çok güzel hareketler bunlar

1. yıllarca yılmaz erdoğan, demet akbağ, altan erkekli, olgun şimşek, özge özberk gibi başarılı oyuncular çıkardıktan sonra saçmalayan bkm'nin en başarısız kadrosu ve en başarısız yapımıdır..

buradan çıkan hiç bir oyuncu sektörde beklediği yere gelememiştir.. yılmaz erdoğan tarafından çekilen 2-3 filmden sonra bir çoğu silinip gitmiş, pek azı reklam filmlerinde ya da yan rollerde kendilerine yer bulmuştur.

3 adam diye adlandırılan lise ergen grubuysa acun ağabeylerinin ellerinden tutmasıyla nimetten sayılmışlardır

2. Son günlerde Çok güzel hareketler 2 adıyla tekrar ekranlara dönen program. Eskisi de güzel değildi zaten yenisi hiç değil.

Anlamıyorum bu oyuncular nasıl seçiliyor, nereden seçiliyor.

Edit: biri evli üç erkek arkadaşın yurtdışına çıkmak için izin almaya çalıştığı skeç cinsiyetçiliğin dibine vurmuştur. Ben olsam gururla skeci sunup 'ben yazdım umarım beğenirsiniz' diyemezdim.

3. Çghb 1 çıktığında çok küçüktüm ve izlememiştim ama bu yaz merak edip izledim ve zamanına göre güzel buldum. Özellikle murat'ın veya zeynep ile ibrahim'in yazdığı skeçler çok güzel ve komikti. Sonra tesadüfe bakın, çghb 2 çıktı. Birincisini yakın zamanda izlediğim için bazı şeyler fark ettim. Klasik "eskisinin tadı yok be abi." muhabbeti yapmak istemiyorum ve yapmayacağım çünkü bazı espiriler zaten eskisinden araklanmış (gizlinot: Swh). Kalan espiriler komik veya zekice değil. Ayrıca konular da birbirinin aynısı ve son derece sıkıcı. Hatta roller de hep aynı. Anne rolünü aynı kişiler, baba rolünü aynı kişiler, çocuk rolünü aynı kişiler oynuyor. Yukarıdaki süslünün de dediği gibi cinsiyetçi ve stereotipleştirici bir tutum içerisindeler çoğu zaman. Görece "orijinal" diyebileceğimiz konular da aslında orijinal değil çünkü çghb 1'de işlenen konunun aynısı.

Anlıyorum, konu bulma güçlüğü çekiyor olabilirler, sonuçta çghb 1 çok uzun sürdü. Ama o zaman da bu işe hiç girişmeyeceklerdi. Bu projeyle tekrar tv'ye çıkmak demek, "yeni fikirlerimiz var" demek değil mi? Televizyonda bir tiyatro sahnesi görmek benim hoşuma gidiyor. Yılmaz Erdoğan'a da eski işleri dolayısıyla bir sempatim var. Fakat böyle eski bir konseptle çıkmak zorunda mısınız? İnsan eskisinin üstüne hiç mi bir şey eklemez? Mesela en basitinden bu seferkinde skeç yazma sürecini kısaca görseydik. Ne biliyim, skeçlerde rastgele belirlenen alakasız bir cümle kullanmak zorunda olmaları gibi bir challange olsaydı. Bilmiyorum ya, televizyonda iş yapan herkes hazıra konma derdine düşmüş gibi geliyor.

4. TV dizilerinden kesinlikle haz almayan biri olarak skecin yazılması günlerce prova yapılması ve başarılı oyunculardan çıkan bu skeci çok seviyor ve izliyorum. Yukardaki durumları neden saydım çünkü çoğu programda dizide şu emeği göremeyiz en kötü skeci bile hepsinin üstünde bence. Yılmaz Erdoğan ve başarılı ekibini çok sevdim eskisi de öyleydi şimdiki de özellikle safa sarı ve Atakan, Evliya, Hamza favorilerim 

5. 28 Mayıs 2008 - 26 Haziran 2011 arasında yayında kalmış, şubat 2019'da çok güzel hareketler 2 adıyla geri dönmüş eğlence programı.

eski ekibi çok çok az izlemiş olmakla beraber, yeni bölümleri severek izliyorum. öyle ki youtube'dan, 1. bölümden izlemeye başladım. bunun bir sebebi de belirli karakterlerin olması ve skeçlerin seri halinde devam etmesi. söylemeden de geçmek istemiyorum, güldür güldür'ü toplam 15 dakika izlemişimdir, o programda katlanamadığım bir şeyler vardı ve yılmaz erdoğan ilaç gibi geldi.

bu arada belki ilgilenen süslülerim olur, ekibin altyapı seçmelerine başvurmak isterseniz instagram'da bkmmutfakaltyapi hesabından yapmanız gerekenleri öğrenebilirsiniz. bu akşam 22.00'a kadar şansınız var. tiyatro iyidir.

6. Oğuzhan, eser vs olan ilk versiyonunu çok seviyorum. Çıktığı dönemde de severek takip ediyordum, son iki aydır parça parça eski bölümleri seyrediyorum. Murat ekenin skeçleri favorilerim arasında, kendisini hem güzel skeçler yazıp hem de oyunculuk yonunde pek çoğuna göre daha başarılı buluyorum. Oğuzhan, Zeynep ve ibrahimin birlikte yazmış olduğu skeçler en çok güldüklerim arasında. Ersin ve eserin oyunculuguna hiç isinamasam da eserin sunuculuk kısmında enerjisinin oyunculuğa nazaran yüksek olduğunu düşünüyorum. Son olarak Gülhan Tekin az skeç yazmasına rağmen toplumsal konulari doğru bir şekilde ele aldığı için kalemini seviyorum.

7. bu aralar ilk ekibi baştan izliyorum. Murat ekenin yazdığı ve oynadığı skeçler gerçekten çok iyiymiş. O dönem ekibi sırtlamış resmen. Sonrasında tiyatrodan devam etmesi bu işe ne kadar gönül verdiğini gösteriyor