1. yükseleni terazi olan bir yengeç olarak birisi obsesif kompülsif kişilik bozukluğunun arefesinde olmak üzere üç koç erkeğiyle münasebetim oldu şimdiye dek. üçü de oldukça rahat, sizi germeyen halleri ile yanında kendinizi rahat hissedebileceğiniz insanlar idi. açık sözlülükleri sanıldığının aksine her zaman kırılgan bizleri yamultmuyor. sizi iyi hissettirecek lafları da açıkça söylediklerinden bu hoşunuza bile gidebiliyor. çok ilgili, her konuda konuşabileceğiniz, kimi ağır öküzlerin "öff ne anlatıyosun" tribinden uzak halleri ilginizi çekiyor. siz daha hissî davrandığınız için onun net ve göreceli olarak hisleri bir kenara bırakabilen halleri denge getiriyor ilişkinize. yapacağınız bir işte sizi ciddi anlamda motive ediyorlar bir de.
ancak...
bir şeyi ciddiye almalarını sağlamak her zaman kolay olmuyor. mütemadiyen geyik halinde olabiliyorlar ve dahası çok fazla konuşuyorlar. dolayısıyla bu sizi geriyor bir süre sonra. en azından ben sakinlik arayan biri olduğum için enerjilerine ayak uydurmak istemediğimi fark ettim bir süre sonra. açık sözlülükleri fazla cüretkâr gelmeye başlıyor. ola ki ego şişirme seanslarına da başladılarsa arkama bakmadan kaçasım geliyor. biz az insan derin dostluk derdinde olduğumuzdan ve alışkanlıklarımıza bağlı olduğumuzdan onların herkesle iyi geçinen, çok insan tanıyan ve yeni insanlara çok çabuk adapte olabilen biri olmaları samimiyetsiz gelmeye başlıyor.
böyleyken böyle işte...