yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (23)
    • medya (0)

    1. Akdenizin en güzel şehirlerinden biri.

    memleketim.

    31 ekim 2014 19:49

    2. bir buçuk senedir yaşadığım şehir. Havası (5,6 ay süren aşırı nemli bir yaz mevsimi), trafiği berbat..

    31 ekim 2014 19:53

    3. sıcağından baygınlık geçirdiğim şehir, deniz suyunun 35 dereceye kadar çıktığı şehir. kısacası bana göre değil, dışarı çıkamıyorum tatilim zehir oluyor adeta.

    1 kasım 2014 00:11


    4. yazın 51 derece sıcağın altında asfaltta yumurta pişirebileceğiniz şehirdir.

    1 kasım 2014 00:14

    5. yumurta gibi pişiren nadide şehirlerimizdendir.

    antalya benim için:

    -portakal

    -saçları diken alamancılar (gizlinot: alamancıları severim yanlış olmasın) (gizlinot: alamancı akrabası olmayan bizden değildir)

    -üstü açık güneşlenen teyzeler

    -slip mayo giyen amcalar

    29 kasım 2014 11:49

    6. haftaya eğitim için gideceğim ve 5 gün orada otelde kalacağım şehir. iş kıyafetimin altına bikini giyeyim eğitimden sonra hemen denize atlayayım diyorum nasıl? :))(gizlinot: hava sıcak orada)

    29 kasım 2014 13:02 29 kasım 2014 13:03

    7. 4 yıldır üniversite sebebiyle bulunduğum, altını üstüne getirdiğim, büyük ihtimalle okul bitince de yaşamaya devam edeceğim şehir.

    Memleketim fethiye'ye benzerliği sebebiyle tercihim antalya olmuştu üniversiteye başlarken. Hiç pişman olmadım. Gezmeye, yerleşmeye gelecek süslülere itinayla yardımcı olurum.

    antalya'nın girişinde de görebileceğiniz gibi " şüphesiz ki antalya dünyanın en güzel şehridir. M.kemal atatürk " ( fethiye'den sonra tabi swh )

    29 kasım 2014 14:04


    8. başlığını görünce duygulandıran kent.

    her şey antalya'da hiç akrabası ve tanığı olmayan ailemin iş sebebiyle, ben doğmadan birkaç ay önce antalya'ya taşınmasıyla başladı. orada doğdum, orada büyüdüm. gerçekten halis mulis antalyalı çok az insan tanıyorum, çevremiz hep bizim gibi 20 küsür yıl önce gelenlerden oluşuyor genelde. ortaokul ve lisedeyken hiç sevmezdim antalya'yı. her tatilde sürekli akrabalarımızı görmeye gittiğim istanbul'u daha çok severdim. antalya hep çok küçük, çok sıkıcı gibi gelirdi bana. kışın kar bile yağmıyordu yahu (gizlinot: o ne yahu). deniz manzaralı balkonda ders çalışıp kitap okuyabiliyordum; yazın istediğim an 5 dakika yürüyerek denize girebiliyordum; bir yerden bir yere giderken trafikte kısıtlı kalıp vakit kaybetmiyordum, istediğim yere yürüyebiliyordum, yazın istediğimi giyip gezebiliyordum, yaz kış farketmeksizin haftasonları açık havada ağaçlık parklarda dolaşabiliyordum, gezmek tozmak hiç pahalı olmuyordu, arkadaşlarla atlayıp olimpos'a çıralı'ya gidip gelebiliyorduk, klasik müzik konserleri, tiyatrolar haftalık aktivitelerimizdi resmen ama sıkıcıydı işte! o yaşlarda aradığım o değildi.

    sonunda üniversite için istanbul'a taşındım, hayallerimin okulunu kazanınca. o kampüste geçirdiğim hiç bir andan pişman olmadım, olabilecek en iyi lisans hayatlarından biriydi benim için. ama akşam dışarı çıkarken 3 saat önce yola çıkmak vardı artık hayatımda, yemeğe gidince cüzdanı bırakıp gelmek. sonra iş güç, ev arama başladı. yine çok şanslıydım bence, yine merkezi bir yerde oturuyordum, ağaçlıktı evet, bir parka yürüyebiliyordum. ama yakında oturan arkadaşlarımı bile ziyarete yürüyerek gidemiyordum. yine de inat edip büyükdere caddesi'nin kenarından egzoz soluya soluya yürüyordum tabii, deniz görmek için beşiktaş ortaköy arasını karbonmonoksit zehirlenmesini göze alıp yürüyordum; arabayla gitmek zorunda olduğum yerlere giderken bütçenin bir kısmını otopark parası oluşturuyordu kesinlikle. yazın şort giyince insanlar garip garip bakıyorlardı nerede olursa olsun. bunaldığında gidip deniz havası almak için, üstüste bin kere bira dökülmüş duvarlara tünemek zorunda kalıyordun. pazara gidiyordum, pembe domatesler, portakallar ateş pahası oluyordu. istanbul'u çok seviyorum ama parası olmayanın ne temiz havaya, ne açıklığa, ne denize, ne de gezmeye tozmaya hakkı vardı bu memlekette.

    işte antalya'dan taşındıktan sonra antalya'nın kıymetini anladım. hala çok yakın olduğum lise arkadaşlarımın hepsi üniversite ve iş sebebiyle istanbul'a taşındılar. bir araya gelip antalya övüyoruz birbirimize adeta. hayatın orada ne kadar güzel ve rahat olduğunu uzak kalınca anladık.

    biliyorum ki ülkemizin bir çok yeri var böyle yaşayanı çok mutlu eden. ama bu plansız ekonomik büyümeler, bütün istihdamı tek bir kente toplama çabaları hem istanbul'u yaşanmaz bir hale getirdi hem de başka yerlerde yaşamak isteyenlere ket vurdu. keşke böyle olmasa, antalya da sadece görgüsüz yabancı turistlerin keyfini sürdüğü bir cennet köşesi olmasa.

    kendimden geçtim, yazdıkça yazdım adeta. buraya kadar okuyanlara teşekkürler ediyorum, yazdıklarımı çok kişisel bulanların eksilememesini rica ediyorum, bir daha olmayacak, söz!

    uzun lafın kısası:

    akdeniz'in güzel bir kıyısı, nüfusu 1 milyondan fazla bir kent.

    hala bozulmamış yerleri: kaş, çıralı, olimpos, adrasan.

    kent merkezinde lara, dedeman, konyaaltı, arapsuyu tarafları keyifli.

    antalya'da yaşayan süslülere selamlar sevgiler; yazdığım bölgelere dair soruları olanlara mesaj kutum hep açık.

    29 kasım 2014 18:05 ed.29 kasım 2014 19:15

    9. Memleketim.

    23 eylül 2015 22:56

    10. doğup büyüdüğüm yer, memleketim.

    bir antalyalı olarak denize girmekten nefret ediyorum bıkmışız artık napalım. birine denize girmekten nefret ettiğimi söyleyince neden uzaylıymışım gibi bakıyo hiç anlam veremiyorum. her antalyalı denizi sevmek zorunda mı yauuu (gizlinot: swh)

    edit: antalyalı, antalyada yaşayan sözlük yazarları olarak tanışalım kaynaşalım kızlar :)) (gizlinot: hayır yalnız değilim kesinlikle dlşkfşlds)

    7 ekim 2015 14:08 7 ekim 2015 14:11