1.
bunları olduğundan da daha belirgin hale getirmeyen bir fondöten bulursam sanırım aşk yaşayacağım. kaldı ki benimkiler çook açık renk ve neredeyse hiç belli değildir, tenim de buğdandan daha beyaza dönük bir ton. buna rağmen fondöten sürüp aynaya baktığımda yanaklarımda, burnumun üzerinde, kulaklarıma yakın bölgelerdeki tüyler sanki daha belirgin. bence ben fondöten sürmeyi bilmiyor da olabilirim ve bu çirkin görüntü nedeniyle sanırım hiç öğrenemeyeceğim..
2.
özellikle çene ve çene altında varsalar ve aldıkça da daha siyah ve hızlı çıkmaya başladırlarsa gerçekten bir şeyler zorlaşıyor.
yüzdeki şeftali tüyleri, hafif sarımsı ince tüyler insanın gözüne nimet gibi gözüküyor.
eğer kafaya takan birisiyseniz, lazer kaçınılmaz sondur.
çünkü sakal gibi kılalrınız varsa, özgüveniniz, rahatınız, huzurunuz yoktur.
herhalde kıl-tüy çıkan yerlerin içerisinde, bir kadın için en kötüsü yüzde çıkanlarıdır.
3.
eğer kalın ve siyah değillerse lazerin bir derman olmayacağı sorunsal. hatta genelde yüz bölgesinde uğraşılan kıllar daha inat ve ve güçlü biçimde çoğalarak çıkıyorlar bu endenle bana dermatoloğum uğraşmamam gerektiğini söylemişti o yüzden tövbe ettim, sadece canımı sıkanları yok etmeye çalışıyorum daha mutlu ve huzurluyum.
4.
bu iğrenç yüz tüyleri anlam veremediğim şekilde son bir yılda inanılmaz arttı. alsam ondan arttı diyeceğim ama sanmıyorum sarışınlığın getirdiği avantajım vardı belli olmadığı için dokunmuyordum. ama en son bi baktım çenemde kara kara bildiğin sakal oluşumu söz konusu. bu böyle gitmez diyerek soluğu kadın doğum uzmanında aldım dostlar. kapsamlı bir hormon testi yaptık bakalım sonuçlar ne diyecek.. hayır o bir şey değil nalet şey insandaki özgüveni sıfırlıyor. (gizlinot: makine mühendisliği okuyan kızın dramı erkekler arasında kalmaktan kıllandım)
5.
divan edebiyatında bunlara "ayva tüyleri" denilmiş, şairlerce sevgilin ayva tüylerine methiyeler düzülmüştür. şimdiyse aşık kişiler her türlü kıla tüye ağız burun bükmekte, güzelim hatunların kusur denmeyecek bu güzellik unsurlarına takılmaktadırlar.
yolundukça gürleşirler ne yazık ki, nihat doğan gibilerdir.
6.
özellikle bıyık bölgesinde sir ağda yapmak iz bırakıyor. (gizlinot: cildim çok hassas) saatlerce kızarıklık ve iz geçmeyebilir. onun yerine ip veya epilasyon yayıyla daha az kızarıklıkla bu tüylerin üstesinden gelinebilir, ama bu yöntemlerin dezavantajı da çok acıtmasıdır. sarartma yöntemi (tüy sarartıcı veya oksijenli su ile) ne kadar etkili olabilir bıyık bölgesinde, bu konudaki deneyimlerin paylaşılması çok iyi olur. (gizlinot: özellikle hassas ciltlilerin kullandığı yöntemler)
8.
En güzel epilatörle baş ettiğim tüyler, zaten az ve sarı oldukları için bu yöntemle canım da yanmıyor ve ağda gibi bir korku öğesiyle imtihan etmiyorum yüzümü! Sonuçta ağda yüzü sarkıtan bir madde ve şekerli olduğu için gözeneklere dolup kıl diplerini besliyor böylece daha kalın ve koyu renk tüylerle baş etmek zorunda kalıyor bağzıları... Ben makinemle alıyorum valla sonrasında da yüzümü çay ağacı yağıyla kaplıyorum, yatana kadar yüzümü yıkamıyorum ne bir kızarıklık ne de sivilce oluşuyor yüzümde.
Edit: yüzümdeki tüyler normalde sarı değil ama gerçekten seyrek, ben de hem makine hem sarartıcı krem kullanarak dengeliyorum. Hiçbir zaman göze batmıyorlar.
17 aralık 2014 02:13
17 aralık 2014 02:19
9.
Neden alınması gerektiğini anlamadığım tüyler. Kadın deyince hiç tüyü olmamalı algısını kim yarattı?
10.
kulağımın ordaki favorilerimden yanağıma yayıldıkları için saçlarımı toplayamama nedenlerim (gizlinot: :(( )