yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (14)
    • medya (2)

    1. hatrınıza geldikçe hala sizi güldürebilen hadiselerden birini (yazar: evinizinkedisi)'nin uktesi aracılığıyla ben aktarayım öyleyse.

    Taşındıktan sonra eskiden yürüme mesafesinde olan okula artık 45 dakikalık otobüs yolculuğuyla gitmek zorunda kalmıştım. Şans eseri sınıftan bir arkadaşımla aynı semtte oturduğumuz için sabahları buluşup otobüse birlikte biniyorduk. Gene okula birlikte gittiğimiz bir gün her zaman olduğu gibi milli kütüphanede indik, karşıya geçtik. Malum o zamanlar metro inşaatı sürüyordu(gizlinot: zaten o inşaat kaç sene sürdü allah bilir) ve kütüphanenin içinden yaya geçişine izin vardı. Liseli aklıyla abuk subuk geyikler çevirerek yürürken birden gözüm karşıdan gelen krem rengi pantolonlu oldukça esmer bir adama takıldı. Üstünde mavi gömlek elinde bildiğimiz iş adamı çantası, kendinden çok emin bir şekilde sırıta sırıta bize doğru geliyordu. Fakat adam bize doğru yaklaştıkça krem rengi pantolonun fermuar kısmında bi karartı olduğunu fark ettim. Yanımdaki kızcağız her şeyden habersiz neşeli neşeli konuşmaya devam ederken bi baktım ki ne göreyim! Adamın fermuarı açık ve malumunuz olan uzuv özgürlüğünü ilan etmiş bir oraya bir buraya hoyratça sallanıyor. Birden utançla korku arası tuhaf bi ateş bastı beni. Yanımdakiyse hala mutlu, bana dönük olduğu için de dünyadan bihaber. Benimse onu duyduğum yok kulaklarımdaki uğultu yüzünden. Sonra birden yola doğru bakmasıyla neye uğradığını şaşırmış olacak ki sesi kesildi, son cümleleri uzay boşluğunda kaybolup gitti. Adamın o halde aynı sırıtık ifade ve öz güvenle yanımızdan geçip gitmesiyle birbirimize dönüp boş boş baktığımızı hatırlıyorum. Bi süre sessiz kaldık ama engel olamadığım gülme hali " o neydi ya, adam manyak mı, sapık desen sapık da değil" muhabbetinden sonra arkadaşın birden durup oldukça ciddi bir ifadeyle" yaaa Emreninki de mi böyle bişeye benziyo yoksaaa" lafıyla katmerlenerek bütün gün sürmüştü.

    4 ocak 2015 20:47 6 ocak 2015 02:42

    2. benim de milli güvenlik dersinden bi hatıram var. konuşmalara doyamadığım bi arkadaşım vardı. yanyana oturuyoruz kızla. la zil çaldı. normal derste ne yapılır. zil çalınca suskunluk biter ya konuşursun ya kendini dışarı atarsın. biz daha herif çıkmadan başladık arkadaşla konuşmaya. herif tüm heybetiyle yanımıza geldi. yok o ayağa kalkınca biz de kalkacakmışıız. öğrenmeliymişiz. siz askerde olacaktınız diye başlayan cümle. sınıf buz tuttu resmen. herif çıkınca gülebildik. neydi bu şimdi allasen.

    5 ocak 2015 17:34

    3. Sınıf arkadaşımla su savaşı yapıyor idik. Kız beni mahvetti ama ben bi damla ıslatamadım onu. Sonra koridordan yangın tüpünü aldım. Az uğraştım açtım. Betül kapıyı aç dedim. Kız açmasıyla ben suratına püskürttüm ve kız duvara yapıştı. Boğulacak gibi oldu. Kendine zor geldi. Camdan aşağı baktırdık su içirdik. Suyun yarısı adamın kafasına döküldü. Yangın tüpü kapanmak bilmedi. Meğer açınca bitmesi gereken tüp imiş. Kapatmak yok. Her taraf yeşil oldu. Tüpü de yangın merdivenine koydum ertesi güne kadar boşaldı. Geri yerine koydum tüpü. Sonra babama dedim o hallettim çok şükür

    8 şubat 2015 22:11


    4. Hala bitirememiş olsamda liseyi benimde var bir tane böyle.. Okul iki binali biz ek binanın en kuytu köşesine atılmış sınıfız.kendi içimizde takılır pek dışarı çıkmayız.. O günde deli gibi kar yağıyor elektrikler kesik ziller çalmıyor, birde soğuk dönüyoruz.Bir hocamız girdi içeri aaa siz gitmediniz mi iki ders evvel tatil oldu okullar işiniz ne burda demezmi o an bizim için olmasa da hoca için epeyce yaran bir ani olmuştur sanırım...

    9 şubat 2015 00:06

    5. o kadar çok vardır ki lise anım, hangisinden başlasam bilemedim.

    şuanda da olduğum gibi lisede de oburun tekiydim. hamburgerimin içine bolca ketçap mayonez sıktırır ve turşuyu doldurturdum. bir gün kantincimiz cafer abi bundan sonra böyle yok deyip elindeki köfte maşasının tersiyle "sittir" der gibi bir hareket yaptı. bu kin haftalarca büyüdü de büyüdü, bu arada hamburgerlerimin kalınlığı yarıya inmişti ayrıca.

    karayollarının lojmanlarını bilen bilir, eski ve böcek kaynıyordu. bizim lojman da yeni ilaçlandı, oradan buradan ölü böcekler çıkıyor falan. anlaşılmasın diye ufağından hamam böceği ölüsünü peçeteye sardım attım cebe. ertesi gün okulda güya hocadan gizli hamburger yiyip kolamı yudumluyorum. hamburgerin yarısından fazlasını yedim boşa gitmesin diye, sonra da arasına böceği koyup bastım çığlığı.

    hoca hamburger yediğime kızmayı unuttu o bile daldı konuya harbiden böcek mi var içinde diye. bu olay bi teneffüste tüm okula yayıldı tabi, kimse kantinden bir şey almaz oldu. okulun duvarından atlayıp atlayıp mengen bakkal müdavimi olduk.

    bu arada nereden bileyim dersteki hocanın kantin denetleme kurulunda olduğunu. kantinci değişti, son bir dönemimde de olsa hamburgerlerim eski kalınlığına ulaştı.

    şimdi hatırladıkça üzülüyorum adamı ekmeğinden ettiğim için. hem ergenlik, hem de nereden bileyim işin o kadar büyüyeceğini?

    okuyosan hakkını helal et cafer ağa.

    9 şubat 2015 21:29

    6. bir gün okulun kantininde arkadaşımla muhabbet ediyoruz. ben hararetli hararetli bişeyler anlatıyorum kıza bir yandan da elimin altında boş sandalye oynuyorum niyeyse ileri geri falan itip çekiyorum ama sandalyeye yüzüm dönük değil yani arkamda duruyo. arkadaşım da karşımda yani sandalye onun görüş açısında. neyse anladınız siz beni.

    sonra arkadaşım böyle bi değişti bana yasoli diyip duruyo bişeyler işaret eder gibi ama ben anlamıyorum böyle devam ediyorum konuşmaya. sonra bir şey düştü yere böyle gürültü patırtı oldu bi döndüm arkamı. meğer kızın biri o sandalyeye oturcakmış tabi ben oynarken çekmişim kızın altından.

    herkes gülüyo arkadaşım falan bütün okul kız çanağı kırmış ağlıcak nerdeyse. ben de dondum kaldım gülcem gülemiyorum tepkisizim ama sandalye hala elimin altında bırakamıyorum :D

    neyse derse girdik derste beni okulun belalı müdür yardımcısı bi hışımla odasına çağırdı. gittim ama çok korkuyorum ne alaka yaa noldu diye. girdim içeri diğer müdür yardımcısı da orda. beni sağdan soldan bi sıkıştırdılar sanarsın narkotik şubede sorgudayım. biri bağırıyo diyo "kızın altından sandalyeyi çekmişsin ailesi aradı bizi şikayet etçeklerdi seni. sen nasıl yaparsın böyle bişeyi zor sakinleştirdik insanları" falan. ohaaaaa diyorum tabi içimden.

    ama inanmışım da hocam vallahi bilerek yapmadım yemin ederim falan diyorum. sonra git kızdan özür dile dedi bana. tabi öyle üstüme geldi ki suçumu kabul ettirdi bana gittim kusura bakma ablacım bilerek olmadı dedim. kız da önemli değil bişey olmamıştı zaten yaa demesin mi?? "ee niye şikayet ediyosun beni madem??" demedim tabi döndüm gittim.

    böyle saçma sapan bir olay yaşadım. travma yani hala aklımda :D

    9 şubat 2015 21:51 9 şubat 2015 21:54

    7. benim için en komiği, baş rolünü en yakın arkadaşımın (gizlinot: eski en yakın arkadaşım ) oynadığı anımdır.

    bizim lisede bütün sınıflarda öğretmen masaları öğrenci sıralarından bir basamak yukarıda setin üzerindeydi.

    arkadaşım ve ben, öğretmen masasının önündeki ilk sırada oturuyorduk. öğretmenin ders anlatış şekli bizi öyle sıkmış ki mayışıp sıranın üzerine yayılmışız. hatta arkadaşım öyle yayılmış ki; ayaklarını öğretmenler masasının altına uzatmış ve oradaki setle oynadığını zannediyor. (gizlinot: öğretmenimiz de çok kibar ve tatlı bir adamdı (: ) Öğretmen daha fazla dayanamayıp arkadaşıma döndü ve 'şu ayaklarını çeker misin artık, o oynadığın set değil benim ayaklarım' dedi.

    arkadaşım utancından kıpkırmızı, biz gülmekten kıpkırmızı olduk.

    (gizlinot: o zamanlar bir an önce kurtulmak istediğim lişeme şimdi geri dönmeyi çok isterdim.) (gizlinot: öğrencilikten güzel şey mi var ya)

    buda böyle bir anımdır.

    10 şubat 2015 17:37


    8. lise 3teydim fizik sınavım vardı . Ama nasıl çalışmışım yalamış yutmuştum resmen.Çalışkan falan da değildim ha ama çalışmışım işte. O zamanlar hangi sınıfta, hangi sırada oturacağımız falan belliydi. Yanımdaki kız da ''çalışmadım bana yardım edersin değil mi ''dedi , ''olur ben çözerim sen de benden yaparsın'' dedim. (gizlinot: klasik anlaşmalar )

    neyse sınıfa rahat kopya çekebileceğimiz bir hoca geldi ama adamın girdiği sınavlarda herkes delicesine kopya çekerdi yani biliyordum. kağıtlar dağıtıldı, a ve b diye iki grup halinde.

    ben başladım takır takır çözmeye , kız beni dürtüyor, ''la bak aha burada çözüm'' diyorum. bu saf mıdır nedir anlamıyor. dedim '' bekle hele iki dakika kendi kağıdımı bi çözeyim'' .

    benim işlemler bitti , kız hala dürtüyor bir telaşlı falan. baktım olacak gibi değil, kağıtlarımızı değiştirdim , başladım bununkileri de çözmeye. her şey tatlı tatlı devam ederken hocanın kağıtları kontrol edeceği tuttu. (gizlinot: çekiyorum terslikleri resmen ) . adam baktı bizim sırada kağıtlar a ve b diye giderken kızın tarafı b oluyor benim taraf a oluyor . '' siz kağıt mı değiştirdiniz ''dedi , hemen atladım '' hocam hayır, nasıl yani ya, asla öyle bir şey olamaz hocam , önden gelirken kağıtlar karıştıysa demek ki '' dedim (gizlinot: swh ) . adam ''hayır '' dedi alacaklar kağıtları son bir şansımı zorlayim dedim , '' hocam işte benim adım bu , arkadaşın adı da bu'' dedim (gizlinot: hemen sattım adımı , geçmişimi oracıkta siliverdim ) . yemedi tabi nasıl yesin ya aldı kağıtları, '' çıkın'' dedi.

    neyse çıktık sınavdan, yanımdaki kız koşarak fizik hocasına gitmiş ağlamış, fizik hocası '' sıfır notunuz kızım şimdi git '' demiş. benimse hiç umrumda değil ammaan yansın dünya havalarında bahçede gezeliyordum. o gün de bir kutlama vardı bahçede davul zurna falan vardı.

    alkışlıyoruz arkadaşlarla gülüşüyoruz falan. biri beni kolumdan çekiverdi. Noluyor oğlum demeye kalmadan bir baktım ki müdür (!!!!) . ''Olaylara karışandan biri de senmişsin öyle mi '' dedi,

    (gizlinot: çok gizemli olaylar ) , '' evet hocam '' dedim içimden de '' aneey müdür beni tanıyormuşş !!'' diyorum (gizlinot: ergenlik işte swh ) .

    '' bak hocalarınız sizin anne babanız gibidir, sizin kötülüğünüze bişe yapmazlar. hadi şimdi git halay çek '' dedi.

    ben kızacak diye beklerken adam bana'' koş halay çek'' dedi , içindeki mahmut tunceri salıverdi (gizlinot: swh ), koştum gittim halaya tutuştum falan (gizlinot: swh ).

    Ama güzel günlerdi şimdi düşününce özlüyorum..

    Merak edenlere edit : Notum da 70di (gizlinot: swh )

    30 temmuz 2015 19:29 30 temmuz 2015 19:31

    9. Hayatımda ilk porno içeriği lise1'de gördüm.

    Sınıftaki erkeklerde elden ele gezen bir dergi olduğunu duyduk önce, sonra araya adam falan koyarak elden ele o derginin bizim dört kişilik çatlak kız grubuna ulaşmasını sağladık. Malum dergi bir ingilizce dersi sırasında tarih kitabının arasına sıkıştırılmış halde geldi. Bizim sınıfta ikili sıralar sınıfın ortasında yanyana duruyordu yani 4 kız bir arada oturuyorduk. Hepimizin beklentisi en fazla bir çıplak kadın falan görmekti ki dergiyi acar açmaz sonradan 69 olduğunu anladığımız pozisyonu görmemiz ve kızlardan birinin "hiiiii" diye bağırması bir oldu.

    İngilizceci hafif saf bir kadındı allahtan da "ne oldu?" Dediğinde bir şeyler salladık o da üstelemedi.

    Daha sonra tenefüste "o neydi gız, yakalansak boku yemiştik" tartışması yaparken de kızlardan biri durup durup sonra gayet bilgiç bir şekilde "yalnız o değil de adamın şeyi sizce de fazla pembe değil miydi" demişti.

    30 temmuz 2015 22:37

    10. Lise 2 de falanım. Sınav vardı ve sınavdaki hoca bizim dersimize giren bi hoca değildi. Ne cesaretse telefondan kopya çekiyorum. Dizime koymuşum telefonu. Hoca farketmiş olacak ki geldi bana doğru. Ne var orda dedi. Bende hemen bacak bacak üstüne attım telefonu sıkıştırdım araya. Hoca ayağa kalk dedi. Ayağa kalksam telefon yere düşecek eyvahlar olsun yani. Neyse ben zeka pırıltısı göstererek bacak bacak üstünde ayağa kalktım resmen. İki büklüm duruyorum. O kadar komik bi haldeyim ki son çırpınışlar resmen. Sonuç olarak telefonu aldı hoca tabiki. 1 hafta boyunca vermemişlerdi

    Aklıma bi anı daha geldi.

    Lisenin ilk yılıydı. Müdürümüz tam bir belaydı. Kafamıza taktığımız tokanın renginden çamaşırımızın rengine kadar karışırdı. Geçtiği koridorlar bomboş olurdu kimse yanına yaklaşmazdı. Telefonlar okulda kapalı olacak diye bi kural vardı. Neyse lise 2 lerde tanıdığım kızlardan birinin telefonunu almıştım bir dersliğine. Şarkı atacaktım heralde o yüzdendi. Bi anda telefonda müzik çalar açıldı derste. O anda o müdür girdi sınıfa. Sohbet amaçlı konuşacakmış tüm sınıfla. Ben o an panikle yerdeki çantanın içine attım telefonu ama müzik çalmaya devam ediyor. Emre Aydın çalıyor içli içli gsksgs. Bizim sıra komple durumu farketti hepsi öksürmeye başladı. Kadın duymasın diye çırpınıyoruz resmen. Telefonu kapatmaya çalışıyorum olmuyo, bataryayı çıkartıcam çıkartamıyorum olmuyo. Rahat bi 3 şarkı dinlemişizdir emre aydından. Yalnız tüm sınıf nasıl çaba sarfettiyse kadın duymamıştı.

    27 mayıs 2016 13:46 27 mayıs 2016 13:59