odtü vs bilkent

1. Tarafımdan

"Yalnız iyi güldüm.

Fakat tam güldüm."

Şeklinde tepki verilen karşılaştırmadir.

2. Bilkenti bilemiyorum ancak ODTÜ nün yegane amacının insanı kanser etme olduğunu söyleyebilirim.

Öğretmek değil, sırf zor olsun diye zoraki yapılan şeyler, inanılmaz haksızlıklar, hocaların egoları altında ezilen öğrenciler vs...

Bir ODTÜlü olarak üzülerek gerçekleri belirtiyorum

3. Yine neye göre, kime göre, hangi şartlara göre diye değerlendirilip farklı sonuçların alınabileceği versus.

Odtü bir teknik üniversitedir ve mühendislik, matematik, fen alanlarında verdiği eğitim tartışılmazdır. Çünkü ana amacıdır. Özellikle mühendislik kollarının eğitimi fazlasıyla iyidir. Aynı zamanda kalabalıktır, birçok akademisyeni, içinde birçok spor kompleksini ve yapıyı barındırır, dışardan sadece vakit geçirmek için gelen insanları da hesaba katarsak kalabalık olması çok normaldir.

Yine bilkent bir özel üniversite olduğu için devlet üniversitesine göre sunduğu imkanlar elbette daha fazladır. Muhtelemen "bence" mühendislik alanları dışındaki bölümlerde odtü'den daha iyidir. Ama bir özel üniversite bir teknik üniversite düzeyinde mühendislik eğitimi verebilir mi, bilemiyorum. Sağladığı imkanların fazla olduğu gerçek ama eğitim kalitesini karşılaştırmak doğru mudur emin değilim.

Yine bu da bölümden bölüme değişen bir konudur.

O yüzden birçok açıdan farklı olan bu iki üniversitenin karşılaştırmasını doğru düzgün yapamıyorum.

Teknik-devlet / normal-özel ?

Bilemedim.

4. bilkentin öğrencilerini açıkcası o kadar zorladığını düşünmüyorum. belki kapasite farkından dolayı onlar kendilerinin zorlandığını düşünüyorlardır(gizlinot: bilemiciğim). bilkentin ingilizce eğitimi konusunda çok iyi olduğunu biliyorum. kütüphanesi çok zengin ve okul öğrenciye imkan sağlama konusunda çok donanımlı. arkadaşlarımdan duyumlarım da bu yönde. ben odtü mezunuyum. erkek arkadaşım bilkentte okuduğu için bilkent kampüsünde de çok vakit geçirdim. odtü ve bilkent kantin muhabbetleri kıyaslanmaz bile. odtü ufkunuzu açar, öğrenci çeşitliliği çok boldur. her görüşten insana rastlarsınız ve inanılmaz özgür bir ortamda saygı çerçevesinde düşüncelerinizi tartışırsınız. okuluma dair en çok özlediğim şey bu sanırım.

edit: eksici team was here.

5. farklı kategoride iki okul. ikisinin de farklı okullarla kıyaslanması gerek birbirleriyle değil yani.

6. bilkentte bir genetik okusunlar bakalım zorlanılıyor mu zorlanılmıyor mu? ben de "bazı"odtülülerdeki bu gereksiz havayı anlayamıyorum,tamam odtülüsün en zor senin okulun ve en iyi sensin,çünkü o yapılan ösym sınavı çılgınlar gibi "kapasite" ölçüyor aynen.bu iki okulun aralarındaki tek ortak nokta eskisehir yolunun üstünde olmaları bence o yüzden kıyaslanamaz.

not:ben de eskişehir yolunun üstünde olan diğer bir okul olan hacettepede okuyorum ve odtüye de girebiliyordum,hoca kadrosu ve daha çok baba etkisi sebebiyle hacettepeyi seçtim.bunu açıklamamın sebebi ise "ıdtıyı kızınımıyılır ıdtıyı lıf ıtıyılır" laflarını önlemek ki asla odtüye laf atmıyorum.özellikle mühendislik alanında yorum yapmaya gerek bile yok bence.benim çıkışımın neye olduğunu bence "kapasitesi yetenler" anladı.

7. Asla universite karşılaştırmayı sevmem ve kendimde okuyacağım okulun adına falan değil beni kolay mezun edip etmemesine bakarım. Tembelim ve benim için önemli olan rahat mezun olmak.

16 yaşlarında beş altı arkadaş ankaraya üniversiteleri gezmeye gittik. O zamanlar öğrenciler başını açıp girmek zorunda okula. Grupta iki kişiydik kapalı olan. Odtüye gittiğimizde saatlerce ikimizi içeri almadılar. Arkadaşlarda bizi bırakmıyor. Kaldık kapıda. İçeride tanış birisi var mı bir şapka versin takip girelim diye haber salıyoruz herkese. Sonra bir şekilde içeri girdik. Rizeden kalkıp gelmişiz ve şehrimizden daha büyük bir kampüsün içindeyiz. Ormanlık arazi rize kadar. Yurtlar, kafeler... Tabii 11 sene öncesinden aklımda kalanlar bunlar. Bana devasa bir kampüs gelmişti. Bedava gezdiren ringler kocaman bir camiisi vardı hatırladığım kadarıyla. Camiide namaz kıldık. Çok bakımsızdı çok tiksinmiştik. Şimdi nasıldır bilemem. Ama dışardan çok güzeldi. Yine de o saatlerce kapıda gözüm yaşlı bekledim ya. Sevemedim odtüyü ben. Bana soğuk ve kötü davrandılar. Bir sene sonra da orayı türkiye ve tübitak derecesi ile kazanan kapalı arkadaşım okulda erkekler tarafından tartaklanmış.

Bilkent hakkında o zamanlar efsaneler dönüyordu. Kantine burslular giremez muhabbeti. Otoparka kuşlar giremez gibi şehir efsaneleri. Ne derece gerçek bilemem ama bizi çok Güzel ağırlamışlardı. Okulu rahatça gezdim. Kimse esarbini çıkar demed belki benim şansımdır. Misafirim diye dokunmadılar belki bana. Orda namaz kılmak isteyince minik bir mescit gösterdiler. Kocaman okula bunu mu layık görmüşler dedim. Ama içerisi tertemiz ve düzenliydi. İçinde bulunan panoda ilanlar ve güzel sözler vardı. Tertemiz etekler ve eşarplar vardı. Yine de Öyle bir içim ısınmadı çok fazla okula.

İlk üniversitemde babam bilkent yazalım sana demişti kabul etmiştim. Sonra babam biraz hesap yapıp şu koşullarda ben altından kalkamam demişti devlet yazmıştık. üçüncü üniversitemde türkiye derecem vardı babam illa odtü olsun dedi. Ortalığı yıktım, ağladım. Ve onu dinlemeyip yazmadım. Nasıl soğuk gelmişse okul bana. O derece korktum yani. :) belki korkmamın en büyük sebebi de zeki öğrenciler, azimli başarılı tiplerdi. Ben öyle biri değildim.

Yazımın sonunda her ikisine de oy vermiyorum. İkisini de soğuk buluyorum ve sevmiyorum. Ben daha küçük ve sıcak okulların insanıyım. İçinde çok cool kasıntı tipler olmasın. Hem bu tiplerin yaptığı esprileri beğenmiyorum. Beceremiyorlar ;))

8. sözlükteki bazı yazarlar ne kullanmış merak ettim. Bilkent zorlamıyor demek için ciddi sağlam kafa lazım çünkü.

odtülü her öğrenci müthiş kaliteli olmadığı gibi bilkentli her öğrenci de pelinsu/berkcan değil. Eğitim açısından kıyaslayacak kadar bilgi sahibi olmasam da sevdiceğim (kendisi odtüdedir) aynı bölümü bizim okulda okuyan arkadaşımın yarısı kadar yorulmuyor okul yüzünden. (gizlinot: sevgilim mal değil) (gizlinot: ya aslında mal vazgeçtim)

Bence bu iki okulun en büyük farkı bilkent'te asla tatil ilan edilmiyor oluşu. Adamı katil eden tatil etmeyen adam, üşüyoruz atalar başgan!

(link: https://m.youtube.com/watch?v=XiLBOnqhGdY Rektör gibi rektör.)

9. bilkent'in tartışılmaz kalitesine rağmen bu kadar underrated bir üniversite olmasının sebebi hemen hemen tüm mezunlarının yurtdışında çok iyi yerlerde çalıştıkları için bu tür mecralarda okullarını savunmaya/okullarının reklamını yapmaya vakit ayıramamaları mı diye merak ediyor insan.