çabasız şıklık

1. Gayet basic parçaları birleştirip çok şık görünme durumu. Bazı kadınların galiba bir aurası oluyor ben giyince dümdüz duran şey bir havalı bir cool duruyor üzerlerinde. Tişört aynı beyaz tişört jean aynı jean. Ne diyelim, maşallah diyelim.

2. kıyafet değil de kişiyle alakalı olduğunu düşünüyorum. aynı kıyafeti başkasına versen aynı aura olmuyor, aynı kimya tutmuyor.

bu auradan olanlar şanslı valla ne diyeyim :)

3. benim eski işyerimde böyle bir kız vardı. ornegin free friday olurdu kız basic tshirt, kot ve converse giyip gelirdi ama o kadar güzel olurdu ki böyle su gibi. yalnız şöyle ki tamamen çabasız olmuyor aslında bu durum. orneğin tam bedenine ve göğüslere uygun o basic tshirtu bulmak gerek. sıcak alt tonluysa ekru, soguksan optik beyaz tercih etmelisin. yine bedenine, bacak popo yapına uygun skinny bir jean ve yine sezonda görece trend (airmax, stan smith, superstar vs...) sneaker ya da dediğim gibi siyah klasik veya kırmızı converse. ben bu kızın nasılda böyle oldugunu birkaç arkadasıma anlattım da ay kız sen de oylesin valla bi kot bi tshirt giyorsun bazen ama çok şık duruyor dediler sevindim farkında değildim. galiba olay hem yukarda anlttıgım detaylarda hem de sonradan edinilmeyen kendiliğinden var olan o auro ya da karizma bilemiyorum işte.

4. Aslında doğuştanlıkla ilgisi olmayan güzel bir fizik (spor yapmış fit) ve kaliteli giysilerle oluşturulabilir bir tarzdır.

Lookbooklara bakıp kız bende var bunlar diye x marka 10tl beyaz tişörtle y marka on senelik jean i giyersek altına sadece spor yaparken giydiğimiz yıpranmış çirkin ama çok rahat ayakkabıları çekersek bu iş olmaz.

Mutlaka o kıyafetlerin kumaşı kaliteli olmalı. Terzilikleri kusursuz olup üzerinize oturmalı. Tasarım da çok önemli elbette. Alttarafı beyaz tişört diyip geçmeyin. Adlandıranadığınız ama yoksayamadığınız şıklık bu minik ayrıntılarla oluşuyor.

Vücut meselesine gelirsek bence herkes istediği kiloda olabilir ama bu türden bir tarz için ne yazık ki iyi vücut önemli.

Örneğin göbekli hayatında spor yapmamış bakım nedir bilmeyen bir adamın giydiği atletle (link: https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/564x/76/ca/a5/76caa5bbf500aa54a34d857e069d714b.jpg david becham'ın ) giydiği bir oluyor mu?

Elbette buna eşlik etmesi gereken bir de bakımlılık olayı var. Saçlarınızın "yapılmamış" görünse bile yapılmış olması lazım. Podyumlarda önce o saçlar düzleştirilir sonra dağıtılır. Herbir dağınıklık milim milim hesaplanır. Eller tırnaklar düzgün olur. Vs vs.

Auranın başlı başına yeterli olacağını sanmıyorum. Daha doğrusu böyle büyülü bir şeye inanmıyorum. Gülümseme, bakışlar, hareketler bunlar doğuştan değildir aslında. Sonradan değiştirilebilir. Öte yandan aura denilen şey varsa bile bu kadar şey yaparsınız da o da belki cilası olur o ayrı...

5. kesinlikle "fit" olmakla doğrudan alakası olmayan durumdur.misal bizim derslere üstten bir kız girerdi,giydiği şey siyah dar pantolon,siyah beyaz çizgili bir tişört,ve çoğunlukla salaş uzun düz renk bir hırka.altında siyah düz vans olurdu.bu kıza baktıkça bakardı insan,ve kız en azından 75 kilo dur ve kısacık boylu.dediğim gibi fit likle doğrudan alakası yok.giydiği yakışıyor kıza,sebebi ise artık belli bir zaman sonra tarzı olduğuna inanmışız,"o giyiyorsa kötü bir şey giymez." diye oturtmuşuz beynimize.

bana kalırsa sadelik ile özenli görünmenin arasını bulma durumudur.

6. çabasız falan değildir. saçlar doğal gibi görünür ama saatlerce uğraşılır. pinterestte bile var artık. denizden çıkmış gibi dalga var mesela kaç sprey, köpük vs kullanıp yapılıyor. doğal dediğimiz suratta aslında ne çok makyaj var. aydınlatıcısı, kapatıcısı vs.

kıyafetlerin kalitesi de önemli. özellikle deri kıyafetler ve jeanlerde çok anlaşılıyor kumaş kalitesi. kıyafetlerin kalıpları keza önemli. tabi ki fit bir vücut ne giyse daha çok yakışır, ama aslında kendine uygun kalıbı bulduğunda kilolu kadınlar da gayet hoş görünebilir.

(link: https://s-media-cache-ak0.pinimg.com/564x/8d/89/24/8d892487449ff4b29a1378205b61569b.jpg bu) kadına şimdi kimse kötü görünüyor diyemez.

kısacası aslında özenilmemiş görünen casual tarza sahip olmak için kadınlar yine saatlerini harcayıp, kıyafetlere para döküyorlar. bir 10 tl'lik tişörte dokunun bir de 100tl'lik farkı zaten anlayacaksınız.

7. ben çabalı bile şık olamadığımdan kıskandığım durumdur. bence zevkli olmakla ilgili olabilir. İnsan zevkliyse evde giymelik bi tişört alırken bile güzelini bulur alır, iki dkda yaptığı kombin bile güzel olur.

8. adı üstünde; çaba gösterilmeden elde edilen şıklıktır. yani uzun uzadıya saç yaptırılıp sonra sanki hiç yapılmamış formu verilmiş olan saç, no makeup makeup elde etmek için bir ton uğraş verilen makyaj bu tanıma uymaz. bu durumlar olsa olsa sade şıklık olabilir belki. çabasız şıklık için basic tshirt ya da düz pantalon, kot vs de gerekli değildir.

nadir de olsa vardır böyle bir şey, bir insan her zaman çabasız şık olamayacağı gibi bazı günler hepimizin başına gelebilir.(gizlinot: size de çıkabilir (;)

9. Sohbet havalı bir entry daha. Çok uzun okumayın isterseniz. Lcw den aldığım düz kırık beyaz salaş v yaka t shirt (12 lira) ve koyu lacivert renkli üzerime cuk oturan, ince kumasli güzel kot pantalonumla (gizlinot: kendisi 2 kere yırtıldı, maviden alınma, 2 kere de yaptırıldı), minicik hmden aldığım gri renkli 10 liralık çantayla bugün market alışverişine giderken baya presentable görünüyordum. Makyaj olarak yalnızca rimel, üst uç kirpik diplerime kahve kalem, dogal gül kurusu bir ruj ve bronz doğal bir far kullandım, saçlarım ise dün gece duştan çıktığı haliyle dalgaliydi. Ayakkabı da normal bir spor ayakkabı. 5 dkmi aldı hazırlanmak.

Ucuz. Ama bakınca hoş görünüyor. Genelde böyle kombinlere gitmeye çalışıyorum zaten, dün de bir kot şort ve bol kesim ama omuzlarimi daha geniş gösterip belimi çok ince gösteren bir gri T shirt ile gene tatlı oldum. Bence.

Demem o ki ne para saçmaya gerek var, ne ağır bilindik markalara gerek var. Bu işin en büyük kısmı vücudu tanıma ve vücuda uygun kıyafet almak. Ikinci kısım ise cabasiz şıklık yaratabileceginiz parçalar seçmek.

Benim modadan anladığım yoktur, üzerime olabilecekleri kullanmaya çalışıyorum sadece. Örneğin 50 kiloyken bir mağazadan hiç denemeden çokça pantalon kıyafet vs alırdım hiç sorun olmadı. Şimdi 60 kiloyken o işler öyle olmuyor malesef.

Bence kesinlikle dönemsel modalara takılmamak gerek. İkincil olarak fermuar, cep, düğme detayları dahi icermeyecek düz, baskisiz, renkleri homojen parçalar seçmek gerektiğini düşünüyorum.

Mesela deri ceket alırken en sade, en düzgün derili, ceple fermuarla düğmeyle bogmayan, aynı şekilde kotta detaylarla boğmayan, çok taşlanmamış, yırtık tercih edilecekse abarti yırtık olmayan, rahat edilebilecek (gizlinot: düşük bel faktörü, fazla darlık faktörü vs) veya örneğin herhangi bir üst alırken askılı istiyorsak istediğimiz kesime hitap eden veya straplezse bizim vücudumuza uygun olacak, tshirt ise memesel ve gobeksel anlamda ayrıca kumaş olarak da rahat edeceğiniz, bir iki ay giyince sikilacaginiz desen yazı eskitme vs şeyler içermeyen parçalar tercih edilmeli. Çanta olarak da ne giyiyorsaniz ona uyum gösterecek taba, bej, boz gri, antrasit gibi renkler, sizin kullanım seklinize en uygun olacak şekilde tabi (gizlinot: örneğin çanta çok güzel diye hemen atlamayın, nasıl kullandığınızı düşünün, örneğin ben büyük cantalarla asla rahat edemiyorum, ayrıca mesela kapağı yukarı kaldırma gerektiren çantalar da zorluyor beni, fermuarlı pratik minik ve şık olmalı) seçilmeli. Ayakkabıda ise her türlü gideri olacak rahat, sade, şık bir spor ayakkabı, bir tane daha klasik bir ayakkabı, bir tane kışlık bot, bir tane kışlık seksi ayakkabı ve yazlık seksi ayakkabı da yeter aslında. Doğru seçimler yaparsaniz, doğru renkler alırsanız az parçayla doğru kombinlerle mutlu mesut çok para harcamadan, az minimal eşya düzeniyle effortless chic olabilirsiniz. Ne giyeceğim diye düşünmeniz gerekmez az ve öz parçayla.

Açıkçası natural dışında diğer tarzlar bana pek çabasız şık gibi görünmüyor. Çünkü ugrasilmis ugrasilmamis görüntüsü ile gercekten ugrasilmamis görüntü kendini belli ediyor bir kadın olarak. Düz 2 parçalık kombin, her zaman giyilen ayakkabı, sürekli taktığın aynı saat ve hemen hemen her gün taktığın kolye gibi aksesuarların varsa, saçlarınla ugrasmiyorsan, makyajın dogalsa, kıyafet seçimlerin zaten kimsenin dikkatini çekmeyecek derecede sade ama bir o kadar sana uygunsa anca olunuyor. Her zaman effortless olamam malesef, yeni yeni doğru seçimler yapmaya başladığıma inanıyorum.

Gardirobumun yarısını attım, yarısı aile evimde ara tatilde ayiklanmayi bekliyor. Daha da zamanla atacaklarim çıkıcak. Ama şimdilik kesinlikle alışveriş yapmamaya yeminliyim.

Kendi tarzınızı oluşturun son olarak çok uzattım, siyah sevmiyorsanız, sizi boğan bir renkse mesela siyah elbiseniz, ceketiniz, ayakkabiniz olmak zorunda degil. Daha nude tonlara veya gri, antrasit gibi siyah menseili şıklıklarda gezin.

Kurallarinizi kendiniz koyun, beauty moda vs gurulari değil, yüzünüzü vücudunuzu tanıyın. Window shopping yapın, bir mağazada hayatta giymem dediğiniz parçaları bile öylesine bir deneyin.

Ne alıyorsanız her birseyiniz oburuyle kombinlenmek üzere alınsın. Siyah bir eteginiz yoksa mesela, yalnızca siyah bir etekle güzel olabilrcek bir üstü almayın (atıyorum).

Edit: esyalarinizu azaltma yönünde hamle yaoacaksaniz da herşeyi atmam lazım demeyin. Kullandığınız kıyafet gruplarını sizin kullanacağınız biçimde gruplayin ve 1e indirgeyin. Az önce yukarda ayakkabıda yaptığım gibi.

Başka bir örnek olarak mesela pantalon. Ben pantalonda yalnızca kot giymeyi severim mesela bu yüzden şu anki kullanimimda bir yazlık bir kışlık kot yetiyor bana. Ama bir de daha farklı bir parça istersem cigarette, mom, boyfriend, yırtık vs gibi daha değişik bir kot alma kotam da mevcut.

Tshirt için aynı şekilde kesim ve istediğiniz renklere göre ihtiyacınıza göre minimum sayıya indirgeyin, 5 tshirte ihtiyacınız varsa atıyorum istediğiniz renk ve kesimlerde hemen hoşunuza giden bir 6. Sini almayın. Baya bir düşünün. Bunlar da başlıktan daha bağımsız ama dediğim gibi minimum eşya maksimum verim aldikcaister istemez her günümüz şık geçiyor.

10. serenay sarıkaya tipi şıklık. Bir jean bir basic tişörtle nasıl bu kadar şık oluyor anlamış değilim ama özeniyorum.