yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (1)
    • medya (0)

    1. ona gelen yorumları okudukça sinir krızı geçiriyorum. ve vedat milör'ün yediği şeylere özeniyorum. adam diyor ki keşke ülkemde de böyle yaratıcı yemekler olsa diyor adamın teki de ya sen tr yi mi aşağılıyorsun, en güzel bizim yemeklerimiz diye çıkışıyor. anlamıyor ki ana fikri. baklava, kebap bir kültürdür tamam ama restorantta yediğimiz tavuk wrap falan kültür mü yani? restorantta yapılanlar evde mi yapılıyor ? yabancıların restoranta sundukları onların kültürü değil ki. o alanda eğitim almışlar ve restoranta eldeki malzemelerle yeni tatlar üretiyorlar. insan bi restoranta gittiğinde farklı bişey görmek ister . her şeye kültür diyorlar. mayonez mesela ilk fransada çıkmış. o yorumları yapanlar eminim mayonez yiyorlardır, tavuk wrap yiyorlardır. onları da yeme o zaman. bizim yemeklerimiz daha iyi olayı değil bu. kültüre ait olan yemekler en fazla 20 tanedir. senin evde yaptığın patates kızartması mesela kültür değil . dünya yapıyor. biz her gün kültür yemeğini mi yiyoruz? kültür dışında yediklerimizden bahsediyoruz işte. dışarda yediğin makarna mesela. mantar soslu söyledin diyelim. ama adamlar o mantar sosunu öyle yapıyor ve öyle sunuyor ki 2 farklı ülkede dağlar kadar sunum ve tat farkı oluyor. bu olmasın diyor adam. bizde artık farklı karışımlar deneyelim diyor. of of sinir krizi geçirmemek elde değil. Türkiye de yenilebilecek yemekler : hamburger, pide, lahmacun, kebap çeşitleri, çorba ( mercimek ve domatesten öteye gidemez çoğunlukla), tavuk dünyası

    , tavuk wrap, makarna, pizza . bu kadar . başka çeşit yok, vizyon yok. bunları şu yaşıma kadar yedim artık bir döngüye girdim. ev yemekleri ise patates yemeği, pilav, kuru fasulye, yaprak sarma, dolma bu kadar . her yerde benzer. tr deki yemekler sıradan bir avm nin en üst katındaki menülerle sınırlı. şöyle de anlaşılmasın yöresel yemekler mükemmel. kuymak falan hariç onlar kültür yemekleri ve her gün de yemiyoruz zaten. ben genelden bahsediyorum. vedat milör mesela bi restoranta gidiyor ve en basit brokoli çorbasının sunumu bile yaratıcılık akıyor ve insan o sunuma bile özeniyor. neden bizim millet sürekli bir döngüye girdi? sunum kültürü bile yok. yeni lezzetler yok. eldeki malzemelerle yeni bişey yapmayı düşünmüyor bizim insanlar. bilmem ne yatagında çok asortik şeyler olmasın ama eldekini değiştir bari biraz güncelle ya . hemen gelenek göreneklerden vurmuş gelen yorumlar. adam diyor ki tarhanayı bile farklı şekilde kullanabiliriz, biraz yaratıcılık ve sunum istiyorum ülkeme diyor ama yok anlamıyorlar. kaç yaşıma geldim hala pide döner. ya tamam bunlar olsun da akla hep bunalr geliyor. işte yemek vizyonu gelişmemiş hem aynı şeyleri yiye yiye. vedat milör hep çok lüks yerlere gitmiyor. normal cafelere gittiğinde de binbir çeşit şey var yani. biri demiş ki vedat bey biz oralara gidemiyoruz trde de önerseniz diye. vedat bey bir kebapçı önermiş. seçenek yok resmen. tatlı yemek istesek tatlıda bile seçenek yok. eğer varsa da çok ama çok pahalı yerlerde vardır ben bilmiyorum. ama olması gereken şey en uygun kafelerden en lüks kafelere kadar bir değişim. ne bileyim farklı bir sos bile olur. ama yok . bir de tr de kahve kültürü de yok. ben çay sevmem. kahve içerim . hem çok pahalı hem de kaliteli değil. türk kahvesi içiyorum sürekli. sütlü kahve istesem tek seçenek süt tozu eşliğinde nescafe gold getiriyorlar. ya da makineden alıyorum. sevmeme rağmen o kadar kalitesiz geliyor ki. ama sanmam bu döngü kırılmaz ve biz yeni tatlara kavuşamayız. yeni tarifler öğrenemeyiz. bi cafeye gitsek makarna ya da tavuk wraptan öteye gidemeyiz. çorba istesek tek sunum yanındaki ekmek kırıntısı. vedat milör ün yediği brokoli çorbasının üzerinde yumurta , ekmek kırıntısı ve balık vardı. yani bu sıradan bir brokoli çorbası ama sunuma bakın. evet herkese hitap etmez ama ben tatmak istedim yani. hem de trde de olan malzemeler ama onlar düşünmüş, biz gerek duymamışız. hadi bunları geçtim markete gittiğinde doğru dürüst aburcubur yok. ben alman çikolatası da yedim o kadar güzeldi ki . burda olsa obez olmuştum. ama burada ithal edilen alman çikolataları bile kötü. bence tr de üretiliyor aslında. nasıl tat farklılığı var anlamadım? yani adamlar ne çikolatar yapıyor bizde de çikolata üretimi var ama tek üretilen çikolatalı gofret. bir de o kadar gastronomi mezunu var, odtüde gastronomi bölümü var. bu yaratıcı insanlar bu mezunlar nerede ya? köfte yemek istesek hep aynı tat. eminim yurt dışında o köfteden 10 çeşit üretmişlerdir değişik sosla bile. biz anca yanına pilav patates yeriz. ama pardon şimdi biz köfteyi farklı sunarsak, değişik karışımlar yaparsak sade köfteye ihanet olur. en iyisi sade köfte olsun. yeni tatlar denemeyelim. kültür bozulur mazallah.

    23 kasım 2018 20:23 23 kasım 2018 20:51

    ilginizi çekebilecek benzer başlıklar