1.
Konuşmalar ya da yazışmalar sırasında sıkça yapılan anlatım bozukluklarıdır.
Birkaç örnek vermek gerekirse:
" Nüans farkı "
" arka fon "
" full dolu " ve " mesela örneğin " en sık yapılan anlatım bozukluklarından dördü sanırım.
30 kasım 2015 19:32
30 kasım 2015 19:33
2.
hele de bir kitapta "küçük bir nüans farkı" diye bir öbek görmüştüm kü evlerden ırak..
3.
Yayınlamak X yayımlamak
yayımlamak; Kitap, gazete, dergi gibi şeyleri basmak ve dağıtmak vb. anlamlara gelir.
“Yayınlamak” ise dilimizde yoktur, çünkü doğrusu “yayın”dır ve "yayımlanmış olana" denir. “Yayın” fiil değildir neticede, çünkü dilimizde -mak ekiyle kullanılamaz
4.
geçen bir sınavdan çıktığımda arkadaşlarla sıkça yaptığımız bir hata dikkatimi çekti.
"en minimum"
bu hatayı yaptığımıza inanamıyorum (gizlinot: evet 4 kişi beraber çözdük soruları). 4 saat süren beyin yakan sınavın stresindendir diyerek kendimi avutuyorum.
6.
"ya sen bana geç kaldın, ya ben sana çok erken."
7.
Aynı anlama gelen kelimelerin kullanılması : az kalsın nerdeyse düşüyodum.
Sivasta hava sıfırın altında eksi yedi derece.
Ben de onunla ilk kez arkadaş ortamında tanıştım
Mantıken ters düşen kelimeler : eminim okula varmış olmalı.
Çoğu kalıplaşmış ifadeler olduğu için kullanana ucube gözüyle bakmamak gerek, nobel ödüllü orhan pamuk kitaplarında zibilyon tane anlatım bozukluğu bulabilirim.
8.
ağrısız kulak - delinir.
1 aralık 2015 18:37
1 aralık 2015 18:38
9.
"geri iade etmek"
ya iade etmek ya da geri vermek
10.
" iyi yakışmış/ güzel yakışmış "