1466. 32 yaşında bir ablanız olarak 7 senelik çalışma hayatımda bana bir ev ve araba aldıran yöntemden bahsetmek isterim. Bunları cimrilikten değil, gerçekten para ödeyerek vakit ayırmayı sevmediğimden kendim yapıyorum:
-Hayatımda manikür pedikürü ilk kez düğünüm için yaptırdım hâlâ da çok lüzumlu olduğunu düşünmüyorum. Çünkü aynı malzemelerle bunları evimde kendim yapmak bana çok daha fazla keyif veriyor. Nail bar tarzı yerlerde tırnak yaptırma süresi beni yoruyor, görsel olarak yapay buluyorum tabi bu kısmı benim kişisel zevkim ama beğenmediğim birşeye ayrıca sırf moda bu diye para vermek istemiyorum. Tırnaklarımı evde kendim şekillendirip, oje sürerim. Eskiden çok renk ojem vardı fakat vakit ayırmak zor geldiği için biraz uçlardan çıkmaya başlasa bile çok anlaşılmayan, sedefli, açık renk ojeler benim favorim.
-Cilt bakımımda temizlik başta olmak üzere serum,nemlendirici, göz kremi gibi ürünleri ve güneş kremimi düzenli kullanırım. Fakat hiçbirinde risk almam, hep bildiğim ürünlerle devam ederim, onu da bittikçe alırım.
-Parfüm konusunda kaliteli doldurma parfüm tercih ediyorum çünkü Chloe, Dior, Burberry kullanmama rağmen hiçbiri tenimde kalmıyor. Defalarca denedim ama benim tenim parfüm tutmuyor bunu çözdüğüm günden beri kıyafetlere sıkmak üzere aldığım yılda 3 şişe parfüm var,hepsi bu. Yurtdışından aldığım bir iki marka parfümü de özel günlerde kullanıyorum genellikle.
-Çanta tercihlerim Mango, Zara. Ayakkabıda ise İnci, Nine West. Bunlar çalışan bir kadın için ortalama şıklığı yakalayabilecek uygun fiyatlı ve modayı yakalayan parça üreten markalar. Alırken de her şey ile uyacak şekilde az, öz ilerliyorum. Çok aklım kalırsa star parça denilebilecek, bir daha denk gelmem dediğim şeylere para veririm, o da nadiren.
- Saçlarım için shark marka fön seti aldım, benim belime kadar kıvırcık saçlarımı yarım saatte dümdüz yapıyor. Kardeşimde Dyson var, aynı verimi alamadım mesela. Bir de arzum maşa var 32mm, onunla da yapınca kuafördeki kırık fönü elde ediyorum. Düğüne, bayrama, herhangi bir özel güne sadece bununla hazırlanmak yetiyor. Saçlarım da kıvırcık olduğu için kusur belli etmediğinden kendim kesiyorum. Aylık maskelerle düzenli bakım yapınca parlak buklelere sahip oluyorum.
- Dışarıdan yemek pek yemem, ben ev yemeğine adeta hastayım. İşe de evden götürürüm. Arkadaşlarım ile çıkarsam da canım ne isterse yerim, hiç kısmam. Dışarıda kahve içme alışkanlığım da pek yoktur. Benim bi avantajım da bunları normalde de zaten pek sevmiyor olmak.
- Aylık 12 ders için 3.000 TL pilatesim var. Tercihen evde spor yöntemleri de var. Bazı videolar çok çok etkili, sporu sadece o videolarla bile çözebilirsiniz.
- Trendyolmilla batağına saplanmıştım biraz ama oldukça azalttım. Dolabım dolup taşıyor. Mesela belki de hiç giymeyeceğim abiyeleri, elbiseleri bile indirimli diye almışım. Uygulamayı sildim. İş yaşamı için Adil Işık, Jimmy Key gibi markaları tercih ediyorum. Nispeten uygun fiyata çok kaliteli ürünleri oluyor. Günlük yaşam için LCW, koton, Milla gayet yeterli geliyor bana. Spor ayakkabı da bir adidas Superstar, bir Skechers yürüyüş ayakkabısı yetiyor, artıyor. Yeni çıktı diye dolabıma model model ayakkabı dizmem. İnfluencer takip etmem tamamen özendirici buluyorum.
- Kozmetik konusunda inanılmaz sadeleştim. Makyajı sabah spordan sonra yaptığım için çantamda 7 ürün var. Bunlar 1 dudak kalemi, 2 ruj, 1 kaş kalemi, 1 eyeliner, 1 rimel, 1 kaş sabitleyici. Güneş kremim yıllardır aynı bittikçe alırım. Deodorant vs stok yapmam öylesi inanın daha pahalıya geliyor. Bir anda 500 TL verip 5 tane almaktansa ihtiyaç oldukça 100 lira ödeyip almak daha iyi. Ruju da bazı günler allık niyetine sürüveriyorum yanağıma oldu bitti. Evde 1 far, 2 tane allık, 10 ruj, fırça gibi birkaç malzeme daha var ama onları anca düğüne, bayrama, özel güne kullanıyorum. Bir ürün bitmeden de asla yenisini almıyorum.
- Arabama tüp taktırdım. Kısa mesafeleri hava güzelse yürüyüş olsun diye yürürüm. Yürümeyi de inanılmaz sevdiğim için 30-40dk bile bana yürüyüş mesafesi sayılır. İş yerim çok merkezi bir yerde ve arabayı otoparktan çıkarıp bir yere gitmek yerine, eğer 1-2 durak mesafede ise hava da iyiyse arabayı yerinden oynatmaz, yürürüm.
-Takı konusunda kaliteli imitasyon tercihim. Sadece iki tane kaliteli saatim var, üç tane de hediye gelen zarif altın kolyem var. Arkadaşımın altın suyuna batırılmış gündelik bir sete 14bin verdiğini duyduktan sonra bu huyuma şükrettim. Çünkü imitasyon birşeye bu paralar müthiş saçma.
-Her sene 2-3 kez tatile gidiyorum ama genellikle uygun fiyatlı yerlerde kalıp, günü dışarıda geçirerek gittiğim yeri keşfetmeyi seviyorum. Tatilde kaldığım yere az verip orada yiyip içtiğime, katıldığım etkinliklere daha çok para ayırmayı tercih ediyorum. Temiz ve güvenli olduğu sürece kaldığım yeri çok önemsemiyorum çünkü yatmadan yatmaya girdiğim bir yer neticede. Önemli olan deneyimler diye düşünüyorum.
- En önemli kısma geliyorum. Gelirimin yarısı direkt gram altına gider. Kalanı ile geçinirim. Önce borçları ödeyip sonra yatırım yapayım derseniz, elinize kalan miktar gözünüze az geleceği için bundan ne olacak ki diyip onu da yer insan genelde.
Benim en büyük avantajım düzgün cilt, renkli göz, şekli düzgün kıvırcık saçlar. Az bir makyajla hoş bir görünümü sağlıyor. Ortalama bir armut tipi olarak vücuduma göre de giyindigim için düzgün ve bakımlı görünebiliyorum. Mesleğim de biraz ciddi giyinmeyi gerektiren türden. O nedenle her şeyi evde yapıyorum diye süslenmeyi sevmeyen bakımsız, paspal biri gelmesin aklınıza. Ben sadece bunların evde biraz vakit ayırarak kendiniz tarafından çok daha maliyetsiz biçimde yapılabileceğini anlatmak istedim.
Son not: kimse ile yarışmayın. Zira lüksün, gösterişin sınırı yok. Küçük gördüğünüz paralar, ummadığınız şeylere vesile olur. Bugün biriktirerek 250binlik bır araba alırsınız, hiç değilse şehir içinde ayağımı yerden keser dersiniz, yarın size 1 milyonluk başka bir mal almaya vesile olur. Çevreye kulak tıkayın. Uyguna ev aldınız diyelim, insanlar uzak semt, düşük profilli yer gözüyle bakacak; arabanıza o seni yolda bırakır diyecek, aldırmayın. Ben ufak başlayıp, o ufakların üstüne koya koya iyilerine eriştim. Başlangıç adımlarını asla küçümsemeyin. Sosyal medyada bu konudaki motivasyon videolarını, sayfalarını da takip edin.