rolex

1. fazla klasik bulduğum saat markası, klasik aşıklarının aşık olduğu marka olarak da tanımlayabiliriz ^_^

her şeyin modernini seven için pek bir şey ifade etmez (gbkz: benim için de)

2. arkadaş arasında sürekli zenginlik,üst statü göstergesi olarak bahsedilen marka.sinir oluyorum arkadaşlarım bunu dedikçe neymiş birinin ilk saatine bakarlarmış fikir sahibi olmak için.bunu diyenlerden biri de erkek arkadaşım zaten genelde erkeklerden duyorum bunu (gizlinot: aksesuar olarak genelde sadece saat kullandıkları için ) ben sinir oluyorum bu algıya ne ara bu kadar statücü olduk anlamıyorum ya da bizim kişiliğimizi kıyafetlerimizin aksesuarlarımızın fiyatı mı belirliyor.keşke bu kadar sığ düşünmesek.

3. Ömrümde gördüğüm en çirkin saate 30.000 dolar etiket basmış marka. Gerçek pırlantaymış, banane pırlantadan ben bunla unutup denize girsem birşey olur mu onu söyle bana.

4. Valla çok param olsa yine de gidip bir saate 8000-9000 € veremem ben. Bir kere nerde takıcam ben onu valla ankara'nın kuytu köşelerinde kolumu bacağımı keserler bi saat uğruna ahdjsdjs 

Benim öyle savuracak param olsa o parayı vadeli döviz hesabına yatırırdım kesin :/ İçimdeki fakir izin vermiyor. 

5. Şu an isteseniz de alamayacağınız saat markası. Sınırlı üretimden dolayı sıraya yazılmanız gerekiyor. Modeli seçiyorsunuz ve beklemeye başlıyorsunuz. Temel modeller için 6 ay ile 1 yıl süre veriyorlar, hatta bazı butikler süre vermeyip yalnızca sıraya yazıyor. bazı modeller içinse 2,5 seneden bahsediliyor. Özelleştirilmiş yacht-master 2 böyle mesela. Seçtiğiniz modelde altın ve pırlanta varsa yine süreyi etkiliyor. Fiyatı da ikiye katlıyor neredeyse. Bu noktada beklemeye kararlıysanız eğer 4-5 ülkeden sıraya yazılmanızda fayda var. İsviçre bazı modeller için sıra veriyor, tabiiki yine 6 aydan başlıyor. 

Bu nedenledir ki ikinci ellerini hemen alabileceğiniz için fiyatları sıfır fiyatını geçmiş durumda. En az altı ay beklemek istemeyenler ikinci ellere yönelecektir. Benim içime sinmediği için beklemeye karar verdim. Kendime değil, eşime alacağım. Sıraya yazılalı çok oldu ama sipariş ettiğim saat henüz gelmedi. Doğum günü yarın. Başka bir hediye ile kutlamaya karar verdim. 

Avrupa’da bazı butikler sıraya yazmak için kapora talep edebiliyor, Türkiye’de hiçbir butik kapora talep etmiyor. Türkiye’deki rolex mağazaları Halihazırda tedarik sıkıntısı olduğu için müşterilerle sorun yaşamak istemediklerini söylediler. Mantıklı buldum bu durumu çünkü kesin süresini bilmediğiniz bir mal İçin kapora ödemek anlamsız. 

   Bu arada Türkiye fiyatları bazen 500- 600 Euro daha aşağı olabiliyor, tabii ki Bu da modele göre değişen bir şey. Birkaç ülkeden fiyat almanızı tavsiye ederim. 

   Merak edilen bir konu olduğunu düşündüğüm için rolex saat alma konusunda bir girdimin olmasını istedim. Şimdilik durum bu ve beklemedeyim. Süreçte bir gelişme olursa burayı güncelleyeceğim. 

Yaşanan tedarik krizi için duymuş olduğum teorileri yazmadan da geçemeyeceğim. İlk olarak bu saatlerin peynir ekmek gibi satılıyor olmasının nedeni, kara para aklamak diyorlar. Paranızın olduğu ülkede bir rolex alıyorsunuz ( 110 bin Euro’ ya kadar rolex var), parayı götürmek istediğiniz ülkeye geçince rolexi satıyor ve paraya çevirmiş oluyorsunuz. Vergi sorunu yok çünkü kişisel mal olarak geçiyor, gümrüğe takılma vs durumu yok. Bunun kesin yapılmış olduğunu düşünüyorum. İkinci teori ise; İş adamlarının özellikle ikinci el piyasası yüksek olan saatlerden başka bir amaç için koleksiyon oluşturdukları. Tabii ki rolex bu saatlerin başını çekiyor. Olası bir haciz durumunda saatler kişisel mal olduğu için haczedilemiyor. Neredeyse bir rolex bir başlangıç sermayesi değerinde, düşünün ki bir saat koleksiyonu nasıl bir değerde olabilir? Çok akıllıca bir durum olduğunu düşünüyorum. Saatlerinizi alıp hayata yeniden başlayabilirsiniz, başka bir ülkede.