyor ve güzel olduğunu biliyorsa, o da artık makyaj biliyor. böylece diğer vlogger türevleri oluşuyor. "high-end vloggerlık"

ürün bilmek= makyaj bilmek çünkü.

küçük yaşta çocukları özendirmek konusunda girmek istemiyorum çünkü bu nesillerin doğal işleyişi bence. vloggerlar belki hatalı, belki değil ama o çocuk öyle olacak zaten. justin bieber da dinleyecek. nesli onu gerektiriyor. tartışmaya pek açık değil bence.

ama makyaj vloggerlığının "iş" olarak algılanması ya da benim tarafımdan bir türlü algılanamaması, ayağa düşmesi, alabilirliğin yapabilirlik zannedilmesi bunların hepsi adam akıllı vloggerların yanlış uygulamalarından kaynaklıdır. vidyoda oturup sephoranın kasasında aslında 90 lira sandığın 150 liralık fondötene nasıl "neyse kalsın" diyemediğini anlatırsan adam onu sanır makyaj bilmeyi. iyi makyajın pahalı ürün demek olduğu izlenimini verirsen 10 yaşında sana manevi abla diye hitap eden kızlardan kurtulamazsın, her gün vidyo da ister senden, çekmiyorsun diye kızar da. makyajını izlemiyor çünkü o senin, hayatını izliyor, paranı izliyor. onu bi anla.

çok fazla vlogger izlemiyorum, bildiğim üç beş adam vardır.(gizlinot: 10 15 vidyosunu baştan sonra izlemiş olduğum anlamında) en çok da görkem karman izledim. bu yüzden örneklerim kısıtlı bu kadar.

ayrıca artık firmalardan ve özellikle watsonstan hediye olarak gelen ürünlerin beğenilmediği olmuyor. vloggerlık bence ürün tanıtmaya, pazarlamacılığa dönüştü. buna iş diyorsanız, evet iş bence de.

düzgün de yabancı örnekleri var neden biz bişeyi tam yapamıyoruz ey güzel halkım.

ha bi de (gbkz: londradabirtürkkızı) var bak. o da vlogger, diğerleri de.

okumadık özet geç derseniz; servet düşmanı değilim ama bir vlogger parasının almaya yettiği ürünlerle değil makyaj bilgisiyle önce çıksın isterim.

19. bu işten para kazanılır mı bilmiyorum, izliyor muyum? bilmem, bazen bakıyorum şunu nasıl sürmüş diye. pek hakim değilim bu işlere açıkçası, çoğu durumu da bu başlık altındaki yazılar sayesinde öğrendim. bana göre sorun şu, herhangi bir makyaj yapılırken sürekli mac, nars ıvır zıvır marka kullanıp bunları gözümüze sokmaları. bende bile izlediğimde o markalarla yapmazsam o sonucu alamayacağım düşüncesi doğuyor. ister istemez insan "aa mac in şu rujunu almazsam bu makyajı yapamam" diyor. elbette yüzümüze sürdüğümüz ürünlerin içerikleri, kalitesi önemli ama insanların çoğu bu videoyu far nereye sürülürse derinlik katar, allık nasıl sürülür diye izliyor. ama izleye izleye amacından sapıyor izleyen. nars ın bıdı bıdı numaralı kırmızı rujunu mac in ıvır zıvır fondoteniyle uydurmazsam olmaz mı yani?

marka tanıtımı ayrı bir şey. telefon, bilgisayar tanıtımından bir farkı yok bana göre. ama eğitici videoda yapılan makyajlarda markalar gözümüze sokulmasın, teknik anlatılsın. videonun sonunda alt yazı geçsinler ne bileyim.

bir de şu "video sonunda layka tıklamayı unutmayın :)))))" sevimsizliği de bir anda bitsin. işte o noktada ticari olduğu ortaya çıkıyor.

20. bu iş gerçekten çığrından çıktı. evet bi zamanlar faydalıydı. gülüyorduk, eğleniyorduk. ama bitti. allah aşkına amerika'dan avrupa'sına bütün vloggerlar patır patır birbirinin aynısı videoları çekiyorsa bunun kime ne faydası var yaa? türkiye'den oda turları, yurtdışından "my boyriend does my makeup"lar, ya da çizerek yapılan işte hayatım böyle akıp gitti temalı özgeçmişler... bana sormak istediğiniz 50 sorular falan.... kime ne bunlardan? "beğenmeyen izlemez" diyip çekiliyorsunuz köşenize. zaten izlemiyorum. ama izleyenler var. dermokil el kremini bb cream öncesi yüzüne uygulayarak makyaj yapan ilkokul öğrencileri var youtube'da. ve bunun sorumlusu sizsiniz. bu çocuklara napıyorsunuz yaa, ne hakla yapıyorsunuz bunu?

(link: http://www.youtube.com/watch?v=F_JDOQuM2KQ al işte!)

yavruuuum, yavrum! ".........." yavrum! kör olacak, ölecek; hala tutturmuş bu kapatıcı size az geldiyse şöyle de yapabilirsiniz, böyle de yapabilirsiniz... acı çeke çeke makyaj dersi veriyor bize. niye yapıyor bunu biliyor musunuz, "....." ablaları yüzünden yapıyor. ne kadar "..." olduğunuzu anlayamadığı için yapıyor. youtube'da on binlercesini çektiğiniz okul makyajlarına bir tane de kendisi ekleyip, sizin gibi havalı olabilmek için yapıyor.

bu sözlükte de vloggerlar var biliyorum. bu entryi okuyacağınızı biliyorum. kim olduğunuz, ne iş yaptığınız beni hiç ilgilendirmiyor. ".....", "... .... ....." insanlarsınız. maybelline babylips'ten bir tane daha kapıp onu ballandıra ballandıra youtube'da tanıtmak sizin için "... .... ...... ...... ...... ...". istediğiniz kadar "hayır öyle değil" deyin, istediğiniz kadar "beğenmeyen izlemesin" deyin, "o halde senin bu sözlükte ne işin var?" deyin... bu çocukların bu "....." videoları çekmesinin sebebi sizsiniz.

lütfen, lütfen! "............." dünyayla paylaşmak konusunda bu kadar hevesli olmayın. sizden zaten umudum yok ama bu çocuklara yazık.

edit: hala saygı çerçevesi falan diyen yazarlar var. saygı duymuyorum. benim tarafım genç kızlara ve çocuklara; güzel olmayı, ünlü olmayı, bir işe bu şekilde yaranacağını youtube videosunda 12. naked paletini bitirdiğini anlatırken empoze eden insanların tarafı değil. gıcık olmak, sinir olmak, beni bir şeylerle itham etmek de bunu değiştirmeyecek. truth hurts.

edit 2: tırnak içindeki noktalar uğradığım sansürü gösteriyor. bişilere zarar verdiğim için entrym silinmiş. düzenlenirse tekrar yayınlanacakmış. bu beni provokatif olmaktan vazgeçirmeyecek. boşlukları okuyucuların hayal gücüne bırakıyorum o yüzden. eminim, tırnak içlerini benim kelimelerimden çok daha ağırlarıyla dolduracaklardır.