the shining

1. kült filmdir. Türkçe ismi "cinnet".

en en sevdiklerimin başında gelir. jack nicholson'ın oyunculuğu muhteşemdir.

2. Dahi, mükemmeliyetçi yönetmen Stanley Kubrick tarafından 1980 yılında çekilmiş, kendinden sonra çekilecek tüm korku filmlerine ilham olmuş, asla eskimeyen, kadrajlar - steadycam kullanımı - efektler konusunda sinema dünyasına seviye atlatan, sahne düzenlemesi-aksesuar kullanımında çok çok başarılı, oyunculuklarla akıl oynattıran, korku filmi diye geçen ama esasında psikolojik gerilim filmi olan kült film.

Jack nickelson’ı, “one flew over the cuckoo’s nest” (milos forman) filminden sonra oyuncuğunda arşa çıkaran filmdir aynı zamanda. 

Çocuk oyuncu ‘danny lloyd’un adı filmde değiştirilmemiştir ve Kubrick’in “hayatı boyunca başka filmde oynamaması” koşuluyla rolü verdiği rivayet edilir. 

Akılda kalan sayısız sahneye sahiptir ‘the shining’. İkiz kız kardeşlerin koridordaki halleri ve boşalan kan, danny’nin üç tekerlekli bisikletiyle koridorda gezinmesi, balta, jack’in sıratarak kapıdan başını uzatmış hali, danny’nin transa geçmiş şekilde “reeedruuum” diye bağırarak, annesinin rujuyla aynaya yazdığı yazı. 

Korku filmlerine ilgi duyan ve duymayan herkesin izlemekten keyif alacağını düşündüğüm olağanüstü film.

3. Şimdi, film kendi başına çok iyi bir gerilim filmi eyw, ama kitaba bakarak yorumlarsak vasat kalmıştır bence. Film salt gerilim olmuş, ama kitaptaki vurucu ve etkileyici detaylar filme yansımayınca türevi bir çok filmden sadece bir tık yukarı yükselmiş. Karakterlerin geçmişi, tepkilerindeki küçük nüanslar, jack karakterinin değişimi, otelin belirli köşeleri, objeleri (o çalıdan hayvanlar nasıl olmaz filmde yav?) hikayedeki o atmosferi yaratan ve bu hikayeyi etkileyici kılan şeyler iken, filmde hiçbiri yok. Özellikle karakterler filmde o kadar sığ yansıtılımış ki.. Film dümdüz bir cinnet filmi, bir adam cinnet geçiriyor o yani. Ama kitap çok daha derin bir şekilde ele alıyor bu hikayeyi.

tanım: kitabı enfes, uyarlama filmi kanaatimce aynı etkiyi yaratmayan Stephen King kitabı.

4. En sevdiğim filmlerden bir tanesidir. İzlerken gerim gerim gerer. Jack nicholson oynamıyor sanki yaşıyor. Aklımda hep cinnet film ile yer etti.

5. en sevdiğim filmler arasında rahatlıkla yerini alan,sinemanın dahi çocuğu kubrick'in sizi bugün dahi iliklerinize kadar ürpertebilen,kapalı mekan klostrofobisinin oldukça gerçekçi yansıtıldığı filmdir.jack'ın yavaştan aklını yitirmeye başlamasını,wendy ve danny'nin ondan korkmaya başlamasını,koskocaman bir otelin içinde 3 küçük insanın birbirleriyle olan diyaloglarının gelişimi ile mükemmel biçimde anlatmayı hedefler ve bana kalırsa başarır da.filmde aynı zamanda bir takım mesajlar da gizlidir ve bunlar ilk bakışta okunamayabilir.Merak edenler için filmin belgeselini aşağıya bırakıyorum.ayrıca sondaki sahne tüyler ürpertmiştir.

(link: https://www.filmmodu.com/room-237-altyazili-izle link)