renkli lens

1. "ben kendi göz rengimden memnun değilim, onunkini istiyorum" deme şekli.

insanı güzel yapan göz rengi değil, bakışlarıdır. nice mavi gözlüler gördüm, az önce ölmüş balık kadar donuk bakıyorlardı. nice kahve gözlüler gördüm, delici bakışlarıyla ruhumun içine dek baktılar.

Bir çeşit saklama yolu aynı zamanda ruhu, zira "gözler ruhun aynası" diye boşa dememiş atalarımız. "araya saydam bir örtü koyarsam, belki de ruhuma bakamaz karşımdaki" diye çabalama yolu da olabilir.

itiraf edin, istediği kadar kaliteli bir lens takmış olsun karşınızdaki, gözlerine saatlerce bakabilir misiniz sahte olduğunu fark etmeden? fark etmeyecek kadar kör olduğunuzu farz edelim, "gözlerin ne güzel" cümlesi iltifat değil de hakaret değil midir lens takan için?

"gözlerindeki aslında gerçek hayatta sahip olmadığın bu renkleri sevdim, gözlerinin bu gerçek olmayan halini beğendim."

"lens onlar şekerim."

"haa... tüh. ben de gerçek sandıydım."

2. şahsen kullanmaktan imtina ettiğim değişiklik aparatı. genelde ölü balık efekti verse de bu gözler lensleri kendine çok yakışan şeker gibi insanlar gördü. lisedeki biyoloji öğretmenimizin yeşil lensleri en güzel örneklerden biridir.

yalnız en doğal duranı bile fotoğraf çekimlerinde insanı rüsva eder onu diyeyim. özel rötuşlar yaptırmanız gerekebilir bu resimlere ki gerçek hayatta resimler şak diye çekilip şıp diye paylaşılıveriyor. uyarması benden.

değişiklik için kullanıyorsanız, saç boyama gibi mesela, abartmadan ve hijyen kurallarına çok çok dikkat ederek keyfini çıkarınız. hevesinizi alıp bırakınız bu işleri. göz enfeksiyonu gerçekten pis bir şeydir. göz' den türetilmiş bunca atasözünü atalar işkkembe-i kübradan uydurmamıştır. gözünüze gözünüz gibi bakınız.

yok ben kısa süreli değişiklik isteğinden değil göz rengimden memnun olmadığımdan lensi tercih ederim diyorsanız, önce sizin için üzülürüm, sonra da bazı kliniklerde benim bildiğim kadarıyla iki çeşit uygulama olduğunu paylaşmak isterim. her Allah' ın günü bu minik plastikleri mıncırıp mıncırıp parmağınızı gözünüze sokmak suretiyle takarak enfeksiyonlara davetiye çıkaracağınıza bu yöntemleri değerlendirebilirsiniz.

birinci tipte özel lensler cerrahi bir müdahaleyle gözün içine dikilir efenim. yanı dışa takacağınıza içerde durur ve kalır orda. her cerrahi operasyon gibi riskler mevcuttur. ilerde ana rengine dönmek isterseniz yine bir ameliyatla çıkarttırabilirsiniz.

diğer tipte gözün renk katmanı olan iris lazerle yakılarak geri dönüşü olmayacak şekilde göz rengi açılır. ton garantisi var mı bilemeyeceğim ama beni ürküten bir yöntemdir. çok yaktılar diyelim, fırında kurabiye mi bu ki bir parti daha yapasın. sonra gözüne mercekle güneş ışığı yansıtılmış çita gözleriyle gezmek var ömür boyu.

3. renkli gözlü olup da farklı renkte lens denendiğinde nasıl durduğunu merak ettiğim estetikten uzak zımbırtı. waling dead'deki zombilerle gözgöze gelmiş gibi hissediyorum kendimi, hele ki birinden biri hafifçe kayıp iki gözün gözbebeği odağı kaymışsa. vay babam vay.

4. gerek yok. takmayın.

siz, olduğunuz gibi güzelsiniz.

5. hiç doğal durmayan itici gereç.

6. takanı güzelleştirmeyen hede.emin olabilirsiniz çirkinseniz daha güzel olmayacaksınız bunlardan takınca,hoş güzel biriyseniz de daha az güzel yapacaktır sizi bu lüzumsuz şey.

7. ölü balık gibi bakmak istiyorsanız edinmeniz gereken lens tipidir.

8. yakışanı çok azdır. genellikle solotica daha doğala yakın sonuçlar verir. ama ülkemizde en çok satılan lensler (bkz: freshlook colorblends) ve (bkz: bausch&lomb optima natural look) lensleridir, ve bunlar o tanıdık ölü balık gözü görünümüne en çok neden olan lenslerdir. bu lensler ela gözlerde daha iyi sonuç verir. koyu kahve gözlüler mümkünse bu iki markadan uzak dursun.

9. takmayalım, takanları uyaralım.

10. en yapay duran rengi mavi olandır. yeşil ve gri olanlar nispeten daha doğal durur. çok koyu kahve gözleri olanlar ise mümkünse hiç kullanmamalıdır hangi lens rengi olursa olsun, çünkü o güzelim koyu kahve gözleri bir eyeliner veya siyah kalemle belirginleştirmek varken, lensle kapatıp yapaylaştırmaya ne gerek var?